Turizm'de zamansız kavga!

Turizm Bakanlığı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu ve Rehberler Birliği Başkanı İbrahim Altıner arasındaki tartışmalar ve iddialar sürerken Kıbrıs Postası'na konuşan taraflar birbirlerini suçladı.

Turizm Bakanlığı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu, Rehberler Birliği'nin geçtiğimiz gün şahsına yaptığı suç duyurusu hakkında Kıbrıs Postası'na açıklamalarda bulundu ve rehberlik mesleğinin Rehberler Birliği eliyle yok olduğunu ifade ederek, asıl suçu Rehberler Birliği'nin işlediğini söyledi.

Rehberler Birliği Başkanı İbrahim Altıner, Aşıkoğlu'nun konuyu saptırdığına dikkat çekerek, "Burada işlenen bir suç var ve Sayın Müsteşar suçlu olduğu için konuyu başka yere çekmeye çalışıyor. Müsteşar Müze ve Ören Yerlerine dağıtımını yaptığı ve yasal olmayan yazısı ile rehberlik mesleğine karşı savaş açtı" şeklinde konuştu.

Eniz ORAKCIOĞLU

Yeni Yıla girmemize 2 hafta kala tüm dünyada turizm sektörü hummalı bir çalışma içerisinde daha fazla turist çekmek için çaba sarf ederken, ülkemizde sektör temsilcileri birbirine girdi. Sektörde, Rehberler Birliği ile Turizm Müsteşarı, Polisin bile dâhil edildiği bir kavgaya tutuştu. Turist açısından sadece 3-4 ay yoğunluk yaşanan ülkemizde sektördeki aktörlerin kendi aralarındaki anlaşmazlıkları Aralık ve Ocak aylarında yeni yıl nedeniyle artması beklenen turist sayısına da damgasını vuracak gibi gözüküyor.

Kavga dinmiyor

Turizm Bakanlığı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu ve Rehberler Birliği Başkanı İbrahim Altıner arasındaki tartışmalar hız kesmiyor. Çeşitli iddialarla birbirlerini suçlayan taraflar Kıbrıs Postasına önemli açıklamalarda bulundu. Kıbrıs Türk Rehberler Birliği'nin geçtiğimiz gün yazılı açıklama yaparak Turizm Bakanlığı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu hakkında suç duyurusunda bulunması üzerine Kıbrıs Postası'na konuşan Aşıkoğlu önemli açıklamalarda bulundu. Asıl suçlunun Rehberler Birliği olduğunu belirten Aşıkoğlu, "Rehberler Birliği tüm bu olanlara rağmen sırf 3-5 arkadaşı iş bulsun diye 'sessiz rehberlik' yasal olmamasına rağmen haktır diyor. Aşıkoğlu, "Rehberlik Mesleği Rehberler Birliği Eliyle yok oluyor" şeklinde konuşurken, İddialara cevap vermek için Kıbrıs Postası'na konuşan Rehberler Birliği Başkanı İbrahim Altıner, ülkemizde planlı turizm yapılmadığını belirterek, "Turizm sektöründe kararları yalnız başına ve kimseyle istişare etmeden Sayın Müsteşar alıyor ve kendi başına turizm yapıyor" dedi.

Altıner: "KITREB Yasası ve KITSAB Yasası'na aykırı"

Rehberler Birliği Başkanı İbrahim Altıner basın açıklaması şu şekilde: "Ülkemizdeki turizm alanında kurulmuş en eski birliklerden biri olan Kıbrıs Türk Rehberler Birliği (KITREB), 2008'de yasallaşma sürecini tamamlayarak yasal bir kurum statüsünü kazanmıştı. Altı sene önce hayata geçen, KITREB Yasası, KITREB üyeleri tarafından büyük bir sevinçle karşılanmış, rehberlerin yıllardır bekleyen sorunlarının çözümü için umut yaratmıştı. Ancak zaman içerisinde yasayı yürütmekle görevli Turizm Bakanlığı bürokratlarının yasanın işleyişi ile ilgili gerekli hassasiyeti gösterememesi beraberinde sorunların çözümsüz kalmasını getirmiştir. 12 Kasım 2014 tarihinde KITREB yasasını yürütmekle görevli makam olan Turizm Bakanlığı müsteşarı Şahap Aşıkoğlu'nun imzalayıp Müze ve Ören Yerlerine dağıtımını yaptığı yasal olarak rehberlik yapmaya yetkisi olmayan kişilerin rehberlik yapması için kolaylık gösterilmesine yönelik yazmış olduğu yazı, KITREB Yasası ve KITSAB yasasına aykırıdır."

