İÇ HABERLER
okuma süresi: 5 dak.

Seyis: "Aman haa! Bu diyeti kolu kessek de ödeyemeyiz"

Seyis: "Aman haa! Bu diyeti kolu kessek de ödeyemeyiz"

Dev-İş eski Genel Başkanı Mehmet Seyis, kişisel Sosyal Medya hesabından Türkiye'den gelecek olan suyun yönetimi ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Yayın Tarihi: 03/10/15 09:11
okuma süresi: 5 dak.
Seyis: "Aman haa! Bu diyeti kolu kessek de ödeyemeyiz"
A- A A+

Seyis, açıklamasında, "Su gelecek diye ülkeyi satmak anlamında olacak anlaşmalara izin vermeyelim, sonra bunun diyetini öyle bir kol keserek falan da ödeyemeyik" dedi.

Seyis'in açıklaması şöyle:

Mağusa Namık Kemal Meydanı'nın Liman yolu girişi, Bandabuliya ön yüzünde 1960 başları ile 1975 arası babam'ın kahvehane de var. Şimdilerde "Ginko Resturant", bir asır kadar önceleri Mağusa Erkek Lisesi olan Medrese binası o günlerde Mağusa Belediye binası ve Seyis'in kahvehanenin karşısında.

Ben daha ilkokula başlamazdan önce kahvehanede çalışmaya başladığımı hatırlarım. Sabah sandalye ve masaları dışarıya dizip, akşam toplamak, belediye personeli, bölge esnafı ve müdavimlerin kahvelerini taşımak benim görevimdi. Belediye Başkanı önceleri Kemal Birgen bey'i idi. Kemal bey'i de hatırlarım ama daha çok 1970 den sonraki başkan Naim Tayyar bey, müdür Erol Erozan bey dönemi hafızamda.

Kahvehanenin müdavimleri Gara Halil, Çıntık Mehmetali, Garutsacı İbrahim, Mehmet Gadina, Tavukçu Gamber, Ziya Kansal, Veli dayı, Cemali dayı, Fehmi Dayı, Hacı Hüseyin, Komonist Kamil ve daha yazdıkça aklıma geliyor, tümünün adını yazmaya kalksam sayfalar dolacak, sanırım bu gün hayatta olmayan çok sayıda Mağusalı.

Bir de en azından bazısının adını anmadan geçemeyeceğim Bandabuliya ve bölge esnafı var. Dedekko, Temizlikçi Ali Denizer, Belesbitçi Ali Usta, Lastikçi Latif, Kebabcı Dellal dayı, Avukat Osman, Öksüz Kemal, Cafer dayı, Kasım dayı, Necati abi ve emektarı Kirkor dayı ile daha niceleri. Ayrıca Sabah Köylerden gelip Maraşa vs işe giden Mustafa Konti ve Rezvan Usta'nın da aralarında olduğu birçok insan var.

Benden aşağı yukarı 30-40-50 yaş büyük insanlara kahve, çay, kakao, kola, limonata, sumada, gül suyu gibi servisleri yaparken kulağım da hep onların sohbetlerinde ve tartışmalarında. Rahmetlik Denktaş'ın Kıbrıs'a çıkışı ve tutuklanması, Apollo 11 ile Amerikanın aya çıkışı, Deniz'lerin yakalanması ve idamı, Türkiye'den Kıbrıs'a su gelecek gibi daha nice tartışmalar.

Mesela önemli bir tartışma; "Denktaş bey'in geldiğini Rumlar nerden öğrendi ki toprağa ayağı değerkenden yakaladılar ama ayni anda da tüm dünya duydu?" Bir başka tartışma; Deniz Gezmiş istese yakalanmazdı ama polisleri vurmak istemedi diye yakalandı" gibi.

Ama, şu Amerikanın aya çıkma meselesindeki tartışmalar da mühim idi. Hacı Hüseyin "Öyle şey olmaz, Allah onları yakar, bu adamlar bakalım hangi dağa çıktılar da Ay'a çıktık diye bizi kandırmaya çalışırlar" derken, Çıntık Mehmetali dayı olaya daha bilimsel yaklaşıp!!! "Çıktılar Hüseyinim çıktılar. Allah izin verdi. Bakma gavurlar Neil derler ama, o adam Müslümandır, asıl adı da Nail'dir" derdi, Astronot Neil Armstrong'dan bahsederken.

Aradan 40 yıldan fazla zaman geçti fakat o günlerden "Türkiye'den Kıbrıs'a Su gelecek" tartışmalarını unutmam. Gelebilir mi-Gelemez mi?, Gelirsa Türkiye Kıbrıs'a getirdiği suyu Makarios eli ile mi dağıtacak? Bana en mantıklı gelen görüşü, Işıklar İçinde Olsun Gara Halil dayı koyar ve derdi ki; "Be ama çocuksunuz bu su gelemez, gelebilse da bize yar olmaz. Kimse o gadar bahalı ve zor işi gara gaşımız, gara gözümüz için yapmaz. Ya da su gelirsa Türkiye da temelli gelecek da 3 kuruşa içtiğimiz kahveyi bile 3 liraya içemeyceyik" derdi.

Eee öyleydi, böyleydi derken adamlar aya çıktı biz o dönem Türkiye'den su gelir mi? diye konuşurduk. Şimdi adamlar Mars'ta su olduğunu keşfettiler biz daha su geleceğidi da kim idare edeceğidi konuşuruk. Yapmayın Allahaşkına, bir gün ya Mars'tan Dünyaya su taşınacak ya da Dünyadan Marsa insanlar ve biz daha denizden su arıtmayı, Yeşilırmak'tan denize akan suyu kullanabilmeyi bile öğrenemeyek miyiz yani?

Gara Halil dayıya katıldığım bir yana, 40 kusur yıldır ülkede Su meselesi konuşulur . Bu ülkede bilnçsizce kuruttuğumuz su kaynaklarına ve normal olmayan nüfus artışına rağmen de kimse susuzluktan ölmedi. Vazgeçtim 40 yıl öncesinden başlamayı 5-10 yıl önce başlansa denizden su arıtılırdı.

Amman haa!!! Su gelecek diye ülkeyi satmak anlamında olacak anlaşmalara izin vermeyelim, sonra bunun diyetini öyle bir kol keserek falan da ödeyemeyik.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.