Şikayet ettiği şeyin sorumlusu olmak

Yayın Tarihi: 26/09/17 08:00
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+
Asım Akansoy'un Havadis gazetesindeki vatandaşlık meseleleri ile ilgili röportajını büyük bir ilgiyle okudum.

Özet olarak, yeni vatandaşlıkların yapılmaması gerektiğini ve verilen vatandaşlıkların, Kıbrıs Türk kültürünü yok edip entegrasyon ve asimilasyonun önünü açacağı ve hatta hızlandıracağını söyleyen eski Bakan, bu duruma neden olanın ise mevcut Vatandaşlık Yasası olduğunu söylüyor.

İki sayfalık röportajda bir kere bile "Başaramadım. Bu berbat hükümetin elindeki en büyük silah olan ve 5 yıl çalışan kişinin vatandaşlık hakkı kazandığı o yasayı değiştiremedim" demiyor.

Ben de tam bu noktada şunu sormak istiyorum: Ardıl bir şekilde kendisi, partili arkadaşları Teberrüken Uluçay ve Aziz Gürpınar bu yasayı neden değiştirmedi?

Neden sözlü ya da genelge ile sınırlı kalan bir prensip geliştirerek "Yılda bu kadar vatandaş yaparız" demek yerine, "İşte yeni yasa, özel durumlarda Bakanlar Kurulu değil; Meclis vatandaşlık verebilir, 20 yıl çalışan vatandaş olabilir ancak" deyip sorunu kökten çözmediniz de şimdi bu gibi röportajları veriyorsunuz, gerçekten anlamıyorum. Bakın işte! Yasa tekniğini bilmem, hukukçu da değilim ama yasayı yapıverdim. Bakanlar Kurulu, sonra da Meclis. Oldu bitti… Ondan sonra kim gelirse gelsin, sizin çizdiğiniz çerçevede vatandaş yapacaktı sadece. Çünkü şu anda yapılan vatandaşlıklar, yine uzun bir süre iktidarı ve hepsinden önemlisi İçişleri Bakanlığı'nı elinizde bulunduran sizlerin bıraktığı çerçevede yapılıyor.

Bir başka ifadeyle, şikayet ettiği şeyin sorumlusu yine kendisi ve arkadaşları değil mi?

Yasa şimdi 20 yıl olsa ve özel vatandaşlıklar Meclis tarafından verilse, aksini yapanı hapse attırmak mümkün olacaktı. Şimdilerde bıraktığınız yasa nedeniyle yapılan her şey hoşunuza ya da hoşumuza gitmese de yasal.

Evet, dönemin TC İçişleri Bakanı Efkan Ala ile ilişkileri çok iyi idi Asım dostumun ve röportajında söylediğine göre Türkiye'den gelen vatandaşlık baskısı ile ilgili şikayetçi olduğu zaman Ala da anlayış gösterdi. Tabiî burada Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bu konuda bir mutabakatları olduğunu ve o güne kadar yapılan vatandaşların, çözüm olması durumunda elde edecekleri hakları tehlikeye atmamak için 2016 sonuna kadar zaman istediği gerçeğini ya unuttu ya da unutturmaya çalışıyor sanırım çünkü Ala'nın o dönemde, hele Erdoğan'ın hassasiyetlerinin başında gelen bu vatandaşlık konusunda tek başına anlayış göstermesi mümkün değildi.

İşin özüne dönecek olursak, mevcut yasayı dilediği gibi yorumlamak yerine Sevgili Akansoy, koltukta oturduğu sırada, kendisinden önce gelenlerin bıraktığı yerden öldürücü vuruşu vurup, vatandaşlık hakkını 10 yıla ya da 20 yıla çıkarsaydı ya. Elinden tutan mı vardı? Kimse de itiraz etmezdi. Edemezdi.

Geriye bir tek, Türkiye'nin itirazı kalırdı ve ona da büyük entegrasyon karşıtı, sağlam devrimci, çakı gibi anti-emperyalist kişiliği ile pekala göğüs gerebilirdi.

Sevgili Bertuğ Topal kardeşime saygısızlık etmemek için biraz bekleyeceğim ama bu soruların yanıtı için İçişleri eski Bakanı Asım Akansoy'dan ben de bir röportaj istiyorum ama bana lütfen komite momite demesin, yazmam.

"Yeni Vatandaşlık Yasası şart" diyor. Tövbe tövbe...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Rasıh REŞAT yazıları