"Suç duyurusunda bulunduk"

Altıner sözlerine şu şekilde devam etti; "Yasaları yürütmekle mükellef olan bir makamın yasaların çiğnenmesi yönünde taraf olması kabul edilemez. Ayrıca, Birliğimiz ile birlikte yasal olarak rehberlik yapmaya yetkisi olmayan kişilerin tespit edilmesi ile ilgili olarak görevini yerine getirmeyen Şahap Aşıkoğlu hakkında Fasıl 154 Ceza Yasası tahtında görevini kötüye kullanması sebebiyle 11/12/2014 tarihinde Lefkoşa Polis Müdürlüğü'nde suç duyurusunda bulunduk. KITREB in görevi, mesleği korumaktır. Bunun için mücadelemizi her platformda vereceğiz. Müsteşar gibi atanmış bir mevkiinin görevi yasaları uygulamaktır. Hiç kimse yasaların üzerinde değildir. Sn. Aşıkoğlu söz konusu uygulamaları ret etmemektedir. Bu bağlamda, polise yapılan şikâyetin takipçisi olacağımızı ve bu tür uygulamaların devam etmesi halinde gerekli olan diğer hukuki işlemleri de yapacağımızın altını çizeriz.

Aşıkoğlu: "Dil bilen rehbere ihtiyaç olacaktı"

Turizm Bakanlığı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu Kıbrıs Postası'na konuşarak Rehberler Birliği'nin yaptığı suç duyurusu ve iddialara cevap verdi. Aşıkoğlu, 1980'lerden sonra turizm patlaması olduğunu belirterek, "Bu tarihten bugüne kadar oluşan Rehberler Birliği, Acenteler Birliği, Otelciler Birliği ve Restorancılar Birliği'nin yasal sorumlusu Turizm Bakanlığıdır ve Yasal Sorumluluklarını da Turizm Bakanlığı yapar. 4-5 sene önce turist sayısı yükselmeye başladığında bütün örgütlerle birlikte toplanarak turizmin gelişeceğini ve bir takım ihtiyaçlar doğacağını tartıştık. Ülkede turist sayısının çoğalmasıyla dil bilen rehbere ve özel ilgi turizmcilerine ihtiyaç olacaktı. Bunun yanında yürüyüş, dalma ve su altı gibi rehberlere de ihtiyaç olacağı ortadaydı" şeklinde konuştu.

"Protokol imzalandı"

Aşıkoğlu, Rehberler Birliği, Acenteler Birliği ve Turizm Bakanlığı aralarında protokol imzalayarak, ileride oluşacak rehber sorununu ortadan kaldırmayı hedeflediklerine dikkat çekerek, "Protokole göre, isteyen rehberler bakanlığa başvurarak, tercih ettikleri bir ülkede dil eğitimi alma şansı yakalayacaktı ve masraflarında 3'de 1'ini bakanlık, 3'de 1'ini acente, 3'de 1'inide rehberin kendisi karşılayacaktı. Bu projenin amacı bugün rehber sıkıntısı yaşamamaktı. Bilindiği üzere bugün dünyanın birçok yerinden ülkemize turist olarak gelen ve birçok farklı dili kullanan kişilerin onlara ülkemizi gezdirecek, kültürümüzü ve tarihi yerlerimizi tanıtacak rehberlere ihtiyaçları vardır" diye konuştu.

"Rehber deneyimli olmalı"

Kıbrıs Türk Rehberler Birliği Yasasına göre rehberin tanımını belirten Aşıkoğlu, "'KKTC'de ülkeyi ziyaret eden turistlere ve diğer ziyaretçilere eşlik edecek müze ve ören yerlerin, doğal alanları, tarihi eserleri, sosyal ve ekonomik yaşamı turizm ile ilgili diğer konuları 1 tur programı dâhilinde anlatan kişidir.' Kısaca yasa diyor ki rehberlik yapacak bir kişinin üsteki tanıma uyması ve deneyimli olması gerekmektedir" şeklinde konuştu.

