Liderlere düşen görev...

Yayın Tarihi: 29/08/15 10:12
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı en sonunda bu 'kapı kapı gezip koçan gösteren' Rumlar meselesine istinaden geç de olsa bir-iki kelam etti.

Ne dedi cumhurbaşkanı?

"Son günlerde kamuoyunda yer alan bazı gelişmelerle ilgili bir şeyler söylemek isterim; zaman zaman basına yansıyor, Güneyden bazı kişiler ellerinde koçan gidip kapı çalıyorlar gibi… Bunlar eğer gerçekse yanlış şeylerdir."

Eğer gerçekse?

E kusura bakmayın Sayın Cumhurbaşkanım ama böyle bir cümle kurmak doğru değil.

Evet, bu konuda provoke yapmaya bayılanlar, böyle bir konuyu ballandıra ballandıra anlatıp anti-propaganda yapanlar vardır.

"Rumlar kapımıza dayandı" diye hezeyan edecekler de bolca vardır.

Ama maalesef bu olaylar hiç istenmese de yaşanmaktadır.

Yani mülkü idarenin en üst amirinin böyle bir konuda 'eğer gerçekse' diye cümle kurması en azından kulağa hoş gelmemektedir.

Benim ailemden birisinin de başından böyle bir olay geçtiği için konudan gayet emin konuşuyorum.

O olayda kötü bir şey yaşanmadı, kötü bir söz söylenmedi ama bu olaylar devam ederse en sonunda istenmeyen şeyler yaşanabilir.

Hal böyle iken, Cumhurbaşkanı Akıncı'nın 'eğer bu gerçekse' yerine, Rum muhatabına direk, eğersiz meğersiz mesaj vermesi en doğrusu olurdu.

Zira, mülkiyet gibi her iki tarafın çözüm karşıtlarının en büyük malzemesi olan bir konuda gerçek bilgi sirkülasyonu en doğrusu olur diye düşünüyorum.

Bundan mütevellit, 'eğer' kısmını çıkarırsak, Cumhurbaşkanının bu konuda verdiği mesajlar son derece yerindedir demek de lazım.

Mesela Cumhurbaşkanı şunu diyor;

"Bunların yapılmaması gerekiyor, çünkü bu işler böyle çözümlenecek değil. Bizim kamuoyuna açıkladığımız bireylerin mülkiyet hakkıyla ilişkili olan konu; 'bireyler gidecek kapı çalacak da birbirleriyle bu konuyu halledecekler' anlamında değildir."

Yani kısacası Yorgo ile Ahmet bu konularda karşı karşıya gelip de birbirleri ile kanlı bıçaklı hale gelmeyecektir diyor Sayın Akıncı.

Açıklamasının devamında konunun çözümünün nasıl olacağını da açıklıyor;

"Eğer öyle anlaşıldıysa bu yanlış anlaşılmıştır. Bireyler kafa kafaya verip bu işi çözecek değildir. Sonuçta ortaya çıkacak olan uzlaşma, Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum eşit sayıda oluşturacakları bir mülkiyet komisyonundan bahsedilmektedir ki o da kriterlere bakarak karar verecektir. Yani bireyler oraya başvuracak ama kriterler çerçevesinde bu komisyonda kararlar üretilecektir."

Bakınız bu nokta çok önemlidir; "Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum eşit sayıda oluşturacakları bir mülkiyet komisyonu…"

Bana göre Kıbrıs sorunun en önemli başlığı olan 'Yönetim ve Güç Paylaşımının' en can alıcı kısmı 'siyasi eşitlik' noktasıdır.

Ve kurulacağı söylenen bu komisyonun eşit sayıda üye içermesi buna dair bir güzel örnektir diye düşünüyorum.

Zamanı geldiğinde, eğer bir çözüm olduğunu görürsek, sonrasında kurulacak olan bu komisyonun nasıl işleyeceğini göreceğiz.

Ama kurulması planlanan bu mekanizmanın en azından 'eşitliğe' dayalı olduğunu biliyoruz ve bu iyi bir şey.

Mülkiyet başlığı altındaki sorunlu mülklerin dönüm olarak toplamı yaklaşık 2 milyondur.

Bunun yaklaşık 1.5 milyon dönümünün Rum malı olduğunu bilinen bir gerçek olduğuna göre, söz konusu komisyondaki eşitlik durumunun ne kadar önemli bir husus olduğu sanırım ortaya çıkacaktır.

Sonuç olarak bu kapı kapı gezip koçan gösterip gereksiz gerginlik yaratanların faaliyetleri, iki tarafın ortak ve de iyi niyetli çalışması ile giderilmelidir.

Maazallah, bu kadar çok bilgi kirliliğinin olduğu yerde bu tip olaylar eninde sonunda hiç de istemediğimiz durumlara everilebilir, olay çıkabilir.

Bu da şu yaşadığımız süreçte hiç istemediğimiz bir şeydir.

Aslında burada esas görev ve sorumluluk Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'dan çok muhatabına düşmektedir.

O da Nikos Anastasiadis'tir…

Bence yapılması gereken en doğru şey, Sayın Akıncı'nın muhatabına direk mesaj vererek bu konuda önlem almasını sağlamaktır.

Bu mesaj da 'eğer' diye başlayan cümlelerle amacına ulaşmaz…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.