Öfkeliyiz ama neye?

Sosyal medyanın Kıbrıs Türk insanı için ne anlama geldiğini çözdüm.

İçindeki kini, nefreti, hazımsızlığı, öfkeyi dışa vurmak için kullanılan bir enstrüman olarak kullanılıyor birçoğu için.

Mutlu anlarını, ya da olumlu bir görüşü paylaşanlarla, olumlu bir gelişmeyi bile yerden yere vurmak suretiyle sosyal medya üzerinden eleştirenlerin sayısı karşılaştırdığınızda göreceksiniz ki, olumsuzluk kusanların sayısı çok fazla. Bu sosyal medyanın kabahati mi? Kesinlikle değil.

Bu bizim bir meselemiz.

Örnek:

Devlet Piyangosu önceki gün çekildi.

Elimde sıkı sıkı tuttuğum biletle, çekilişi Genç TV'den canlı yayında izledim.

300 bin TL verecekti çünkü bir önceki haftadan devretmişti.

Elimdeki biletteki yüzde 33.3 hissem oranında 100 bin TL kazanma hayalini kurmuş, hatta parayı bile hayali olarak harcamıştım.

Biletin diğer iki hissedarı Havadis Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Hüseyin Ekmekçi ve Kıbrıs Postası Yazarı Ali Bizden. Bu karda kışta 100'er bin TL kazansak fena olmazdı.

Ellerindeki numaraları kameraya gösteren ablalarımızın tuttuğu numaralar ile bizim biletteki numaralar birbirini tutmayınca, hayalleri çabucak, dolaba kaldırdık.

Reklam arasından sonra sözü edilen numarayı üzerinde barındıran bilet satılmadığı için ikramiyenin bir sonraki haftaya devrettiği açıklandı. Yani aynı paraya bir bilet almamız takdirde, normalde 150 bin TL olan normal ikramiyenin 3 katı, yani 450 bin TL ikramiye kazanma şansına sahip olacağımız duyuruldu televizyondan.

Üstüne üstlük ikramiye kazanılıncaya kadar çekilişe devam edilecek bu hafta ve eninde sonunda bu hafta bir kişi 450 bin TL'li alıp evine gidecek.

Bu kötü bir şey mi? Asla değil.

Eskiden ikramiye çıkmadı mı, para devletin kasasında kalır. Bir sonraki çekilişte yine sıradan ikramiye miktarı ile talih kuşunu KKTC'de arayanların karşısına çıkardı.

Ayda iki kez yapılan çekilişler ve kazanılmadığı halde devretmeyen ikramiyelerin yerine ayda üç kez çekiliş ve devreden ikramiyeler gelmesine karşın, geçtiğimiz günkü çekiliş haberinin kazananı olmaması ve ikramiyenin devredip bir hafta sonra çıkana kadar çekileceğini anlatan haberlerin altındaki sosyal medya yorumlarını görünce ne halde olduğumuzu ve bu yazının ana konusunu anlarsınız.

Bir tanesi, "Komedi sanki süper loto bilen olmadı devretti böyle şey olmaz umutlar 28 Ocak hadi güven al" demiş. Bir diğeri, "Devlet Piyangosu bileti alanlar sadece oradaki vurgunu körüklüyor. Almayın demem kimseye ama halkı salak yerine koyuyorlar. Devletin cebine giren çıkmaz. Yazık değil mi insanların umuduyla oynamaya".

Bir başka arkadaş ki devletin bir kurumunda mühendis olarak çalışıyor şöyle bir yorum yapmış: "Ne devletinde hayır var ne da piyangosunda. Komedi filmi çevirirler."

Ne yazık ki birisi çıksa ve KKTC'de altın çıktı müjdesini verse, o kadar öfkeliyiz ki, ona da bir kulp bulur, eleştirmenin bir yolunu icat ederiz.

Öfkeliyiz ama neye öfkeli olduğumuz kestiremedik sanırım...

Kestiremeyince de facebook'ta ne görürsek, ona çatar konuma geldik. Yazık.

Ben kızgın arkadaşlardan değilim ve 450 bin TL'ye ortak arıyorum.

Ali? Hüseyin?