Her şeye rağmen AK Parti

Türkiye seçim startını 17 Aralık Operasyonu ile vermişti. Gezi olayları ile başlayan süreç 17 Aralık'taki operasyonlarla zirveye tırmanmıştı.

Hazırlık, Yerel Seçimlerde Ak Parti'yi bir hezimete uğratmak ve 2002 yılından beridir ülkeyi yöneten partiyi bir anda siyasetten silmek.

Birtakım işbirlikleri yapıldı. İnanılmaz iddialar ortaya atıldı. Türkiye ses bandı dinlemekten sersemleşti. Videolar beklendi.

Seçim yerel seçim olmaktan çıktı bir Genel Seçim hatta Ak Parti'nin göreve devam edip etmemesinin kararını verecek olan bir referandum gibi yürütüldü yerel seçim kampanyaları. Süreç bayağı sert geçti.

Anlaşılan her şeye rağmen Türkiye ak Parti ile yoluna devam etmeye karar verdi.

Ben bu yazıyı yazarken Ankara'da Ak Parti'li melih gökçek önde gidiyordu. Buna rağmen her iki başkan adayı kazandığı ilan etmekten kaçınmadı. Grip bir durum yaşadık anlayacağınız.

Gerçi çok önemli değil. Evet Prestij olarak Ankara'nın ya da İstanbul'u kimin aldığı önemli ancak, ülke genelinde Ak Parti'nin aldığı oyun oranı yine Türkiye'de iki kişiden birinin Ak Parti'ye oy verdiğini net bir şekilde gösteriyor.

Türkiye'de Anadolu ajansı ile Cihan Haber Ajansı arasındaki farklı sonuçlar nedeniyle ortaya çıkan tartışma sabahın ilk saatlerinde anlamsızlaşacak ve Türkiye Yüksek Seçim Kurulu seçim sonuçlarını net bir şekilde açıklayacak.

Ne yazık ki matbaa saatlerimiz ve Türkiye ile KKTC arasındaki bir günlük bir saatlik fark yüzünden tam sonuçları veremedik ama net bir şekilde verilebilecek sonuç var.

O da Ak Parti'nin her şeye rağmen gücünü arttırarak devam ettiği sonucudur.

Neticede Türkiye seçimini yaptı. Türkiye, yüzde 20'lere düşeceği tahminin yapanlara rağmen yüzde 40'ların yüzde 50'ye yakın bir noktasına denk gelen bir oy oranına sahip oldu.

Sonuçta seçim bitti. Ama bu seçimin öncesi ile ilgili sonrasının bir hesabı olacağı muhakkak.

Ben asıl bunları merak ediyorum.