G.M: "Sadece eşcinseller askerlik yapmasın görüşü yanlış"

Ancak günümüz toplumunda, bireyin olduğu gibi yaşama isteği, aterkinin belirlediği katı rollerin dışına çıktığı zaman birey kabul görmez ve dışlanma/ötekileştirme tehlikesi ile karşı karşıya kalır...

Kıbrıs Postası'nın bugün gerçekleştirdiği söyleşi de işte bunlardan biri...

Kıbrıs Postası - Çağdaş ÖĞÜÇ

Eşcinsel olması ve askerlik yapmak istememesinin, hayatında sorunlar çıkaracağı endişesini taşıyan bu birey, isminin açıklanması taraftarı olmadığını söylediğinde, ben de onun bu düşüncesine hak vererek, isminin sadece baş harflerini kullanma yolunu seçtim.

Yirmili yaşlarında, bir üniversitede mütercim tercümanlık öğrencisi olan G.M, eşcinsel bir birey ve savaş teknikleri öğretilen bir kurumda yer almak istemediğini söylüyor.

G.M kimdir?

"Ben yirmili yaşlarında mütercim-tercümanlık okuyan Kuzey Kıbrıslı eşcinsel bir bireyim" diyen G.M, bölümünü bitirip mütercim-tercüman olma yolunda ilerlediğini kaydetti.

G.M, kitap ve şiir okumak, kısa hikâyeler ve şiirler yazmakta olduğunu belirterek, Yazmanın, kendini bulduğu, geliştirdiği ve bölümüyle olan önemli bağlantısından dolayı üzerine yürüdüğü bir alan olarak niteliyor. Bölümüne uygun bir meslekte uğraşmak ve bir kaç roman, hikâye veya şiir kitabı yayınlayabilmenin de en büyük hayallerinden biri olduğunu ifade eden G.M, geçmişte yaşadığı kimlik bunalımları ve ailesel-çevresel homofobiden sıyrılmış olmasının kendisini gelecekte Kıbrıs'ta olacak olan yaşamı için daha da umutlandırdığını belirtti.

G.M: "Ailemin eşcinsel oluşumu kabul etmesi, Kıbrıs'ı daha yaşanır bir yer yaptı"

G.M sözlerine şöyle devam etti:

"Ailemin eşcinsel oluşumu kabullenişi, gerçek dostlarımın ortaya çıkması ve Şubat ayında geçen yasa ile Kıbrıs, benim için daha da yaşanılabilir bir hal aldı. Fakat son zamanlarda içimi ağır bir sıkıntı ve karamsarlık kapsamaktadır. Üniversiteden mezun olduktan sonra ne yazık ki devletim beni "Askerliğe" sokma yolunda. Okuyucuların birçoğunun "erkek adam askerliğini yapar", "adam ol askere git", "biz gittik senin farkı ne?" gibi sorular sorduğunu işitir gibiyim. Fakat şunu sormak isterim ki, "her birey kendi çapında farklı görüş, duygu ve düşünceye sahip" değil midir? Elbette askerlik yapabilirim fakat kalıplaşmış bir düzende, şiddet ve zulümle bir insanı öldürme eğitimlerini almayı aklım bir türlü alamıyor ne yazık ki!"

"Her birey farklı renklere sahip"

Askerliğin savaş tekniklerini öğreten bir kurum olduğunu da kaydeden G.M, savaş, zorbalık ve zulümün kendisi için eğitimini almak isteyeceği bir şey olduğunu kaydetti.

Okuyuculardan yine "ülkemizi, devletimizi, vatanımızı kim koruyacak?" sorularının çıkacağını tahmin edebildiğini kaydeden G.M, Kuzey Kıbrıs'ta askerlik kalksın gibi bir görüşe karışabilecek bir kimse olmadığını fakat insanların birbirinden farklı olduğunu ve her bireyin gökkuşağından farklı renklere sahip olduğunu ifade etti.

"Sadece eşcinseller askerlik yapmasın görüşü yanlış"

G.M sözlerine şöyle devam etti:

"Söylemeye çalıştığım şudur, ben zorunlu askerliğin kalkması görüşündeyim. İsteyen herkes askerliğini gidip yapsın fakat askerliği istemeyen bireyler devlete borçlarını farklı yollarla ödesin. Kendi adıma örnek verecek olursam üniversiteyi bitirdikten sonra ben çıkıp devletime askerlik yapmamak için yüksek miktarda paralar ödeyemem. Fakat mütercim-tercümanlık okuyan bir birey olarak devletime birçok farklı alanda belli bir süre gönüllü çalışarak katkıda bulunabilirim. Sadece eşcinseller askerlik yapmasın görüşüne de karşı olan bir bireyim çünkü bu LGBT bireyleri ötekileştirmekten daha fazlası olmayacaktır."

Kuzey Kıbrıs'ta 21. yüzyılda halen daha askerliğin zorunlu olmasının kendi felsefesine ters düştüğünü, bireyler tarafından 15 ay boyunca, her gün zorla uyandırılıp, küfür, kavga ve dayakla eğitilmeye olduğunu da kaydeden G.M, homofobik lafları ve davranışları yaşayacağı bir ortamda mecburen 15 ay bırakılmaya karşı olduğunu belirtti.

"Ülkemi terk etmek zorunda kalacağım"

Kendisine ters düşen savaş tekniklerini, öldürmeyi ve ağır eğitimleri almaya da karşı olduğunu kaydeden G.M, askerliğin Kuzey Kıbrıs'ta zorunlu halde kalması halinde, eğitimini bitirdikten sonra ülkesini terk etmek zorunda kalacağını belirtti.

"Örümceklenmiş zihniyeti yok etmek istiyorum"

G.M sözlerine şöyle devam etti:

"Doğduğum büyüdüğüm toprakları, ailemi ve arkadaşlarımı bırakıp tanımadığım bir ülkede yaşamımı kurmak zorunda bırakılacağım. Fakat ben bu ülkede yaşamak, iş hayatına atılıp partnerimle mutlu, huzurlu bir yaşam sürmek istiyorum. Yazdığım ve yazacağım eserlerimi bu topraklar üzerinde yayınlamak istiyorum. Kıbrıs'ın denizlerinde yüzmek, kumsallarında güneşlenmek, tarihini daha da keşfedip, burada yaşayıp burada ölmek istiyorum. Bu ülkede ötekileştirmeyi, kokuşmuş siyaseti, homofobiyi, örümceklenmiş zihniyetleri savaşarak yok etmek istiyorum. Ben savaşı elimdeki top, tüfek, şiddet ve kanla değil sevgiyle, barışla ve anlayışla yapmak istiyorum. Ben kendi rengimle ışıldayarak özgürce yaşamak istiyorum."