Vami to dlouho nepotrva!

Yayın Tarihi: 04/09/16 14:05
okuma süresi: 2 dak.
A- A A+

Kafka'ya bir balo girişinde yüzündeki mutluluğu sorduklarında, "dostlarımın yanından geliyorum, onların ışığı yüzüme yansımış" demişti. Mesele biraz da bu aslında. Üstelik o günlerde bunu diyebilmesi…

*

Günlerden cumartesiydi. Aylardan Ağustos ve ayın on birinci günü. Hatta günün ilk saatleri. 1917 yılının bu gününde saat sabaha karşı tam 4'te, boğazındaki rahatsızlığı hisseden Kafka, bir gariplik olduğunu farkedip uyanır. Gırtlağında bir kitlenin biriktiğini farkederek yataktan kalkar. Üstelik bu kez, hikayesindeki gibi, bir Gregor Samsa olayı değildi yaşanmakta olan. Kafka'nın, yaşamında şekillenecek yeni bir dönemin -son dönemin- il dakikalarıdır bu.

Yataktan bu rahatsızlıkla kalkan Kafka, lambayı yakar ve gırtlağındaki şeyin giderek artarak gırtlağını şişirdiğini fark eder. Lavaboya koştuğunda bu birikintinin yoğun bir kan birikintisi olduğunu anlar. Yaşamın kendi devinimi onun için yeni bir dönüşüme gebedir. Başarabildiği kadar boğazını temizler ve halsiz bir şekilde büyük odasının penceresinden dışarıya, henüz insansız olan caddeye bakar.

Ardından yatağına uzanır ve tekrar uyumaya çalışır. Geçen zamanla uykuya dalar. O gece, o uykuda gördüğü rüyayı hiç bir zaman öğrenemedik. Ancak bozuk aksanı ve zayıf dil bilgisi ile ona yardımcı olan yardımcısı Ruzenka'nın lavaboyu o halde gördükten sonra söyledikleri, aslında olayın büyüklüğünü bozuk diliyle ve safça anlatmaya çalışan kadının cümlesinde saklıdır: "Vami to dlouho nepotrva!" yani "sizin ömrünüz azaldı!"

*

Franz Kafka'nın mektuplarında, bir bitişin başladığı o sabahı anlatışını okursanız, bu ölümcül sabahtan ve devam edecek süreçten yakınmamasına şaşırırsınız.

Hayat bir sabah her birimiz için bilmeden başlar ve yine bir gün apansız bitmeye başlar.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Dr. Ferhat ATİK yazıları