İÇ HABERLER
okuma süresi: 7 dak.

Eylemciler: "Pankartı açamadan zorbalık ile alıkonulduk"

Eylemciler: "Pankartı açamadan zorbalık ile alıkonulduk"

Vicdani retçiler yaşadıklarını Kıbrıs Postası'na anlattılar.

Yayın Tarihi: 15/11/14 11:53
okuma süresi: 7 dak.
Eylemciler: "Pankartı açamadan zorbalık ile alıkonulduk"
A- A A+
Hazal Yolga, "Herkesin gösteri yapma, pankart açma hakkı vardır. Bize fiziksel şiddet uygulanmak suretiyle daha pankart açılmadan müdahale edildi. Kayıt yapan cihazlarımıza el konuldu, çeşitli tehditler savuruldu. Binanın bir nebze de olsa fiziksel şiddete maruz kaldık, taciz edildik"

Rahme Vezirolu, "Daha önceki 29 Ekim olayında neden hiçbir müdahale yapılmadığını sorduğumuzda, 'biz sizin neye inandığınız biliyoruz, onu için sizin söz hakkınız yoktur' cevabını aldıklarını aktardı. Veziroğlu polislerin 20 Ekim'de pankart açanların fikirlerine katıldıklarını ve ondan dolayı onlara müdahale etmediklerini söylediğini kaydetti.

Halil Karapaşaoğu: "Doğuş Derya, Asım Akansoy ve Tufan Erhürman'a çağrımızdır, eğer ülkelerinde bu şekilde bir demokratik ortam varsa, eğer ülkelerinde insanlar bu şekilde bastırılıyorsa ve düşünceleri yüzünden hapse atılıyorsa bunda onların da sorumluluğu vardır. Bunların bir an önce önüne geçmeleri lazım" dedi.

Hasan YIKICI - Kıbrıs Postası

Dr. Fazıl Küçük Bulvarı'nda Resmi Geçit Töreni sırasında Vicdani Ret İnisiyatifi'nden 3 kişi polis tarafından alıkonuldu.

Vicdani retçiler Rahme Veziroğlu, Hazal Yolga ve Halil Karapaşaoğlu, "Yurt Ödevimiz Barış Vicdani Ret Hakkımız" yazılı pankartı kapalı halde tuttukları bir sırada, polis tarafından alıkonularak, Atatürk Stadyumu'nun tribünlerinin altındaki tuvalete götürüldü.

Polis tarafından serbest bırakıldıktan sonra Kıbrıs Postası'na özel açıklama yapan vicdani retçiler, alıkonulduktan sonra zorbalık gördüklerini, polisin kendilerine karşı zor kullandığını, üstlerinin çıkarıldığını, arandıklarını ve polis tarafından taciz edildiklerini savundu.

Ellerindeki ses kayıtlarının da silindiğini ifade eden Veziroğlu, Yolga ve Karapaşaoğlu, pankartı dahi açmadan alıkonulduklarını ve polisin kendilerine "Biz sizin fikirlerinizi biliyoruz. Ne yapacağınızı da biliyorduk. Sizin fikirlerinizle aynı düşünmüyoruz, o nedenle müdahale ettik" dediğini söyledi.

Vicdani retçiler yaşadıklarını Kıbrıs Postası'na anlattılar.

"Daha pankartı açmadan müdahale ettiler"

Henüz daha pankart açmadan polis tarafından alıkonulan eylemcilerden Hazal Yolga, "Herkesin gösteri yapma, pankart açma hakkı vardır. Bize fiziksel şiddet uygulanmak suretiyle daha pankart açılmadan müdahale edildi. Kayıt yapan cihazlarımıza el konuldu, çeşitli tehditler savuruldu. Binanın bir nebze de olsa fiziksel şiddete maruz kaldık, taciz edildik" dedi.

"Zorbalık ile alıkonulduk"

Polislerin kendilerini görür görmez arkalarından toplandığını ifade Yoga, resmi bir süreç başlatmadıklarını zorbalık ile alıkonulduklarını söyledi.

