7. Uluslararası Tatlısu Harnup Festivali başladı

Eroğlu, Rumların müzakere masasında anlaşma istermiş gibi oturup, hiçbir anlaşmayı kabul etmedikleri için sonradan övündüklerini, dünyanın da bu gerçeği görmesi gerektiğine vurgu yaparak, özellikle BM ve AB'de vetosu olan devletlerin Rumların bu anlaşmama arzusunu görerek değerlendirmesi ve Güvenlik Konseyi'nde buna göre karar üretilesi gerektiğini kaydetti.

Tatlısu Belediyesi'nin düzenlediği 7'nci Uluslararası Tatlısu Harnup Festivali dün akşam gerçekleştirilen açılışla başladı. Festivalin açılışını Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu yaptı.

Festivalin açılışında konuşan Tatlısu Belediye Başkanı Hayri Orçan, hedeflerinin harnubun pekmez olarak ihraç edilmesi olduğunu ifade ederek, bu festivalle bir sosyal ve kültürel paylaşım yaşandığını söyledi.

Orçan, Türkiye'den kardeş belediyelerin festivale konuk olduğunu da dile getirerek, halkın en önemli eğlencesi olan festivallerin bölge ekonomilerine de katkı sağladığını kaydetti.

Orçan'ın konuşmasının ardından festivale Türkiye ve Makedonya'dan konuk olarak katılan kardeş belediyelerin başkanları da birer konuşma yaptı.

AMCAOĞLU

Festivalin açılışına katılan Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Ali Çetin Amcaoğlu da söz alarak, ülkede özellikle tarımsal ürünlerdeki bölgesel bazda ön plana çıkan ürünler üzerinde yerel yönetimlerin festivallerini her geçen gün arttırarak geliştirdiğini kaydetti.

Bu görevin yerel bazda olmadığının altını çizen bakan Amcaoğlu, "Bu önemli bir görev. Sadece yerel bazda bir görev değil, aynı zamanda ülkenin geneline hatta ülke sınırlarını aşan önemli bir misyon" diye konuştu.

Amcaoğlu, özellikle bu yıl ülkede harnupta yaşanılan ciddi bir sıkıntı olduğunu, fareyle mücadelede ağaçlarda ciddi tahribat yaşandığını ifade ederek, bakanlığın bu konuyu ciddiyetle takip ettiğini ve yaptığı çalışmalar sonucu, başlatacağı geniş kapsamlı, ciddi bir mücadele ile ağaçları kurtarmaya yönelik programı uygulamaya koyacaklarını anlattı.

Amcaoğlu, "Bu çerçevede bu mücadeleyi desteklemek üzere bakanlık bünyesinde birde fareyle mücadelede ilgili materyalin, kendi bünyemizde üretilmesi açısından bir tesisi oluşturduk. Bu tesisin gerekli donanımı bir hafta önce elimize ulaştı. Kurulum aşamasındadır. Dolayısı ile bundan sonra bu mücadelede materyal sıkıntısı yaşamayacağız" dedi.

Ali Çetin Amcaoğlu, harnubun bütün olarak ihracatında ciddi sıkıntılar olduğunu ve bunun önünün açılması için gerekli yasal düzenlemelerin yapıldığını kaydederek, önemli olanın mücadeleleri işbirliği içerisinde yürütmek olduğunu da dile getirdi.

EROĞLU

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu da yaptığı konuşmada, festivale katılmak için ülkeye gelen önemli konuklar olduğunu söyleyerek, bu birlikteliğin dış dünyaya önemli mesajlar verdiğini söyledi ve şöyle devam etti:

"TC-KKTC birbirini tamamlayan iki devlet olduğunu ama halklarının da kardeş olduğunun mesajını vermektedir. Türkiye bizim Anavatanımız orada yaşayanlar bizim kardeşlerimiz. Bizde Anavatan Türkiye'den bu topraklara geçmiş yönetimler tarafından gönderilmiş insanlarız. Nasıl ki 1975 yılında Anavatan Türkiye'de yapılan bir anlaşma ile Tatlısu'ya gönderilen kardeşlerimiz gibi. Dolayısı ile burası bir Türk yurdudur.

Kıbrıs Türk halkı başka idareler altında yaşamasına rağmen Türklüğünden taviz vermemiştir. Bu topraklara vurulan Türklük mührünü taşımıştır. Anavatanın da desteği ile bir başka Türk devleti kurmuştur."

"RUM TARAFI ANLAŞMA İSTEYİP İSTEMEDİĞİNİ ORTAYA KOYMALI"

Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs konusuna da değinerek, Kıbrıs'ta bir anlaşma arayışı içinde olduklarını ve bunun mümkün olabileceğini düşündüğünü söyledi.

Eroğlu, "Bunun mümkün olup olmaması bize bağlı değil. Biz Kıbrıs'ta bir anlaşma anlayışı ve arayışı içerisinde olduğumuz, ortaya çıkan bazı anlaşma metinlerini referandumdan geçirerek veya meclisimizden geçirerek kabul etmekle niyetimizi ortaya koyduk. Şimdi gerçek niyetini saklayan Rum tarafının anlaşma isteyip istemediğini çok açık ve net bir şekilde ortaya koyma zamanı gelmiştir" diye konuştu.

"DÜNYA GERÇEĞİ GÖRMELİ"

Eroğlu, Rumların müzakere masasında anlaşma istermiş gibi oturup, hiçbir anlaşmayı kabul etmedikleri için sonradan övündüklerini söyleyerek, dünyanın bu gerçeği görmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Özellikle BM ve AB 'de vetosu olan devletlerin, Rumların bu anlaşmama arzusunu görerek değerlendirmesi gerektiğinin altını çizen Eroğlu, Güvenlik Konseyi'nde buna göre karar üretilesi gerektiğini kaydetti.

ANLAŞMAZLIĞIN SEBEBİ...

Cumhurbaşkanı, anlaşmazlığın nedenlerini ise şöyle açıkladı:

"4 Mart 1964 tarihinde buraya barış gücü gelecek diye Rumları, Türk ve Rum ortaklığına dayalı Kıbrıs Cumhuriyeti'nin varisi ilan etmeleridir. Buna bir halka daha eklenmiştir, uzlaşma sağlanmamış Kıbrıs'ın yarısının AB'ye yani Rum yönetiminin AB ye alınması yine Rumların uzlaşmazlığını pekiştiren olaylardan bir tanesidir. Hem BM hem AB anlaşın diyor ama Rumların anlaşmazlığını körükleyen bu gerçekleri ortaya çıkardıklarını unutuyorlar gibi davranıyorlar."

TÜRKİYE İLE İLİŞKİLER

Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs Türk halkına düşen görevin Anavatan ile ilişkileri daha da geliştirerek daha sıcak noktalara taşımak olduğunu dile getirdi ve iki kardeş ülkenin birbiri ile olan diyaloğunun daha da geliştirilmesi olduğuna vurgu yaptı.

Eroğlu, Türkiye halkıyla sağlanan muhabbet olduğu sürece, KKTC'nin, kendi çatısı altında, bir anlaşma olmasa da huzur ve güven içinde yaşamını sürdüreceğini kaydetti.

Eroğlu, harnup ağacına sahip çıkılması gerektiğinin de altını çizerek, hükümetin de bu yönde çalışmalarının etkili olduğunu belirtti.

TAK