DOĞA ve ÇEVRE
okuma süresi: 8 dak.

Bakırcı : "Ne bakanlık ne belediye... Biz bu suyu yönetemeyiz!"

Bakırcı : "Ne bakanlık ne belediye... Biz bu suyu yönetemeyiz!"

Kıbrıs Postası'na konuşan Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hamit Bakırcı, Türkiye'den gelecek suyun yönetimine ilişkin tartışmalara sorumlu bakan olarak yeni bir boyut getirdi ve ne bakanlığın ne de belediyelerin suyu yönetebilecek kapasitede olmadığını söyledi…

Yayın Tarihi: 26/09/14 10:30
okuma süresi: 8 dak.
Bakırcı : "Ne bakanlık ne belediye... Biz bu suyu yönetemeyiz!"
A- A A+

"Benim şu anki mevcut sistemimle, eleman kapasitemle, teknik altyapımla ben Su Dairesi olarak bu suyun yönetimini üstlenemem. Ayrıca Belediyeleri de eleştirmek istemem ama şu an ki mevcut durumda belediyelerin bu suyu yönetme kapasitesi yoktur" diyen Bakırcı, 'bir ideoloji uğruna' Türkiye'den gelecek suyun heba olmasını istemediğini vurguladı…

Bakan Bakırcı, "Bende isterim ki bütün kaynaklarımızı biz kullanalım, biz yönetelim ve biz yapalım. Ama devlet olarak şu an böyle bir konumda değiliz. Bu işi yapan uzman şirketler var, onlarla birlikte bizim müteahhitlerimizin bir konsorsiyumu ile bu su üretilir. Bu birilerine peşkeş çekilecek demek değildir" dedi.

Kıbrıs Postası - Eniz ORAKCIOĞLU

Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hamit Bakırcı, Türkiye'nin KKTC'ye gelecek olan su ile ilgili "Siz bu işi yapamazsınız, deneyiminiz yok" sözlerine karşılık Kıbrıs Postası'na değerlendirmelerde bulundu. Bakırcı, "Benim şu anki mevcut sistemimle, eleman kapasitemle, teknik altyapımla ben Su Dairesi olarak bu suyun yönetimini üstlenemem. Ayrıca Belediyeleri de eleştirmek istemem ama şu an ki mevcut durumda belediyelerin bu suyu yönetme kapasitesi yoktur" dedi. Bakırcı, 'bir ideoloji uğruna' Türkiye'den gelecek suyun heba olmasını istemediğini de vurguladı.Bakan Bakırcı, "bende isterim ki bütün kaynaklarımızı biz kullanalım, biz yönetelim ve biz yapalım. Ama devlet olarak şu an böyle bir konumda değiliz. Bu işi yapan uzman şirketler var, onlarla birlikte bizim müteahhitlerimizin bir konsorsiyumu ile bu su üretilir. Bu birilerine peşkeş çekilecek demek değildir" dedi.

"Belediyeler kazanç kapısı olarak görmesin"

Gelecek olan suyun belediyelerin kazanç kapısı olarak görülmemesi gerektiğini belirten Bakırcı, "Böyle bir mantık olmamalı çünkü su temel ihtiyaçtır. Belediyeler su ile mi kurtulacak? Ahmet Benli bir yandan suyu yönetmek istiyor, bir yandan altyapımı yaptım diye övünüyor ama kanalizasyon suyunu hala dere yatağına akıtıyor" diye konuştu.

"Su Dairesi olarak bu suyun yönetimini üstlenemem"

Bakırcı, Türkiye'den gelecek olan suyun yönetimi Su Dairesi'nin üstlenmeyeceğini bir kez daha vurgulayarak sözlerine şöyle devam etti: "Türkiye suyun belediyelere verilmemesi konusunda temkinde bulunabilir, ama biz burada kendi ülkemizin fiziki şartlarına, eğitim seviyesine, eleman yapısına ve teknik kapasitesine bakarak karar verebiliriz. Dolayısıyla Türkiye bunu bu şekilde görüyor diye değil ama, bende aynı şekilde düşünüyorum. Benim şu anki mevcut sistemimle, eleman kapasitemle, teknik altyapımla ben Su Dairesi olarak bu suyun yönetimini üstlenemem. Benim Türkiye'den gelecek su kapsamında 12 tane mühendise ihtiyacım var, her mühendislik dalında ikişer tane elemanımın olması lazım ki bu proje yapılırken gidip görecekler nasıl oluyor, arıtma kurulurken nasıl kuruluyor. Eğerelemanlarımız tam olsaydı, benim Su Dairesi ekibim denetimini yapardı, eğer suyun yönetimi Su Dairesi yapacaksa da mutfağında yine o elemanlar olurdu ve onlar çalıştırıldı. Fakat maalesef ki öyle elemanımız yok."

