İÇ HABERLER
okuma süresi: 5 dak.

Erel: "Sorun küçük, tarafları büyük!"

Erel: "Sorun küçük, tarafları büyük!"

Kıbrıs'ta 2004 Referandumunun 10'uncu yılını değerlendiren AB Derneği Denetleme Kurulu Üyesi Ali Erel, Annan Planı döneminin Ticaret Odası Başkanı Ali Erel, 10 yıl önce bir tarafın Evet' diğer tarafın ise Hayır' kararının "çok ince bir operasyon" olduğunu anlatarak "Kıbrıs Sorunu küçücük bir sorundur. Çünkü içte tarafları küçüktür ama dışta büyük cepheler var. Bunlardan biri adanın yarısını savunması için gerekli gördüğü müddetçe de sürer. Enerji kaynakları ve sair tümü yapaydır" dedi.

Yayın Tarihi: 25/04/14 08:45
okuma süresi: 5 dak.
Erel: "Sorun küçük, tarafları büyük!"
A- A A+

Kıbrıs Postası - Vatan MEHMET

Bayrak Radyosu'nda yayınlanan Günün Panoraması Programına katılan AB Derneği Denetleme Kurulu Üyesi, Annan Planı Referandumu döneminin Ticaret Odası Başkanı Ali Erel, referandumun 10'uncu yılını değerlendirdi, bazı çarpıcı notlar düştü.

Kıbrıs'ta 2004 Referandumunun 10'uncu yılını değerlendiren AB Derneği Denetleme Kurulu Üyesi, Annan Planı döneminin Ticaret Odası Başkanı Ali Erel, 10 yıl önce bir tarafın Evet' diğer tarafın ise Hayır' kararının "çok ince bir operasyon" olduğunu anlatarak "Kıbrıs Sorunu küçücük bir sorundur. Çünkü içte tarafları küçüktür ama dışta büyük cepheler var. Bunlardan biri adanın yarısını savunması için gerekli gördüğü müddetçe de sürer. Enerji kaynakları ve sair tümü yapaydır" dedi.

"Netice başarısız oldu"

AB Derneği Denetleme Kurulu Üyesi Ali Erel şöyle konuştu; "10 yıl geçti… ve Kıbrıslı Türkler referandumda 'evet' diyerek en doğrusunu yaptı. Geçici de olsa bir özgüven de kazandırdı. Bu sağın da solun da dışına çıkan bir referandumdu… Kuzeyde de güneyde de O korku ve baskı rejimi (ortasında) o dönemde doğruları yaptık ama netice başarısız oldu…"

İnce bir dizayndı…

"Türkiye'nin o dönem ve bugün de halen devam eden, değiştiğini düşünmediğim Kıbrıs Politikası... Yani taksimi savunan, Rumlarla ayrılığı savunan. Siz sineksiniz korkusu salan anlayış başarılı oldu. Bütün dünya kamuoyu baskısına rağmen başarılı oldu. Danışıklı dövüş gibi konuşamadan Çözüm istemeyenler yani; Papadopulos, Kuzey'dekiler, Yunanistan ve Türkiye'dekilerle işbirliği yaptı ve başarılı oldular. Yani bir taraftan evet bir taraftan hayır çıkması onlar açısından çok ince bir dizayndı. Rumlar zaten AB üyesi olmuştu sadece fiilen girmemişlerdi.

O referandum neticesine varılması konusunda ta Türkiye'nin Gümrük Birliğine girişinden başlayan bir süreç yaşandı.

"En büyük gayreti sarf eden Kıbrıslı Türkler dışarıda kaldı"

Erel sözlerini şöyle sürdürdü; "Türkiye, 1994-95'te (Karayalçın-Çiller döneminde) Kıbrıslı Rumların AB'ye müracaatının önünü açan taraf oldu; karşılığında Gümrük Birliği'ne girebilmek için… Sonra Helsinki, Kopenag Zirvesi ile bu pekiştirildi. Tarih istendi o da verildi…

Kıbrıs'ta başarısızlığın neticesinde Türkiye'ye görüşme süreci de başlatıldı 2005'te. Yani bizdeki başarısızlığın hemen ardından… Rumlar da girdi ve en büyük gayreti sarf eden Kıbrıslı Türkler dışarıda kaldı… Buradan birileri birilerini suçlar. 'Hani verilenler sözler?' denerek.. Ama kimse bu sözlerin yerine getirilmemesini sağlayan kimdi? Diye sormaz… Onları bloke eden nedir?"

"Erteleyelim diye uyardılar, o noktada hata ettik"

"Çözüm isteyen taraflar da kısmen Rum tarafını suçlar. Bence o da haksızdır… Onlar yüzde 25 evet' dedi. Keşke 51 deseydi ve hataları birlikte yola çıktıktan sonra çözebilseydik. (o dönem) bugünkü başkan Anastasiadis dâhil partisindeki çatlaklara rağmen evet' demeye devam etti ve neticede ilişki halinde olduğumuz iş adamları ticaret odaları ve sair 2 ay erteleyelim, çünkü Güney'den Evet' çıkmaz demişlerdi. Belki işte orada bir hata yaptık… Sonra orada Evetçi'ler ceza da aldılar…"

Koordineli veto operasyonu…

"Rusya büyükelçisi referandumdan 2 ay sonra Ticaret Odası'na ziyarete gelmişti.. 'bir söylenti var, siz veto edeceğinizi açıklamışsınız, halbuki kardeş kuruluşunuz AKEL'in talebini reddettiniz?. Hayır, dedik reddetmedik. Olamaz böyle bir şey, neden açıklamazsanız dedik ve basına verdik ama kimse dinlemedi. 3-5 ay sonra Putin Türkiye'ye gitti merhum M.A. Birand'ın 'neden açıkladınız veto edeceğinizi?' sorusu üzerine diye sorunca 'biz açıklamadık, Türkiye'ye bunu bizden talep etti' deyince şaşırdık… Sadece Türkiye'de eğil, Yunanistan'da… Kıbrıs Türk tarafı da (Serdar Denktaş) Rum tarafı da (Papadopulos)…

Yani bu Rumların bazılarının çok fazla talebi olsa da AKEL'in yoktu. Toplumu tüketme pahasına çok hatalar yapıldı Kuzey'de… Bu oyunlar hala daha oynanıyor.

"Sorun küçük"

"Aslında Kıbrıs Sorunu küçük olması gereken bir sorundur çünkü taraflar küçüktür. Enerji kaynakları ve sair tümü yapaydır… Versiyonları da yapaydır. Yani burada büyük bir sorun yoktur ama sorunun büyük bir 'taraf'ı var. Ve o büyük taraf diyor ki 'bu adanın yarısı benim savunmam için gereklidir.' Bunu dediği müddetçe de bedel ödeyenlerin, savaş halinin sürdüğü bizim gibi Öğrenilmiş Yenilmişlikle yaşamanın verdiği bir çekince, korku ya da kişisel ticari ailesel çıkar için dirsek teması ile sorun sürer..."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.