"Sessiz rehber ortaya çıktı"

Aşıkoğlu, sözlerine şu şekilde devam etti; "2004 yılında kapılar açıldığında Güney Kıbrıs'tan - Kuzey Kıbrıs'a otobüsler geçmeye başladığında 25 Mayıs 2004'te Bakanlar Kurulu kararı ile Kuzey Kıbrıs'a geçen turist gruplarını Kuzey'de bizim rehberler gezdirecek kararı alındı. Fakat o dönemde yabancı dil bilen rehberimiz olmadığı için 'Sessiz rehber' diye adlandırılan bir meslek ortaya çıktı. Yasada belirtilen rehberin aktif rehber olmasına rağmen yasaya ters düşen sessiz rehberin ortaya çıkması kötü niyetten değil mecburiyettendi. Rehberlerin yeterli olmayışı sebebiyle Devlet, 'rehber otobüste otursun, bir şey söylemsin ve 70 Euro kazansın' dedi. Fakat bu kararda kötü niyet yoktu, bu kararın amacı rehberlerin eksikliğinden dolayı ortaya çıkmışı."

"Memurlar rehberlik yapmak zorunda kaldı"

2009 yılında bunun böyle yürümeyeceğini anlayarak gidişatı değiştirmek için protokol imzaladıklarını vurgulayan Aşıkoğlu, "Sessiz Rehberlik bu mesleğin itibarını düşürdüğü ve yok edeceği ortadadır. 2010'da rehberlerin verimini yükseltmek için protokol imzalandı, fakat bize hiçbir rehber başvurmadı. Yabancı turist sayısında yüzde 400 büyüme olunca ve 2 ülkeden 33 ülkeye hizmet vermeye başlayınca doğal olarak nitelikli rehberlere ihtiyacımız oldu, fakat rehberler birliğinin elinde böyle rehberler yoktu. Hal böyle olunca memurlar sessiz rehberler bizim ülkeye uygun olmadığı için rehberlik yapmaya başladı. Memurların 2'nci iş yapması yasal olmamasına rağmen mecburiyetten rehber olarak çalışmak durumunda kaldı" dedi.

"Kıbrıslı rehbere ihtiyacımız olmayacak"

Turizm Bakanlığı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu, bakanlık olarak yeniden yapılanmaya ihtiyaçları olduklarını belirterek, "Tüzüğün öngördüğü rehberi yetiştirmek zorundayız. Rehberlerin kalitesini yükseltemediğimiz takdirde 5 yıl sonra Antalya, Polonya veya İngiltere'den gelerek aktif rehberlik yapanlar ülkemizi kendi rehberlerimizden daha iyi bilecek ve bizim Kıbrıslı rehberlere ihtiyacımız olmayacak. Bizde diyoruz ki ülkemizi en iyi yerli rehberler anlatabilir, bu yüzden şu anda sesiz rehberlik yapanların acilen dil öğrenmeleri gerekiyor" diye konuştu.

"Asıl suçlu Rehberler Birliğidir"

"Rehberciler Birliği ise tüm bu olanlara rağmen sırf 3-5 arkadaşı iş bulsun diye sessiz rehberlik yasal olmamasına rağmen haktır diyor. Rehberler otobüslerde ve müze önlerinde otursunlar ve hiç iş yapmasınlar deyip polise suç duyurusunu vermekle bizleri tehdit de bulunsunlar. Aktif rehberlik yasal olandır ve bu doğrultuda asıl suçu Rehberler Birliği işliyor. Rehberlik Mesleği Rehberler Birliği Eliyle yok oluyor" diyerek sözlerine son verdi.

