Aranızda kaç tane var?

"Gerçek olan öğrenmektir. Nereden, nasıl öğrenirsen öğren. Nereden, nasıl öğrendiğin, diploman, hatta neler bildiğin de önemli değil.Ne yaptığın önemlidir"der büyük yazar, Orhan Kemal.

İlk baskısını 1952 yılında yaptığı romanının adı da kahramanı da "Bekçi Murtaza"dır. Toplumsal hayatımızda karşımıza çıkan gerçek bir karakter gibidir Mustaza. Sizi onunla tanıştırmak için bazı özelliklerini sıralarken, kim bilir siz hayatınızda kaç tane Bekçi Murtaza tanıdığınızı sayacaksınız!

*

Dar görüşlü ve hayatı siyah ve beyazdan ibaret yaşarlar. Hayatları mevzilerini koruma üzerine kuruludur. Uzlaşmazlar, inat ederler. İnatçılıklarının temelinde sağlam bir dünya görüşü yatmaz, sağlam bir dünya görüşünü destekleyecek bilgi ve birikimleri yoktur.

Dünya görüşlerinin sorgulanmasından korkarlar. İçe dönük ve dışa kapalı bir yaşamı tercih ederler. Karşıt görüşleri zor kullanarak, sindirerek bastırırlar. Kasıntı tiplerdir. Varlıkları bile insana sıkıntı verir. Empati ve sempati yoksunudurlar. Kendilerini çok önemli görürler. Yaptıkları işin dünyanın en önemli işi sanırlar ve herkesin kendilerine hayran olmasını beklerler.

Kraldan çok kralcıdırlar. Emir almak onlar için besleyicidir. Bu anlamda, bir kişiliklerinin olduğu da söylenemez. Namuslu ve dürüst görünürler. Ancak namus ve dürüstlük anlayışları şekilseldir. Düşünerek, analiz ederek değil, ezberleyerek öğrenirler. Bu yüzden, ezberlerini bozan en ufak bir düşünceye kin beslerler. Kendi içlerinde tutarlıdırlar ve çelişkileri yoktur. Çünkü düşüncelerini sınayacak otokontrol mekanizmaları da yoktur. Demokrat değildirler. Sadece karşıt görüşlerin ifade edilmesine değil, karşıt görüşlerin olabileceğine bile tahammülleri yoktur. Görev adamıdırlar. Görev diye bildikleri de, aldıkları direktiflerinden ibarettir. Tek parti yönetimlerinin ideal vatandaş örneği gibidirler. Kendi başlarına bir kıymetleri yoktur. Özgürlükçü değil yasakçıdırlar. İnsanları davranışlarına göre değil, kendilerince varsaydıkları niyetlerine göre konumlandırırlar. Sorunları tepeden inme yöntemlerle halledeceklerini zannederler, fakat sorunun asıl kendilerinden kaynaklandığını asla anlayamazlar. Konuştukları kelime sayısı yetmişi geçmez. İçinden çıktıkları toplum katını küçümser ve hor görürler. Farklılıkları; öze değil, şekle ilişkindir. Devekuşu huyludurlar. Gerçeklere gözlerini yumarlar. Tuttukları çevrenin ona empoze ettiği kalıpları sorgusuzca benimserler. Özeleştiri yapma yetenekleri yoktur.

Bekçi Murtaza tipi, toplumsal yaşamda karşılığı ve çeşitli türevleri olan gerçek bir karakterdir. Unutmamalıyız ki, her an her yerde Bekçi Murtazalar karşımıza çıkabilir. Farklı mesleklerde olabilirler ama yukarıda saydığım özellikleri aşağı yukarı aynıdır.

Hadi sayın bakalım, hayatlarınızda kaç tane "Bekçi Murtaza" tanıdınız?