İÇ HABERLER
okuma süresi: 8 dak.

Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı şehit ailelerine öğle yemeği verdi

Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı şehit ailelerine öğle yemeği verdi

KKTC Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı, 21-25 Aralık Milli Mücadele ve Şehitler Haftası kapsamında şehit ailelerine öğle yemeği verdi. Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı'ndaki yemek öncesinde konuşmalar yapıldı ve hafta nedeniyle hazırlanan slayt gösterisi sunuldu. Yemekte, Şehit Ertuğrul İlkokulu öğrencisi Ilgın Minel Yiğit, "Kumsal Baskını" adlı şiir okudu. Yemeğe Meclis Başkanı Sibel Siber, Başbakan Yardımcısı, Ekonomi, Turizm, Kültür ve Spor Bakanı Serdar Denktaş, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Hasan Taçoy da katıldı.

Yayın Tarihi: 25/12/14 17:47
okuma süresi: 8 dak.
Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı şehit ailelerine öğle yemeği verdi
A- A A+

SİBER: "BU YOLDA ÇOK İNSANIMIZI KAYBETTİK, ACILAR VE GÖÇLER YAŞADIK"

Meclis Başkanı Sibel Siber yemekteki konuşmasında, Kıbrıs Türk halkının yakın tarihinin acılarla ve mücadeleyle dolu olduğunu kaydederek, "Bu yolda çok insanımızı kaybettik, acılar ve göçler yaşadık. Savaşın ne demek olduğunu, nasıl bir acı olduğunu, savaşta kaybolan bir babanın çocuğuna, eşine, kardeşine, yakınlarına sorarak daha iyi anlayabilirsiniz" dedi.

Bugünlerin geçmişi anmak, dayanışmak ve umudu yükseltmek için olduğunu vurgulayan Siber konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Modern dünyada halklara kendi yurdunda, demokratik ortamda kendi kimliğiyle yaşama hakkının tanınmaması, uzlaşı yerine savaşın tercih edilmesi… Biz bunu yaşadık. Mücadelemiz buydu. Savaşı ve geçmişin acılarını yeniden yaşamayı istemiyoruz. Daha güzel günlere gitmeyi hedefliyoruz ve buna inancımız var."

Meclis Başkanı Siber, Kıbrıslı Türklerin özgüveni yüksek ve barışçı bir halk olduğunu kaydederek, "Kendi kimliğimizle bir gün uluslararası toplumun parçası olacağız. Bugün değilse, yarın olacak, verdiğimiz mücadele taçlanacak. Onun için çözüm, onun için barış diyoruz" diye konuştu.

DENKTAŞ: "MİLLETVEKİLİ BİR ARKADAŞIMIZIN SAVAŞIN ACI SONUÇLARINDAN BAHSETMESİNİ ÇARPITARAK BAŞLATILAN TARTIŞMALAR BENİ ÜZDÜ"

Başbakan Yardımcısı, Ekonomi Turizm, Kültür ve Spor Bakanı Serdar Denktaş, yemekteki konuşmasına "Bir müddet önce Meclis'te bir milletvekili arkadaşımızın savaşın acı sonuçlarından bahsetmesini çarpıtarak başlatılan tartışmalar beni çok üzdü" diyerek başladı.

Bu haftayı "Şehitlerden Özür Dileme Haftası' olarak kabul ettiğini kaydeden Denktaş şunları söyledi:

"Bir gazete 1974'te toplu katledişimizi önleyen, 1974'ten beri adada istikrarı ve can korkusu olmaksızın yaşamamızı sağlayan Türk ordusunun tüm makamlarına inanılmaz saldırı başlattı, okudum, üzüldüm, 'bu tartışma bizi hiçbir yere götürmez, sona erdirilsin' diye çağrı yaptım ama görüyorum ki devam ediyor.

Şehitleri andığımız bu haftanın başında Şehit Aileleri ve Malul Gaziler Derneği'ne bir ziyaret yaparak orada bir duyuru yaptım. Böyle bir tartışma uzun soluklu mücadele sonrasında özgürlüğünü kazanmış hiçbir devlette yapılmadı, yapılmaz. Ben o nedenle bu haftayı 'Şehitlerden Özür Dileme Haftası' olarak kabul ettim. Gittiğim her yerde şehitlerden özür diliyorum, Bu utancı saklamak yerine açıkça ifade etmek, bunu duyurmak herkesin görevi olmalı. Böylesi bir tartışma şehitlere layık değil."

"BU DEVLETİ OMUZ OMUZA DAHA İLERİYLE GÖTÜRMEYİ BAŞARABİLMELİYİZ"

Savaşların acı olduğunu ve savaşa giren her iki tarafın da bundan acı duyduğunu kaydeden Başbakan Yardımcısı Denktaş, şunları da ekledi:

"Unutulmaması gerekir ki Kıbrıs Türkü kendi geleceğini, toprağını, evini, köyünü ve namusunu korumak için direndi. Kaybolmamak için öldürdü. Günün sonunda Türk ordusu adanın Yunanistan tarafından işgalini ve burada yaşayan Kıbrıslı Türklerin toplu katliamını engellemek için buraya geldi. Mehmetçik ve mücahit omuz omuza şehit düşerek bu toprakları vatan yaptı. Bu vatanın üzerinde de bir devlet kuruldu.