Altıner: "Müsteşardan yazısını geri çekmesini talep ettik"

Turizm Bakanlığı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu ve Rehberler Birliği Başkanı İbrahim Altıner arasındaki tartışmalar ve iddialar sürerken Altıner'de Kıbrıs Postası'na açıklamalarda bulundu. KITREB'in yasal bir birlik olduğunu belirten Altıner, "Birliğin başına seçilerek geldim ve burada kalıcı değilim, bu birliğin başında oldukçada mesleği korumak ve birliğe en iyi şekilde hizmet etmek için çalışmaya devam edeceğim. Sayın Müsteşarın Müze ve Ören Yerlerine dağıtımını yaptığı ve yasal olmayan yazısı sonrasında görüşme talep ederek yazının yasaya aykırı olduğunu ve geri çekmesini talep ettik, fakat bu talebimiz havada kalınca bizde suç duyurusunda bulunduk" dedi.

"Müsteşar mesleğe savaş açtı"

Müsteşarın iddialarını yanıtlayan Altıner, Aşıkoğlu'nun konuyu saptırdığına dikkat çekerek, "Burada işlenen bir suç vardır ve sayın müsteşar suçlu olduğu için konuyu başka yere çekmeye çalışıyor. Müsteşar Müze ve Ören Yerlerine dağıtımını yaptığı ve yasal olmayan yazısı ile rehberlik mesleğine karşı savaş açtı" şeklinde konuştu.

"Her dilde rehber bulunmaz"

Altıner, Dünya turizm sektöründe farklı dillerde birçok insan birçok ülkede turist grupları halinde bulunabileceğini belirterek, "Birçok ülkede her dilde rehber bulunmaz. Örneğin, Güney'e veya Kuzey' bir Çin grubu geldiğinde grubun bir lideri olur ve bu lider aracılığıyla rehberin tanıtımları gruba çevrilir bu her zaman değişmeyen bir kuraldır. Örneğin Güney Kıbrıs'tan Kuzey Kıbrıs'a gelecek olan bir turist grubun yanında her zaman bir Türk, bir Rum Rehber ve bir de grup lideri olur" diye konuştu.

"Anlaşma sonrası sessiz rehberlik çıktı"

Altıner, Sessiz rehberliğin yasal değil iddialarına da şu şekil de cevap verdi; "2004 yılında kapılar açıldığı zaman Bakanlar Kurulu yeni bir karar geçirerek, Güney Kıbrıs'tan Kuzey Kıbrıs'a geçecek olan turist grupları bizim acentelerimizden biriyle anlaşmalı olacak ve Kuzey'den de bir rehber olacak dendi. Fakat Rum Yönetimi ve Güney Kıbrıs Turizm Örgütü Kuzey Kıbrıs Rehberleri'nin tarihi mekân veya müze gibi yerleri anlatmalarına karşı çıktı ve tur yapmayacaklarını söylediler. Birliğe bağlı çok iyi rehberlik yapabilen kişiler olmasına rağmen anlaşma ile rehberlerimiz sessiz rehberlik yapmaya başladı" dedi.

"İhtiyaç doğrultusunda plan yapılmalı"

Bugüne kadar 1500 tane rehber eğitildiğini ve eğitilenlere belgelerini Turizm bakanlığının verdiğini belirten Altıner, "Güney Kıbrıs'ta 350 tane rehber var ve bu rehberlerden 35 tanesini plan ve programlı olarak 1 buçuk senede Rus turistlere tanıtım yapabilecek şekilde yetiştirdiler. Bizde ise 3 aylık bir programla rehber yetiştiriliyor ve belge veriliyor. Sistemin değiştirilerek ihtiyaç doğrultusunda plan ve programlama yapılmalı" şeklinde konuştu.

"Müsteşar kendi başına turizm yapıyor"

Ülkemizde planlı turizm yapmadığımızı belirten Altıner, "Sezon başında ve sonunda takipçisi değiliz. Turizm sektöründe kararları yalnız başına ve kimseyle istişare etmeden Sayın Müsteşar alıyor ve kendi başına turizm yapıyor. 3 sene var Rehberler Birliği Başkanıyım ama bir kere bile müsteşar bizi toplayıp sorunlarımızı veya sezonun nasıl geçtiğini bile sormadı. Bunun yanında Müsteşar bizlere 2010 yılında imzalanan protokolü 2014'te hatırlatıyor" dedi.