Aylık 1500 TL'ye değer mi?

Yayın Tarihi: 25/08/15 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

Şu Taşel grevi benim biraz canımı sıktı doğrusu.

Her nedense üzülüyorum böyle durumlarda.

Taşel'in rakı üretiminin son derece büyük olduğu ve bazı rakı markalarını müdavimi olduğumdan değil, içinde devletin hisseleri olduğundan da değil, orada çalışan bir sürü arkadaşın olduğundan da değil, ülkemizde kime ait olduğu hiç önemli olmayan bir şirketin tıkır tıkır üretim yapıp ekonomiye şöyle ya da böyle katkı yapıyor olması ve bana göre saçma sapan nedenlerle bu şirketin tehlikeye girmesindendir üzüntüm.

Taşel'deki grev ile ilgili üzüntümün haricinde, grev nedenin son derece karşık olduğunu düşündüğüm için, üzüntümün de dürtüsüyle sağı solu arayıp durdum dün bütün gün. Benim aramadıklarımı da arkadaşımız Filiz Seyis aradı ve bana bilgi verdi.

Edindiğim bilgiler, konunun ne kadar küçük ve ne kadar anlamsız olduğunu kavramaya yetti ve Taşel konusuna taraf olan Taşel, Yönetimi, Sendika ve Devlet'e ayrı ayrı kızmama yetti de arttı.

Konuyu anlatayım sonra neden kızdığımı ifade ederim.

Özkan Yorgancığlu Başbakan iken geçtiğimiz aylarda aldığı hayat pahalılığı yansıtma kararının Taşel'de çalışanlara nasıl yansıyacağı ile ilgili muğlaklıktan ibarettir.

Başbakan Hayat Pahalılığını "az alana çok, çok alana az" şeklinde seyyanen yansıtma kararı alınca, Devlet Planlama Örgütü'nün açıkladığı hayat pahalılığına göre maaş artışı öngören Taşel ile sendika arasındaki toplu iş sözleşmesi kontrpiyede kaldı.

Taşel yönetimi diyor ki, "Benim Toplu İş Sözleşmem var, devletin aldığı karar beni bağlamaz" derken, sendika da "Hayır kardeşim, bu kurumda devletin yüzde 10'dan fazla hissesi olduğu için 47/2010sayılı yasaya tabisin ve benim artışımı Yorgancıoğlu'nun söylediği şekilde vereceksin" diyor.

Birisi 3.8 artış veririm diyor, diğeri hayır 261 TL vermelisin" diyor.

Şimdi bu rakamları gördüğünüzde zannederseniz ki toplamda bu rakamlar çok büyük hale geliyor onda da yanılıyorsunuz.

Çünkü sendikanın istediğini yapması halinde Taşel'in cebinden çıkacak olan para aylık 1500 TL civarında bir paradır. Aynı şekilde sendika bu hakkı olduğunu iddia ettiği şeyde ısrar etmese aman aman bir fakirleşme olmayacak.

Şimdi bakıyorum da her iki taraf da haklı. Sendika diyor ki yasaya göre benim üyem devlet çalışanı ve devletin aldığı kararlara tabidir. Taşel de diyor ki, çalışan benim, toplu iş sözleşmesinin sendika ile beraber yaptık nereden çıktı bu şimdi"

Burada ortaya çıkması gereken devletin kendisidir.

Devlet hem şirkette hissesi olduğu için, hem de devlet olduğu için ortaya çıkması lazım.

Ya Taşel'e, "Toplu iş sözleşmen yasaların üzerinde olamaz. Adamlara paralarını ver" ya da "Çarşamba günü Özkan Yorgancıoğlu'nun aldığı bakanlar kurulu kararını tadil ediyorum ve Taşel çalışanları bu uygulamanın dışındadır" diyecek.

Her iki taraf da devletin karşısında boynu kıldan ince olduğu kabul etmeli ve şirket üretime devam etmeli.

KTHY gibi kötü bir örnek varken bu gibi kurumları zarara sokmak niye. Hem de aylık 1500 TL için.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Rasıh REŞAT yazıları