Omuz omuza şehit düşmeyi başaranları birbirinden ayırmaya çalışanlar var. Bu dönem geçmişte de yaşandı, aynı girişimler geçmişte de oldu, başarılı olunamadı. Bunu isteyenlere inat kol kola girmeliyiz. Bu ülkenin insanları olarak 75 milyon 300 bin kişi olduğumuzu bilerek birbirimize daha fazla sarılmalıyız. Bu devleti omuz omuza daha ileriyle götürmeyi başarabilmeliyiz."

TAÇOY: "BİZİM KIBRIS MESELESİ GİBİ BİR MESELEMİZ KALMAMIŞTIR"

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Hasan Taçoy yemek öncesinde yaptığı konuşmada, "Birçok acıyı ve hüznü içinde yaşayan ve yaşatan bir toplumun devamıyız" diyerek KKTC'nin Kıbrıs Türk halkının verdiği mücadeleyle kurulduğunu vurguladı.

Konuşmasında Kıbrıs sorununa da değinen Taçoy, Rumların çeşitli mazeretlerle Türk tarafını müzakere masasında yalnız bıraktığını belirterek, "Esas mücadele ettiğimiz, egemenliğimizin ortadan kaldırılmaması hususudur" dedi.

"Bizim Kıbrıs meselesi gibi bir meselemiz kalmamıştır" da diyen Bakan Taçoy şunları ekledi:

"Bizim bundan sonraki meselemiz, ekonomik özgürlüğümüzün KKTC adına kazanılması, Kıbrıs Türkü'nün daha iyi ve refah bir döneme girmesidir. Bunun için hep birlikte mücadele etmemiz gerek. Tarihimizi unutmadan, geleceğe emin adımlarla yürümeli, meselemizin sadece ekonomik ve iktisadi bir zaferle sonuçlanabileceğini düşünerek yolumuza devam etmeliyiz.

Etrafımızda milyonlarca insan yok oluyor ve dünyanın bunun için kılı dahi kıpırdamıyor. Biz bunları yaşamış insanlarız, savaşı değil, barışı özleyen insanlarız. Barışı özlerken de önümüzde engel olmayan bir yaşamı istiyoruz."

YARIMBAŞ: "KIBRIS TÜRK HALKI BAĞIMSIZLIĞI İÇİN TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ'YLE BİRLİKTE MÜCADELE ETTİ"

Sivil Savunma Teşkilat Başkanı Fatih Yarımbaş da konuşmasında Türk milletinin hiçbir zaman bağımsızlığından ödün vermediğini, bağımsızlığına kast edildiği zamanlarda da muhabere meydanlarında ölümü kovaladığını söyledi.

Başkalarının yaşaması için verilen mücadelede şehit düşenlere işaret eden Yarımbaş, 1571'de Kıbrıs'ta 50 binden fazla şehit verildiğini, toprakların şehit kanıyla mühürlendiğini ifade etti.

Rumların 1950'li yıllardan başlayarak Türklerin haklarına kast ettiğini belirten Fatih Yarımbaş, "Türkleri esaret altına alabileceklerini düşündüler ancak Mücahitler direniş ve bağımsızlık ruhlarını ortaya koydu. Türk Silahlı Kuvvetleri'ni buraya davet eden de bu güzel ruh olmuştur. Kıbrıs Türk halkı bağımsızlığı için Türk Silahlı Kuvvetleri'yle birlikte mücadele etti" dedi.

"Kıbrıs Türkü'nü, Türk'ü esir almak isteyenler bilsinler ki biz buradayız, birlikteyiz" ifadelerini kullanan Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı Fatih Yarımbaş, Türk milletinin benzer acıları bir daha yaşamamasını diledi.

UÇKAN: "BU ÜLKE ÜZERİNDE OYNANACAK OYUNLAR HİÇ BİTMEYECEK"

Şehit yakınları adına konuşan Salahi Türel Uçkan ise, ulus değerlerine sahip çıkıldığında, birlik, beraberlikle ve dayanışmayla hareket edildiğinde hiçbir gücün Kıbrıslı Türkleri yıkamayacağını söyledi.

Babasının kayıp olduğunu belirten Salahi Türel Uçkan, çocukluğunu, 'esir olabilir' umuduyla babasını 1974'e kadar nasıl beklediklerini aktardı, "Şehit yakınları olarak biz birbirimizi iyi tanır, duygularımızı iyi biliriz" dedi.

Kıbrıs'ın üzerinde büyük çıkarlar olduğunu söyleyen Uçkan, "Mücadele şekilleri değişmiş olabilir ama bu ülke üzerindeki oyunlar hiç bitmeyecek. Bizi küçük sayan, yok sayan, harcanabilir olduğumuzu düşünen ülkeler var" diye konuştu.

Kıbrıs Türk toplumunun söylenildiği gibi küçük bir toplum olmadığını kaydeden Salahi Türel Uçkan, "Yaşayarak gördük, Kıbrıs Türkü bir başkaldırı ve ayağa kalkış destan yazdı. Biz bu bölgenin en güçlü ulusuyuz ve 3 buçuk dakikalık uçuş mesafesindeki bir ülkenin parçasıyız" dedi.

"ARTIK DİRENİŞTEN BAHSETMEK İSTEMİYORUM..."

Uçkan, "Ne karşı komşularımız ne de kendini büyük zannedenler için buraya dokunmak kolay olmayacak. Artık direnişten bahsetmek istemiyorum, direniş bizim için geçmişte kaldı, bundan sonra ileriye yürüyüş, verilen mücadele sonunda kazanılan özgürlük bir devlet var. Teslim olmak bu kitapta yok" şeklinde konuştu.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.