Lordos'un hayaleti...

Yayın Tarihi: 16/11/15 07:51
okuma süresi: 6 dak.
A- A A+

KKTC toprakları içinde bulunan Yüksek İdare Mahkemesi, 6 Kasım 2015 günü, Maraş için yıllardır öne sürülen 'Maraş Vakıf Malıdır, Rum malı değildir' tezi üzerine kurulu Türk politikasını yerle bir edecek bir karara imza attı.

Yıllar yılı, Maraş'ın esas sahiplerinin kim olduğunu görmezden gelerek "Maraş Abdullah Paşa Vakfı'nın, dolayısıyla Evkaf'ındır" şeklinde süre gelen bu anlayış söz konusu karar ile geçerliliğini yitirmiş oldu.

Bugüne kadar süreç nasıl işliyordu?

Havadis Gazetesinden Bertuğ Topal'ın haberinde yazıldığı üzere şöyle;

"Taşınmaz Mal Komisyonu (TMK) yıllardır Maraş'taki malların görüşülmesini ertelemek adına Taşınmaz Mal Komisyonu'nda görüşülen davalarda Maraş'taki malların Evkaf yani Vakıflar İdaresi ve Din İşleri Başkanlığı'nın malı olduğunu ileri sürerek Kıbrıslı Rumların iade, takas ve tazminat haklarını süresiz erteliyordu." (Havadis, 14 Kasım)

Yani?

Yanisi bugüne kadar TMK'ya Maraş'taki malları için başvurmaya gelen Rumlara "gidin sonra gelin" deniliyordu.

Bakın ilgili kararda şu deniliyor;

"Davada Yüksek İdare Mahkemesi, konu unsuru açısından bakıldığında Abdullah Paşa Vakfı'nın mal sahipliği komisyon tarafından tespit edilmeden, Vakıflar Örgütü ve Din İşleri Dairesi'nin başvuruya katılmasına karar verilmesinin mümkün değildir." (Havadis, 14 Kasım)

Yani kararın Türkçe meali "söz konusu malların Abdullah Paşa Vakfı'na ait olduğu ispatlanamaz" demektedir.

Hal de böyle olunca, Vakıflar ve Din İşleri davaya müdahil olamaz da denmektedir.

Ama en can alıcı noktası, TMK'nın daha evvelden aldığı "başvurudan etkilenme ihtimali olan" Vakıflar Örgütü ve Din İşleri Dairesi'nin başvuruya katılmasına karar vermesi hukuken aykırıdır" denmesi.

YİM açıkça karar vermiş ve demiştir ki "Vakıf'ın Maraş'ın mal sahibi olduğu iddiası gerçeklere dayandırılmadan TMK tarafından kabul görmüş ve Maraş'la ilgili gelen başvurular bu yüzden ertelenmiştir…"

Ama artık ertelenemeyecek ve bu karardan sonra TMK'da bir 'Maraş başvurusu' patlaması kaçınılmaz olacaktır.

Ama dahası, yıllardır sürdürülen ve dayanaksız olan 'Maraş Vakıf malıdır' şeklindeki savunmanın yine KKTC'nin en yüksek yargı organlarından birisi tarafından 'bu ispatlanamaz' denmesi işin özünü oluşturmaktadır.

Bir zaman hatırlarımda, bu konunun uzmanı çok değerli birisi ile yaptığım bir konuşmada bana 'Maraş'ın Vakıf malı olduğunu iddia etmek komik bile değildir ve dahası bu kararın Mağusa Mahkemesinden çıkartılıp, AİHM'e bununla savunma yapmaya gitmek saçmalığın daniskasıdır' demişti.

Adam gerçekten haklıymış demek…

Gelinen noktada yapılması gereken şey Maraş'ın esas sahiplerine geri verilmesidir.

Ve kuşku yok ki, bu kararın alınmasından sonra Maraş'ın sembol ismi merhum Rum Andreas Lordos'un TMK'da açtığı ve sadece kullanım kaybını içeren 100 Milyon Euro'luk mesele gibi davaların görüşülmesinin yolu artık açılmıştır.

Yani Lordos'un çok sevdiği, 'Uganda'nın eli kanlı diktatörü İdi Amin'in yönetiminde bile açılsa dönerim' dediği Maraş bu dakikadan sonra milyar sterlinlik davaların konusudur.

E peki bu paraları kim ödeyecek?

Esas mesele de bu ya…

Geçtiğimiz hafta Kıbrıs Postası'nda TMK ile ilgili bir haber yaptık.

Haberde, Türkiye'nin TMK'nın tazminatlarının ödenmesinde 'ağır' davrandığını yazmış ve buna da Avukat Murat Hakkı'nın ifadeleriyle 'geçirilmek istenilen yeni bir yasada, kuzeydeki Rum malların tazminatların en az %30'unun malın şu anki kullanıcısının ödemesi gerekir' şeklinde bir anlayış olduğunu belirtmiştik.

Hal böyle iken, Türkiye 'ben tüm tazminatı ödemem' derken, Maraş'taki mallar için dava yolu böylesine açılmışken durumun ne kadar vahim olduğu ortadadır.

Aynı haberde, Avukat Murat Hakkı-ki söz konusu Yüksek İdare Mahkemesi Davasında 'Mihailidis Brothers'ın kuruluş olan Mediterranean Tours Limited'in' avukatlığını da yapmaktadır- hükümetin, Türkiye'nin istediği bu yasayı gündeme almamakta ısrarcı olduğunu da belirtmiştir.

Bu durumda ya hükümet bu kararı geçirecek ya da onların yerine geçirecek bir başka hükümet bulunacaktır.

Bakınız, YİM'in aldığı Maraş kararı tarihi nitelikte son derece kritik bir karardır.

Evine dönemeden acılar içinde ölen Lordos'un hayaleti Maraş üzerinde dolaşmaktadır.

Ve bugüne kadar, nereden geldiği belli olmayan akademik payelerle 'Maraş Vakıf malıdır' şeklinde ciltler dolusu kitaplar yazanların o kitapları direk çöpe gitmiştir.

Zira Yüksek İdare Mahkemesi'nin Maraş'taki ilgili mal için verdiği bu karar, bundan sonraki birçok davaya da emsal teşkile edecek ve Maraş'taki mallar, Vakıflar malı olduğu ispatlanmadığı sürece Kıbrıslı Rumların başvuruları iade, tazmin ve takasa tabii olacaktır.

Karar nettir, ortadadır ve açıktır.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.