Yapma be George…

Yayın Tarihi: 27/12/16 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+
Önce David Bowie…

Sonra Prince…

Ardından Leonard Cohen, Pete Burns, Natalie Cole, Ricard Praffit derken en sonunda Geroge Micahel da sonsuzluğa göçtü…

Hayatının önemli bir kısmını sahnelerde tüketen eski bir müzisyen olarak bu yıl yaşanan bu kayıplara bakınca, 2016'yı müzik tarihi açısından bir 'kara yıl' olarak anmaktan başka bir çare göremiyorum…

Kuşku yok ki yukarıda saydığım müzik dehalarının dünya müziğine katkıları ayrı ayrı yazı konusu olur ama bugün en taze acı haberi yani Geroge Michael'ın bizi bırakıp gitmesini yazmak istiyorum…

Çünkü bir zamanlar 20 Temmuz Lisesi'nde okurken saçlarımızı onun gibi kestiğimiz, onun gibi taradığımız için öğretmenlerimizden çok zılgıt yediğimi daha dün gibi hatırlıyorum…

Okul partilerinde onun söylediği "Careless Whisper" parçası çaldığında dansa kaldırmak için etrafında dört döndüğümüz kızları da hatırlıyorum…

Ve çok sonraları o da benim gibi 80'lerin çocuğu olan hayat arkadaşım Yonca ile gittiğimiz yerlerde 'Wake me up before you go go' çaldığında dans pistine fırlayıp ortalığın tozunu attığımız güzel anılar çok canlı çünkü…

Yapma be George…

Sen da bırakıp gittin ha bizi?

Ah ah…

Anlayacağınız, önce Wham!, ardından da solo kariyerinde büyük başarılar elde eden, babası Kıbrıslı Rum bir kebapçı, annesi ise İngiliz bir dansçı olan ve esas adı Georgios Kyriacos Panayiotou olarak geçen George Michael'ın benim gibi 1980 gençliğinden kalma birisi için önemi çok büyüktür…

Esasen Kıbrıslı, Mağusa'dan İngiltere'ye göçüp giden bir ailenin çocuğu olan George Michael sadece 53 yaşında bizlere veda etti…

Çok erken, çok zamansız bir gidiş bu…

Müzik dünyası için çok büyük bir kayıp ayrıca…

1980'lerin altını üstüne getiren, bir dizi süper ismin arasında ilk sıralarda olduğuna hiç şüphe olmayan sanatçının 'süper star' diye anılması elbette ki boşuna değil…

Kara haberi dün sabah aldım…

Ardından da "Last Christmas" parçasını dinledim hemen…

İngiltere müzik tarihinin en çok satan şarkılar listesinde 16., 1 numara olamayan en çok satan plak listesinin ise 1. sırasında olan parçayı…

Bu garip olayın sebebi nedir diye sorarsanız, size 1984 yılının aynı döneminde çıkan Band Aid'in 'Do they know its christmas' parçası sebebiyle derim…

(Birçok yıldızın beraber icra ettiği o parçanın giriş bölümündeki önemli bir kısmı seslendiren George Michael'den başkası değildir…)

Last Christmas'tan sonra bir başka efsane Elton John ile yaptığı muhteşem düeti 'Don't let the sun go down on me' şarkısını dinledim…

Sonra da yaşayan en büyük diva olan Aretha Franklin ile yaptığı tüm dünyada 1 numara olan 'I knew you were waiting" parçasına takıldım…

Gözlerimden yaşlar elbette boşaldı…

Ağladım…

Gençliğimin idollerinin bir bir göçüp gitmesine ağladım…

Hepimizin bir gün ölüp gideceği gerçeğine de ağladım…

Zira George ölünce biraz daha yaşlandığımı anladım…

100 milyondan fazla plak satışı, 2 Grammy, 3 tane Brit Awards ve İngiltere'de 7, Amerika'da 10 tane bir numara şarkısı olan eşsiz sesli George…

Son dönemlerinde müzikten çok karıştığı olaylar nedeniyle gözler önünde olan bu büyük sanatçı, 2017 için hayranlarını sevindirecek bir albüm üzerinde çalışıyordu…

Olmadı, hayatı yetmedi…

Huzur içinde uyu ama…

Sana ne kadar teşekkür etsek azdır çünkü…

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Ulaş BARIŞ yazıları