Bu da benim mülkiyet formülüm...

Madem herkes bu mülkiyet üzerinde konuşur, çeşitli hesaplar yapar, ben de eksik kalmayayım.

Güneyde kalan toplam Türk malı ne kadar?

Resmi verilere göre yaklaşık 450 bin dönüm.

Peki kuzeyde kalan Rum malları kaç dönüm?

Yaklaşık 1.5 milyon dönüm.

Yani?

İade mi kriterlerden birisi?

Evet.

Güneydeki Türk malları kuzeydeki Rum mallarının bir kısmı ile takas edildi diyelim, gitti mi size sorunun 3/1'i?

Gitti.

Geriye ne kaldı?

1 milyon dönüm Rum arazisi.

Bir miktar toprak geri verilmeyecek mi?

Hemen celallenmeyin efendim, bunu merhum Denktaş da kabul ettiydi.

Neyi?

29+ formülünü.

KKTC tüm adanın kaçta kaçı?

%34'ü değil mi?

Evet öyle.

Yani kaba bir hesapla olası bir anlaşmada, kuzeyin yaklaşık %5'ini kurulacak olan Kıbrıs Rum Parça devletine veriyor muyuz?

Evet dediğimiz Annan Planı'nda da olduğu gibi veriyoruz.

Peki Türk Ordusunun üzerinde bulunduğu toprak parçası ne kadar?

Bilmem ama Gönyeli'deki Alay dışındaki yerler ki orası 1960 kuruluş anlaşmasına göre yasal bir yerdir, iade edilmeyecek mi?

Garanti anlaşmasını Türkiye ve diğer garantörler konuşacağına göre onlar karar verecek ve ben iade edilecektir diye düşünüyorum.

Öyle ya da böyle yukarıda yaptığım hesaba göre mülkiyet sorunundan bir 3/1 daha attık mı?

E atabiliriz.

Geriye ne kaldı?

500 bin dönüm mal.

Bu mallar ne olacak?

Kuzeydeki emlak fiyatları ile güneydeki emlak fiyatları arasındaki farkı bilen?

Ben az çok söyleyeyim;

Güneyde Lefkoşa'da normal bir bölgedeki apartman dairesi fiyatı yaklaşık 120-150 bin Euro'dur.

Bizde nedir?

Bunun yarısı.

Peki ayni gökyüzü altında mal fiyatları arasında bu farkın sebebi ne?

Bizim belirsiz ve tanınmamış durumumuz.

Çözüm bunları ortadan kaldıracağına göre, elimizdeki malların değeri artar mı diye 5 yaşındaki çocuğa sorsanız size evet diye yanıt verir.

Dolayısıyla, Rum malı üzerine yatırım yapanların bu gayrı menkullerinin değeri artacağına göre;

Ve iki lider arasında varılan mülkiyet mutabakatında söylendiği gibi, bu 'şimdiki kullanıcıların haklarına saygı gösterileceğine' göre;

Basitçe mülkiyet konusunun öyle korku yayıldığı gibi bir konu olmadığı ortaya çıkacaktır.

Ha aklıma gelmişken, kuzeyde bulunan ve 1960 ortaklık devletine ait olan hali arazilerin durumu nedir bilen var mı?

Böyle araziler yok mu?

Var.

Kime ait?

1960 ortaklık devletine.

Yani kime?

Kıbrıslı Rum ve de Türklere.

E peki bu hali araziler bu mülkiyet meselesinin hallinde bir dördüncü kriter gibi kullanılabilir mi?

Bilmem ama bana çok mantıklı geldi.

Tüm bunlara İngilizlerin daha evvel açıkladığı 'Dikelya Üssünü çözüm olursa Ortak Federal Devlete veririz' da ekleyelim.

Yani son kalan 500 binden öyle böyle bir 250 bin dönümü de (değer kazanma, hali arazi vs vs) yedik mi bu yukarda dediklerimle?

E yedik.

Kaç para kalan bu 250 bin dönüm malın değeri?

Dağın tepesi ile Lefkoşa'nın göbeğini bir koyup 50 bin pound dönümü diyorum.

Ne etti?

12.5 milyar pound yani 18 milyar Euro.

Ben bunun üzerine masrafları fazla fazla ekliyorum ve toplam 30 milyar Euro diyorum.

Çözümün mülkiyet tazminat miktarı budur.

Aklıma gelmişken, bu hesaba Maraş'ın iadesini katmadım ha, onu da düşünün.

Peki ya su?

E beleşe verilecek değil herhalde Güney parça devletine?

Alın size bir kalem daha.

Madem arkadaşlar ev ev, kahve kahve gezip 'bütün mülkiyet parasını bize ödetecekler, mahvolacağız' diye desteksiz konuşurlar, buyurun, aha size hesap.

Kıbrıs gibi bir yerde kurulacak olan barışın sonsuz faydalarını ve de oradan gelecek olan 'gazı' hiç konuşmadık daha, kısmetse o da başka yazıya.

Ancak, AB, Türkiye, ABD gibi güçler 'gaz' gelecek yerden tavuğu esirger mi?

Bunun cevabını herkes çok rahat vereceği için ben yazmayayım…