Durumlar karışık...
Aslında dün yazacağım yazıyı bugün yazıyorum ama suçlusu ben değil, geçen geceki uzun CTP-PM'sidir
Öyle ki, o toplantı bitmeden, CTP'nin ne türden bir tavır alacağını bilemezdim, o yüzden boşa giden bir yazı yazmaktansa, yazmamayı tercih ettim.
Ne oldu o toplantıdan sonra?
CTP Genel Başkanı Mehmet Ali Talat o toplantının sonunda, gerek basına gerekse de bize, "biz hükümette olmayacağız" dedikten saatler sonra yani, "CTP yeniden görev almaya hazırdır" şeklinde konuşunca, bazıları buz kesti.
Kimler?
Tabii ki UBP kesimi
O dakikaya kadar DP ve bağımsızlar desteği ile hükümeti kuracağına kesin gözüyle bakılan UBP, bir anda kendini meclisin tek muhalefeti bulacak noktaya geldi.
Olabilir mi?
Bunun için öncelikle meclisteki aritmetiğe bakalım.
CTP 20, UBP 18, DP 5, TDP 3 ve bağımsızlar 4 kişidir
Önce UBP-DP-Bağımsızlar formülüne bakalım
Eğer olsa toplam sayıları nedir?
27
CTP'den istifa eden Önder Sennaroğlu'nun dün Genç TV'de 'ülke hükümetsiz kalamaz, her hükümete destek vereceğim' şekilde konuşmasının yanı sıra Hasan Taçoy, Menteş Gündüz ve Hakan Dinçyürek'ten destek geleceği muhakkak.
Ancak esas manidar tepkinin ise bizzat DP içinden, Mustafa Arabacıoğlu'ndan geldiği söyleniyor.
Arabacıoğlu "ben istifacılarla kesinlikle aynı hareket etmem" diyerek olası bir UBP-DP koalisyonunu şimdilik durdurmuş olduğunu düşünebiliriz
Aksi olsaydı, CTP-PM sonrası sabaha kadar görüşen UBP-DP heyetleri büyük bir ihtimalle anlaşacaktı zaten
Peki, diğer büyük ihtimal CTP-TDP-DP koalisyonu mümkün mü?
Rakam olarak bu 3 parti, bağımsızlara ihtiyaç duymadan 28 sayısına ulaşabiliyor
İş elbette dönüp dolaşıp DP'nin kararına bağlanıyor
Yani, 1993'ten beri hep kilit parti olan ve bu istikrarlı halini onca badireye rağmen koruyan Serdar Denktaş'ın DP'sine
Bir kadim dostumun yaptığı espriyle konuşacak olursak 'düşmez kalkmaz bir Serdar' durumuna yani
Öte yandan gelen duyumlar, CTP'de yeni hükümeti kurma görevinin Genel Sekreter Tufan Erhürman'a verileceği yönünde
Onu da bilemiyoruz ama akla yatkın geliyor
Peki, her şey iyi güzel
Velev ki bu hükümet bir şekilde kuruldu, ondan sonra ne olacak?
Öncelikle, UBP-DP kurarsa, hükümetin bozulma sebebi olan 2016-2018 Mali Protokolü imzalanacak
Bunu biliyoruz
Peki CTP ve TDP'nin içinde olduğu bir hükümet olursa?
İşte orada işler karışıyor
Daha doğrusu, dün Diyalog TV'de Aytuğ Türkkan'a konuşan İçişleri Bakanı Asım Akansoy'un çarpıcı açıklamalarından sonra bu iş gerçekten bilinmez bir hale geldi
Ne diyor Akansoy?
"Bizim protokolde tek anlaşamadığımız nokta Kıb-Tek konusudur, gerisi için çok da büyük problem olmaz" diyor
Dahası ne diyor?
"Kıb-Tek konusunu da ileri bir tarihe tehir edebileceğimiz konusunda Türkiye ile hemfikiriz" diyor
Devamında Akansoy "ortada mutabakat metni yokken neden protokol yayımlayıp kıyamet koparıyorlar" diye konuştu.
Asım Akansoy bu kelamları bilerek ve isteyerek ettiğine şüphe yok.
Bu durumda ya protokol haberleri doğru değil ya da Akansoy protokolden habersiz.
Zira oradaki maddeler yenilir yutulur gibi değilken, buna başta sendikalar olmak üzere, sermaye kesimleri de dahil sert tepki gösterirken, nasıl olur da İçişleri Bakanı bu işi sadece uzun zamanın konusu Kıb-Tek'e indirger diye soruyorum ancak cevaben yaratıcı bir şey bulamıyorum.
CTP'de tam anlamıyla deprem etkisi yaratan Akansoy'un açıklamalarından sonra, su davası zamanında Birikim Özgür üzerine yoğunlaşan tepkiler, bir anda Akansoy'a dönmüş görünüyor zira dün açıklamalardan sonra sosyal medya üzerinden kendisine sert eleştiriler de yapıldı.
İyi de işin gerçeği nedir?
CTP kendine yeni ortaklar bulup bu protokolü imza mı edecek?
TDP 'ben imzacı olmam' deyip, bu lafını hükümete gelirse unutacak mı?
Bunları izleyip göreceğiz artık
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.