DOĞA ve ÇEVRE
okuma süresi: 11 dak.

Karzaoğlu: "Kaçak ağaç kesenler Devlet memuru"

Karzaoğlu: "Kaçak ağaç kesenler Devlet memuru"

Kıbrıs Postası'na konuşan Orman Dairesi Müdürü Cemil Karzaoğlu, ülkemizde kaçak ağaç kesenlerin çoğunluğunun devlette çalışıp yan gelir elde etmeye çalışan devlet memurları olduğunu açıkladı…

Yayın Tarihi: 01/09/14 10:00
okuma süresi: 11 dak.
Karzaoğlu: "Kaçak ağaç kesenler Devlet memuru"
A- A A+

"Çok şükür ki bu yıl büyük yangın olmadı" diyen KKTC Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı Orman Dairesi Müdürü Cemil Karzaoğlu, oldukça şaşırtıcı ve vahim bir gerçeğe dikkat çekerek, "Maalesef ülkemizde kaçak ağaç kesenlerin çoğunluğu devlette çalışıp yan gelir elde etmeye çalışan devlet memurlarıdır" dedi.

Öte yandan AB Projelerinden yararlanılarak 9 bin 200 Euro'luk bir harcama yapılarak adanın 16 noktasına yerleştirilen yangın gözetleme kameralarının da teknik arıza nedeniyle aktif olmadığını söyleyen Karzaoğlu, "teknik bir elemanımız yok" dedi.

Kıbrıs Postası - Eniz ORAKCIOĞLU

Ülkemizi zaman zaman çıkan yangınlar ve büyük bir sorun haline gelen kaçak ağaç kesimleri çevreye ve doğaya büyük zarar verirken, İnsanların bilinçsizce attıkları çöpler, arabada seyir halindeyken fırlattıkları sigara izmaritleri yangınlara neden oluyor. Kıbrıs Postası'na konuşan KKTC Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı Orman Dairesi Müdürü Cemil Karzaoğlu, bu sorunları değerlendirerek, Orman Dairesi olarak aldıkları tedbirleri ve yaptıkları çalışmalardan bahsetti. "çok şükür bu yıl büyük çapta yangın gerçekleşmedi" diyen Karzaoğlu, ağaçların katledilmesine de değinerek, "Köylerde yaşayan vatandaşlar başta zeytin ve harnup olmak üzere tarlasın bakmıyor veya devlet ve vakıflardan arazi kiralıyor bakım ve budama adı altında ağaçlar katlediliyor" dedi.

"177 Tabelalarının faydasını gördük"

KKTC Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı Orman Dairesi Müdürü Cemil Karzaoğlu, Orman dairesinin yangınla ilgili olarak aldığı tedbirlerden şu şekilde bahsetti, "İlk etapta Mart ve Nisan ayından itibaren orman içerisinde ve yol kenarlarındaki çıkan otları temizlemek için dozerleri yaptığı çalışmalarla işe başlıyor. Ardından 1 Mayıstan itibaren yasa gereği 125 kişilik yangın hazır kuvvet ekibi Yeşilırmak'ta-Dipkarpaz'a kadar birçok noktada bulunan yangın kulelerimiz ve istasyonlarımızda gözlemci, şoför ve işçi olarak 3 grupta görevlendirerek dağıtımını yapıyoruz. Bir kısım ekip dönüşümlü olarak 24 saat çalışırken, bazı kulelerde ise gözlemciler sadece 12 saat çalışıyor. Bunun yanında son zamanlarda yol kenarlarına yerleştirilen alo 177 hattı tabelalarının çok faydasını gördük. Vatandaş her türü sorunda bizi bu tabelalar ve cep telefonları sayesinde uyarıyor."

"Yangın kameralarındaki arızaya müdahale edilemiyor"

