Lefke Terör Örgütü Etkisiz hale getirildi. Bravo KKTC Polisi

İflah olmaz bir Lefke taraftarı olduğumu bilmeyen yok.

O dürtü ile akşama misafirlerim olmasına karşın kardeşim Serhat İncirli'nin de "hade gidelim" demesiyle Atatürk Stadı'ndaki Yenicami ile oynanan Süper Kupa finali için tribündeki yerimi aldım.

Baktım stadın bir köşesinde tutukluların transferi için kullanılan polis aracı ve iki yüze yakın polis Lefke Tribünü önüne dizilmiş durumda. Yeleğinin altında silahını düzeltmek bahanesi ile gösterenini mi istersin, spor salonlarında geliştirdiği pazılarını göstermek amaçlı giydiği dar ve kolsuz tişörtü ile salına salına taraftarların önünden geçip geçip gideni mi istersin. Kamera ile taraftarları çeken de cabası. Tahrik bol anlayacağınız.

Neyse ki yalvar yakar polis ordusu maç başlamadan iki tarafa ayrılarak ne azından görüntüyü engellemekten vazgeçti ama saldırıya hazır vaziyette bekledi.

Aralarında çocukluk arkadaşlarım, öğretmenlerim, doktorum, abilerim, ablalarım, teyzelerim olmasa, Polis'in aldığı önlemlere bakarak İŞİD Terör Örgütü'nün desteklediği bir futbol takımının taraftarları arasında oturduğumu sanacağım nerdeyse.

Anlayacağınız Polis oraya bilenmiş bir şekilde gelmiş.

Evet Lefke taraftarı coşkuludur ve maçlardaki olaylar konusunda sicili pek temiz değil. Ancak günümüz KKTC futbolunda da böyle bir taraftar da artık kalmadı ve günümüz KKTC liglerinin tek güzelliği Lefke taraftarı olarak kaldığını bir tek ben söylemiyorum.

Yenicami gol attı. Maç 1-0 oldu. Maç bir süre daha devam etti ve normal sürenin son saniyelerinde Lefke beraberliği yakaladı. İşte o sevinç anında taraftar tribünlerine önüne doğru gelen futbolcu ile kucaklaşmak için sahaya daldı. Daha önce yaşanmış bir uygulama. Yine Yenicami ile oynanan Kupa Finalinde bu sahne birkaç kez yaşandı. Şiddet yok saldırı yok sadece sevinç vardı.
Polis bahaneyi iyi kullandı ve neye göre seçtiğini bilmediğimiz 9 genci toplayıp sürükleyerek polis aracına götürdü. Polis aracında direnen taraftarları da eşek sudan gelinceye kadar dövdü. KTHY eyleminde sendikacıları dövdükleri cinsten. Yumruk ve tekmeler havada uçuştu. Cezalandırmak için biriktirdiği kini dışarıya atarcasına.

Toplumsal olayların doğasında var, kalabalıktan güç alan insanlar, karşılarındaki polis olduğunu unutur ve direnişe geçer, öyle de oldu. Çocukları, arkadaşları, eşleri ya da öğrencisi dövülerek polis otosuna tıkıldığı ve orada da dövüldüğü için kalabalıktan tepki geldi ve tepki arbedeye dönüştü. Polisin buradaki görevi bir toplumsal olay yönetirken sükûneti sağlamak ve tansiyonu düşürmek. Arada provokatör varsa da tespit edip etkinlikten sonra toplayıp içeri götürmektir.

Öğrendiğimiz kadarıyla da bu konuda bir de yazılı bir emir varmış. Toplumsal olaylar sırasında tutuklama yapılmasın diye. Ama oradaki polisler yazılı emir falan dinlemeyecek kadar kin doluydu bu Lefkeli teröristlere karşı.

Pervin Hanım'ı sever sayarız. Bir an önce de asaleten Genel Müdür olarak atanması gerektiğini düşünenlerdeniz. Ancak bir futbol karşılaşmasına gönderdiği ekipler, taraftarların güvenliğini sağlamak yerine onlar için güvenlik tehdidi oluşturacaksa ve araya girip sükûneti sağlamaya çalışan ben dahi polis tarafından saldırıya uğrayacaksam, sanırım Polis Genel Müdürü emir ve komuta zincirindeki asıl terörist ve toplum düşmanlarına dikkat etmesi gerekecek.