"Eylemcilerimiz soyularak arandık, taciz edildik"

Üzerlerinin tamamen soyularak, arandığını kaydeden Rahme Vezirolu ise, "Daha önceki 29 Ekim olayında neden hiçbir müdahale yapılmadığını sorduğumuzda, 'biz sizin neye inandığınız biliyoruz, onu için sizin söz hakkınız yoktur' cevabını aldıklarını aktardı. Veziroğlu polislerin 20 Ekim'de pankart açanların fikirlerine katıldıklarını ve ondan dolayı onlara müdahale etmediklerini söylediğini kaydetti.

"KKTC polisinden bunu beklerdik!"

Hazal Yolga polisin müdahalesinin yasal bir zeminde olmadığını vurgulayarak, "Polis bunun normal olduğunu söyledi. Bu bir tutuklama ise bunu yasal bir şekilde gerçekleşmesi gerektiğini söyledik. Avukat eşliğinde olması gerektiğini, bunun bu şekilde zorbalıkla olamayacağın söyledik. Bunun üzerine sert bir şekilde susmamızı söylediler. Çok şaşırmadık.. KKTC polisinden bunu beklerdik zaten" dedi.

Eylem yapmanın bir hak olduğunu ifade eden Yolga, "Bu hakkını her uygulamak isteyen insanlara bunu yapmamaları lazım" dedi.

Bir diğer eylemci olan Halil Karapaşaoğlu, "Bizler bu ülkenin çocuklarıyız, bu coğrafyanın insanlarıyız, hayatımızın bir dakikasını bile özgür yaşayabiliyorsak, kendi irademiz bağlamında bir şeyler yapabiliyorsak bu bizim için onurdur" dedi.

Vicdani ret mücadelesinin devam ettiğini kaydeden Karapaşaoğlu, "Murat Kanatlı 10 gün cezaevine girdi ve davası tekrar görüşülüyor. Aralık ayında Haluk Selam Tufanlı'nın davası vardır ve büyük ihtimalle cezaevine girecek. Bu bir demokrasi, bir hak mücadelesidir. Bu tamamen bir insanın, insan olma çabasıdır" dedi.

İkinci sınıf vatandaş muamelesi görüyoruz

Son yıllarda artan polis şiddetine ve 40 binden fazla askerin varlığına dikkat çeken Karapaşaoğlu, "Biz bu coğrafyada ikinci sınıf insan muamelesi görüyoruz. Polis şiddeti altında ve 40 binin üzerinde askerin içinde yaşamak istemiyoruz. Dağı da, denizi de, bizimdir bu ülkenin. Ama ne yazık ki bu ülke bizim elimizden alınmıştır. Bizim dışımızda herkesindir bu ada" dedi.

"Bizim seçtiklerimiz bu ülkeyi satmıştır"

"Ne yazık ki bizim seçtiklerimiz bu ülkeyi satmıştır" şeklinde konuşan Karapaşaoğlu, "Eğer Meclis içinde demokrasiye inanan insanlar varsa, düşünce özgürlüğüne inanan insanlar varsa, acilen vicdani reddin hak olduğunu yasalara geçirmek durumundadır. Aksi taktirde belki şimdi insanlar anlamasa da belki 20 yıl sonda belki 50 yıl sonra düşünce suçluları arasına gireceklerdir" dedi.

Derya, Akansoy ve Erhürman'a çağrı

Halil Karapaşaoğlu konuşmasının sonunda ise CTP-BG milletvekilleri Doğuş Derya, Asım Akansoy ve Tufan Erhürman'a çağrıda bulunarak "eğer ülkelerinde bu şekilde bir demokratik ortam varsa, eğer ülkelerinde insanlar bu şekilde bastırılıyorsa ve düşünceleri yüzünden hapse atılıyorsa bunda onların da sorumluluğu vardır. Bunların bir an önce önüne geçmeleri lazım" dedi.


Alıkokulan eylemciler tribunlerin tuvaletinini içinde tutuldu. Burada soyularak üzerleri aranan eylemcileri, ses kayıtlarına el konularak içindekiler silindi.

Polis müdahale etmemişti

Bilindiği gibi 29 Ekim Türkiye Cumhuriyeti kutlamaları sırasında bir grup kişi vicdani ret hakkına karşı pankart açarak, vicdani ret hakkını savunanları eleştirmişti. Polisin herhangi bir müdahalede bulunmadığı protestoda 'Askerlik Namustu' ve "Vicdani Red'e Hayır" gibi pankartlar açılmıştı.
Polis eylemcilere müdahale ederken...
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.