Diğer bir yangın önleme tedbiri olarak 2010 yılından sonra Avrupa Birliği projesi kapsamında adanın 16 noktasına yangın gözetleme kameraları koyarak büyük bir aşama kaydedildiğini vurgulayan Karzaoğlu, "Bu sisteme 9 bin 200 Euro'luk bir harcama yapılmıştır. Önceden Adanın 16 ayrı noktadan 24 saat elektrik kesintisiz canlı görüntü alabilme imkânına sahiptik. Bizim dijital sistemi çalıştırabilecek teknik eleman sıkıntımızın olmasından kaynaklanarak, kısacası teknisyen problemimiz olduğu için sistem şu anda çalışmıyor ve kapalı durumda. Eğer bu sistem çalışıyor olsa orman yangınları ile ilgili 24 saat gece ve gündüz olmak üzere her an film gibi buradan takip edilebilecekti. Gece kırmızı ışığa duyarlı olan bu sistem, gündüzde dumanın gölgesinde iz düşümüne duyarlıdır. Bu kameraların görüş açısına örnek vermek gerekirse, Selvili Tepe'deki yangın kamerası Çıkarma plajına inen araba sayısını zumlayarak öğrenebilirken, Kantara'daki kamerayla da Tuzluca'daki anayola kadar araçları ve yangını film seyreder gibi buradan seyretme imkânımız vardır. Şuan bu kameraların çalışmamasının sebebi ise teknik bir arızanın olması ve bu arızaya müdahale edebilecek teknik bir elemanımızın olmayışıdır" dedi.

Kadro eksik

Cemil Karzaoğlu, Orman Dairesinin şu anda kadro olarak yüzde 46 ile çalıştığını söyleyerek, "Kısacası ihtiyaç olan personelin ve Teşkilat Yasasında da geçen kadro sayısının sadece yüzde 46'sı mevcuttur. Teknisyenin yanında başka alanlarda da personel eksiklerimizin bir kısmının dahi olsa giderilmesi gerektiği inancındayım" şeklinde konuştu.

"Yangınların bir çoğu insan kaynaklı"

Bu yıl büyük çapta yangınların oluşmamasına dikkat çeken Karzaoğlu, "Şükürler olsun ki bu yıl büyük çapta yangınların oluşmadı. Diğer küçük çapta yangınlar ise ekibimizin hem tatbikatıdır hem de eksiklerimizi görmek açısından bir idmandır. Allaha çok şükür ki şimdiye dek çok ciddi bir yangınla karşılaşmadık ve umarım karşılaşmayız. Şunu vurgulamak isterim ki yangınların en büyük sebebi insanlardır. En başta yol kenarlarındaki arabalardan atılan sigara izmaritlerinden, izin verilen sahaların dışında yapılan piknikler ve kömürü tam anlamıyla söndürülmemesidir. Bunun yanında arazilerin ormanlara yakın olmasından kaynaklanan, evini tamir etmeye çalışırken kullanılan kaynak makinelerinden çıkan küçük bir kıvılcımdan yangın çıkabiliyor. Bir diğer insan kaynaklı yangın sebebi ise bilinçsizce etrafa dökülen çöpler ve o çöplerden çıkan bazı metalleri hurdacıların bu metalleri toplamak için lastikleri yakması yangını çıkartan bir diğer sebeptir. Örneğin Güngör Ormanına atılan kullanım dışı araba lastiklerinin içindeki demirleri almak için yakılarak bırakılması da yangına büyük etken sağlıyor" dedi.

"Sanayinin arka tarafı felaket"

Kıbrıs Postası'na konuşan Orman Dairesi Müdürü Cemil Karzaoğlu, sözlerine şu şekilde devam etti, "Bu ülke toprakları olduğu için biz varız. Doğa bize hizmet etmiyor biz doğaya hizmet ediyoruz. Dolayısıyla doğayı koruduğumuz sürece gezmek için güzel manzaralar ve temiz hava buluruz. Bugün baktığımızda sanayinin arka tarafı felaket denecek durumda. İnsanlardan ricamız ormanlara çöp atmamalarıdır. O kadar çöp topluyoruz ki artık işi bırakıp çöpçülüğe başladığımızı söyleyebilirim. Eğer ormanlardan yararlanmak istiyorsak ormanları kendi evimiz kabul ederek davranmalıyız."

"50 bin hektar orman 77 bine hektara yükseldi"

Karzaoğlu, Orman Dairesi olarak yaptıkları çalışmalardan şu şekilde bahsetti; "Atık vr artık malzemelerden yangın gözetleme kulesi oluşturmaktan tutun, yılda 1 milyon fidan dikimine, ağaçların bakımın kadar birçok uygulama var. 1981 yılında ilk planda 50 bin hektar ormanımız vardı ve o günden bugüne yapılan planlarda ormanlık alanlarda artış olduğunu görüyoruz. 2013 yılında yapılan son planda ise orman varlığımızın 77 bin hektara yükseldi. Orman dairesi olarak ağaçlandırdığımız alanlarla ormanlık arazilerimizi geliştirdik. Bunların yanında faaliyetlerimiz sadece fidan dikip, odun satmak değil, birçok faaliyet ve uğraşımızda vardır. Araçlarımız içinde yer alan Ekskavatör ile yaptığımız çalışmalar da bu faaliyetlerden sadece bir tanesidir. Örneğin, beşparmak dağlarının eteklerine ekskavatörle toprak işlemesi yapıp, buralara meyve veren ve gelir getirici fidanlar ekmekte projelerimiz içerisinde yer alan başka bir faaliyettir. Orman Genel Müdürlüğü sadece 90 saatlik çalışmış olan ekskavatörü bize bu amaçla hibe etmiştir."

