İâde yiye yiye hâl oldunuz

Yayın Tarihi: 04/05/16 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+
"Haddi zatında kim olmazsa edip; Feleğin sillesi eyler te'dip"(Şair Nâbi)

Kendi partisi müntesipleri tarafından Başbakanın 2013'te indirilişinin literatüre geçmesi bir yana partiler ittifakına rağmen halktan yüksek oranla ret yediği için "komedi" kabul olunan Anayasa Referandumu'ndan bu yana siyasal mecranın ma'bedi mecliste yaşanan "meşruiyet" sorunu fiilen sürüyor…

Bunun iki yönü var.

Bir;

Son genel seçimden bu yana 'seçim dönemini' bitirmeye çalışan müttefik siyaset, seçimden korkuyor ve CTP-DP versiyonu ardından "tarihi" CTP-UBP denemesi sonrası "Azınlık UBP-DP" kombinasyonuna geçti.

Bu hükümet ya normal seçim süresini tamamlayarak "bir yıl" gidecek ya da 3-5 aya –mazeretine kâni olacağımız- bir tuğlaya takılıp devrilecek…

**

İkinci 'meşruiyet' sorunu ise hem teorik hem de pratik olarak ilkinden daha da vahim!

Türkiye'den kopyalayarak yapıştırdığı "darbe Anayasasının" verdiği yetki ile kurulan ve yasaları geçirme, değiştirme ve sözde yürürlükten kaldırma gücü olan KKTC Cumhuriyet Meclisi, bu temel görevini tanımlayan 'yasama' işini de istatistiklere göre yapamıyor…

Ya kırtasiyesi tutmuyor (yani ya hukuk dilinde kitâbeti (yazmayı) beceremiyor; ya da bunu acemiler gibi yaptığından teknik olarak ehliyetsizlik arz ediyor) ya da işaret ettiğimiz gibi muhtevâ, "darbe kopyası Anayasa"ya ya doğrudan aykırı ya da çelişki pozisyonuna düşüyor.

Parlamenter sistem hükümetlerinde, yasama organı resmen en yücedir ve yürütücü olarak iş yapacak olan başbakan ve kabinesidir.

Ne var ki Meclisin el attığı her yasa, eğer Borçları Yeniden Yapılandırma Yasasında olduğu gibi fiilen daha berbat bir uygulayış biçimine bürünmezse eğer zaten benzer gerekçelerle Cumhurbaşkanlığından dönüyor…

Dernekler Yasası, Denetimli Serbestlik…

**

Şu genel ahvâl içinde meclis, toplum nezdinde değil yüce, bilakis ve maalesef "en bayağı mecra" olarak telakki ediliyor.

Buna uygun olarak da zaten Cumhurbaşkanlığı, gelen her yasayı iâde ede ede bir hal oldu…

Uzaktan izleyen için âdeta meclise düzenli olarak "şamar atan"bir makama büründü.

Son olarak tüm partilerin yıllardır seçim bildirgeleri ile parti programlarında istinasız vadedilen ama son tahlilde 5 bölgeli seçim sistemini koruyarak "masaldan" bir "çarşaf liste" yasası hazırlayan meclis, Cumhurbaşkanı Akıncı'dan bir sille daha yedi.

Üstelik büyük bir rezâletle!

Yasayı hazırlayan meclisteki ilgili komite üyeleri imza toplayıp "yanlış yaptık" diye itiraf yazdı.

Cumhurbaşkanı da –nezaketen olsa gerek- sehven eklediğinizi söylediğiniz şeyleri çıkartın dedi ve yine "Anayasaya aykırılık" argümanını dillendirdi.

Yani meclis, milleti kandırsın diye "çarşaf" numarasını dahi "kitabına" uyduramadı.

Bu konuda özellikle meclisteki ünlü hukukçu CTP'lilerin ya doğrudan yaptığı ya da el attığı her yasanın "bu olmamış, bir daha yaz da gel" şeklinde bir yerlere toslaması özellikle dikkat çekiyor.

Bu listeye su ve mâli protokol taslakları da dâhil…

Belki de -geçmişte olduğu gibi- başta CTP'li hukukçuların baş-at olarak "Yargı Reformu" tavsiye ederek sunum yapacağı bir "Hukuk Forumu"nu yeniden düzenlemek gerekiyor…

Teorik ve pratikte elli vekilli meclis, tam olarak ne işe yaradığı gerçekten de belli olmayan, merkezi belirsiz bir vilâyet görünümü içinde seçimi bekliyor…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.