"Bir ideoloji uğruna suyun boşa gitmesini istemiyorum"

"Türkiye'den gelecek olan suyun yönetiminin belediyelerde olması gerektiği" açıklamalarını da değerlendiren Bakırcı,şunları söyledi; "Belediyeleri de eleştirmek istemiyorum ama şuan ki mevcut sistemde belediyelerin bu suyu yönetme kapasitesi yoktur. Bir ideoloji uğruna bu suyun boşa gitmesini istemiyorum Bu konuya örnek vermek gerekirse yaşadığımız Lapta Belediyesi sorununu gösterebiliriz. Suyu 10 kuruşa alan belediye, 1,20'ye satıyor fakat bundan para kazandığı halde elektriğini ödemiyor. Belediyeler yapısına baktığınız zaman oluşan patlaklarda da anında müdahale mümkün değildir. Lefkoşa'da yüzde 80 kaçağı olan bir hat oluştuğunda bu hat Lefkoşa Belediyesi hattı olmasına rağmen, yapamadığı için bizi çağırıyor ve devlet imkânlarını kullanarak biz müdahale ediyoruz."

"Su evlere ulaşınca iş bitmiyor…"

Bakırcı, su işinin Türkiye'den gelip evlere ulaştığı zaman bitmeyeceğini belirterek, "Bu konuda Sunat Atun'da sürekli bizi eleştiriyor. Su bütünlüklü bir proje olmalı ve suyu aldığınız zaman altyapınız tamam olmalıdır. Boru sistemleri evlere kadar tam olmalı ve kaçak olmamalıdır. Suyu kullandıktan sonra oluşacak olan atık suyun bir yere kanalize edilebilmesi için kanalizasyon sisteminizin oluşturulması şarttır. Kanalizasyon sistemi ile belirli yere giden atık suyun arıtmadan geçip arıtılmış su olarak tarımda kullanılır nitelikte suyu tarımda kullanabilmeliyiz. Bizim suya ihtiyacımız hem tarımda, hem kullanımda çok fazladır.Bunun yanında yağmur sularını toplayabileceğimiz yağmur toplama kanalları olmalıdır. Bunları kim yapacak devlet ve Su Dairesi olarak mevcut durumda sadece 4 geçici mühendisi olan biz mi, yoksa durumları ortada olan belediyeler mi?"

"En güzel sistem yap, işlet, devret modelidir"

Bakırcı, sözlerine şu şekilde devam etti, "Ülkemi seven bir vatandaş olarak isterim ki bütün kaynaklarımızı biz kullanalım, biz yönetelim ve biz yapalım. Ama devlet olarak şu an böyle bir konumda değiliz. Bana göre en güzel sistem yap, işlet, devret modelidir. Bu işi yapan uzman şirketler var, onlarla birlikte bizim müteahhitlerimizin bir konsorsiyumile bu su üretilir ancak bu birilerine peşkeş çekilecek demek değildir. Benim görüşüme göre de hattı 3'e bölerek 3 ayrı ihaleye çıkılmalı. Her birinde de konsorsiyumşeklinde benim ülkemin müteahhitleri ve şirketleri olmalı. Bu bize birinci olarak, benim şirketlerimin gelen şirketlerin tecrübesinden, ekibinden ve bilgisinden yararlanıp kendini de o duruma getirmesini sağlar. 2'nci olarak da, suyu boşa harcamamış oluruz ki bu su maliyetli bir su olacak çünkü burada elektrik enerjisi kullanılacak ve artık bu ülkede alt yapıların yapılması ve tam olması gerekiyor."

"Belediyeler su ile mi kurtulacak?"

Suyun belediyelerin kazanç kapısı olarak görülmemesi gerektiğini de belirten Bakırcı, "Sayın Ahmet Benli, çıkıyor ve diyor ki; 'Bu suyun belediyelere verilmesi gerekiyor, verilmezse belediyeler batar'. İşte bu noktada su belediyelerin kazanç kapısı olarak görülmemeli, böyle bir mantık olmamalı çünkü su temel ihtiyaçtır. Belediyeler su ile mi kurtulacak? Ahmet Benli bir yandan suyu yönetmek istiyor, bir yandan altyapımı yaptım diye övünüyor ama kanalizasyon suyunu hala dere yatağına akıtıyor. Bir arıtman bile yok. Peki, bu iş hangi mantık çerçevesinde olacak sen gelecek olan suyu nasıl yöneteceksin. Bunun yanında arıtması olmadığından dolayı ceza yazmak için gittiğimizde de memuruma hakaret ediyorve memurumu kovuyor, bunun üzerine ceza tebliğine giden memurum polisle gitmek zorunda kalıyor."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.