"Devlette çalışanlar kaçak ağaç kesiyor"

Yasa gereği sorumlu oldukları 7 ağaç türünün olduğunu belirten Karzaoğlu, "Bu ağaçlar şahsın özelinde olsa bile kesilmesi izne tabi tutulur. Dolayısıyla kış mevsiminde kırsal köylerde vatandaşlar başta zeytin ve harnup olmak üzere tarlasın bakmıyor veya devlet ve vakıflardan arazi kiralıyor bakım ve budama adı altında ağaçlar katlediliyor. Biz bunları düzenli olarak kontrol ediyoruz. Gece ve hafta sonu devriyeleri ile kontrol altına almaya çalışıyor ve denetliyoruz. Kaçak kesimler bizi rahatsız etmek birlikte vatandaş kendi tarlasında ağaç budama kararı almışsa tapulu malım deyip de ağacı kesemez. Bütün ağaçlar, tapulu mallardaki ağaçlar dâhil devlete aittir ve izin alınmadan budanamaz ve kesilemez. Bu kesimleri yapmadan önce izin alınması gerekiyor, izin almak ücretli bir işlem değildir ve zor bir şeyde değildir. Devlet hangi ağacın budanıp kesildiğini bilmekle mükelleftir, biz her yılsonunda bunların istatistiklerini tutuyoruz. Ülkemizde kaçak ağaç kesenlerin çoğunluğu devlette çalışıp yan gelir elde etmeye çalışan devlet memurlarıdır. Kaçak ağaç kesip satan devlettin birçok kademesinde çalışan devlet çalışanlarıdır. Vatandaş ve köylü ağaçları izinli olarak ev ihtiyacı olarak kesiyorsa zaten biz ona izin veriyoruz, çünkü kendi kullanımındadır" dedi.

"Her yıl 1 milyon fidan dikiyoruz"

Karzaoğlu, yılda 1 buçuk milyon adet fidan üretimi yaptıklarını söyleyerek, "Bu fidanların 1 milyonunu her yıl ihaleyle orman sahalarımıza diktiriyoruz, geriye kalan fidanları da başta asker olmak üzere üniversiteler, okullara, sivil toplum örgütleri ve vatandaşlara dağıtıyoruz. Son 2 yıldır özellikle Karpaz bölgesinde meyve veren ağaç olarak harnup dağıtıyoruz. Fakat bu dağıtımları yaparken talepte bulunan kişilerin bizlere dikebilecekleri sahaları beyan etmeleri gerekmektedir ki biz de nereye dikildiğini ve uygun olup olmadığını bilelim. İnsanlara bakabilecekleri kadar fidan vermeye hazırız" şeklinde konuştu

"Doğru olmayan haberlerden rahatsızız"

Karzaoğlu, sözlerine şu şekilde son verdi; Bazı basın kuruluşlarında çıkan ve doğru olmayan haberlerden üzüntü duyuyoruz. Örneğin, Ekskavatörün eski oluşunun yazılması ki bu doğru değildir Ekskavatörün üzerinde sadece 90 saatlik kullanım vardır. Bunun yanında da odunları Türkiye'ye satacağımız yönündeki haberlerde doğru olmamakla birlikte, Türkiye'nin zaten oduna ihtiyacı yoktur. Bizim en büyük sıkıntılarımızdan biri Orman Dairesinin çalışmaları ile ilgili olarak bizlere sorulmadan yapılan haberler ve konuşmalardır. Her dileyen gelip bizden haberi veya istediği bilgiyi alabilir. Ormancılığın nasıl bir şekilde yapıldığını öğrenmek isteyenler gelip bunları bizzat bizden öğrenebilirler. İnsanlar yaptığımız işe ön yargılı yaklaşmamalı ve gerçeği bilmeden olayları yorumlamamalı."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.