Doğuş Derya'dan korkmuyorum

Yayın Tarihi: 17/12/14 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Doğuş Derya kendine münhasır yaklaşımları olan bir siyasetçimizdir. Fevri çıkışları, cesur söylemleri ve çoğunluğa kıyasla aykırı bir duruşu var.

Milletvekili yeminini yaptığı ilk gün Meclis'teki sürüden ayrı duracağını belirtmişti hepimize.

O zaman da televizyon ekranlarından o yaptığı yeminin her kelimesine katıldığımı ancak bu yeminin yeri ve zamanı konusunda kendisiyle aynı fikirde olmadığımı belirtmiş ve eleştirmiştim.

Doğuş Derya, Meclis'in bir milletvekilidir.

Kürsüde söylediği şeylerle ilgili KKTC Anayasası'nın ona verdiği bir dokunulmazlık zırhı vardır. Kullanmak da hakkıdır.

Dolayısıyla önceki gün Meclis Kürsüsü'nden 1974 yılında Rum kadınlarının tecavüze uğradığı ile ilgili iddiası, bir iddiadır ancak meşrudur.

Söyleminin meşruiyet nedeni ise bir milletvekili tarafından Meclis Kürsüsü'nden söylenmiş olmasıdır. Gerçek olup olmadığı ayrı bir tartışma konusudur.

Bunun gerçek olmadığını düşünenler, Derya'nın iddiasını araştırır ve yine Meclis Kürsüsü'nden veya farklı platformlardan insani bir üslupla Derya'nın bu iddiasının gerçek olmadığını anlatmaya çalışır. Hatta karşı iddialar ile Derya'nın iddiasını çürütmek için uğraşır. Bu karşıt görüşlü siyasetçilerin görevidir.

Gelelim siyasetçi olmayanlara, onlar ise tepkilerini gerek sosyal medyadan gerekse bildikleri başka platformlardan gösterirler ve Derya'ya katılmadıklarını bir şekilde ifade ederler. Hiçbir şey yapmasalar Derya'ya bir sonraki seçimlerde oy vermezler olur biter.

Tepkileri bununla sınırlı kalmak zorundadır.

Demokrasi ve Anayasal düzen adına tepkiler, bununla sınırlı kalmalıdır.

Yukarıda sıraladığım Doğuş Derya'nın söylediklerine tepki şekilleri, ancak Doğuş Derya'dan korkmayanların ortaya koyabilecekleri tepki türleridir.

Zorlu Töre'nin sosyal paylaşım sitesinde paylaştığı haberin altına yazılan yorumları görünce insanlığımdan utandığımı söylemeliyim.

Sırf kadın milletvekili diye cinsellik üzerinden onu aşağılamaya çalışmak, ona hakaretler yağdırmak, ya da toplum içerisinde konuşulmayacak derecede ağır ifadelerle eleştirmek, ancak korkakların işidir.

Doğuş Derya'dan, onun bilgisinden, eğitiminden, ya da siyaset yapma şeklinden, korkanların işidir.

Ben korkmuyorum mesela...

Derya'nın katılmadığım görüşleri ile ilgili olarak kendisi ile seviyeli bir şekilde tartışmaktan korkmuyorum. Bilgisi ile beni alt edebileceği ihtimali beni ürkütmüyor. Bir görüşümün hatalı, onunkinin ise doğru olabileceği ve beni ikna edebileceği olasılığı da beni endişelendirmiyor.

Doğuş Derya ile aynı yolu yürümüyor olabilirim ama bunun bana ya da benden farklı düşünenlere ağıza alınmayacak laflar sarf etme hakkını vermediğine inanırım.

İşte bu nedenle gazetemizin yönetiminin aldığı karar gereğince, KKTC Hataylılar Derneği Başkanı Bertan Zaroğlu, Eski Tarım ve Orman Bakanı Kenan Akın ve Doğuş Derya'ya hakaretler yağdırmayı kahramanlık sayan diğer korkakların haberleri bundan böyle hiçbir şekilde Kıbrıs Postası tarafından kesinlikle yayınlanmayacak.

Bu tavrımız Doğuş Derya'nın görüşlerine destek olduğumuz ya da katıldığımız ile alakalı değil, Doğuş Derya ya da herhangi birinin görüşlerini ifade edebilme hakkına olan saygımızla, kişilerin görüşlerinin linç edilmesi ve ağır hakarete uğrama korkusunu yüreğinde hissetmeden belirtme özgürlüğüne olan inancımızla alakalıdır.

Zamanla inşallah eleştiri ile saldırı arasındaki farkı da öğreneceğiz.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Rasıh REŞAT yazıları