Kanatlı: "Daire görevini yapmıyor, üniversiteye söz geçirilemiyor"

Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) Yönetimi dün yaptığı açıklamada, son dönemlerde Başkent Lefkoşa genelinde yaşanan su sıkıntısının LTB'den kaynaklanmadığını belirtmiş, belediye, sıkıntının Su İşleri Dairesi'ne ait ana isale hatlarında sürekli olarak meydana gelen patlaklardan kaynaklandığını açıklamıştı.

Açıklamanın hemen ardından LTB Belediye Meclis Üyesi Murat Kanatlı bugün sosyal medyadan yaptığı açıklamada, sorunun Su İşleri Dairesi ile bir üniversiteden kaynaklandığını belirterek, "Su Dairesi görevini yapmıyor, idareciler bir üniversiteye söz geçiremiyor, günün sonunda Lekoşalılar susuz kalıyor" ifadelerini kullandı.

Güzelyurt'taki sorun nedeniyle Lefkoşa'ya yeterli su gönderilmemesinin sorunlardan biri olduğunu, diğer sorunların ise Su İşleri Dairesi'ne ait isale hatlarındaki patlaklardan kaynaklandığını vurgulayan Kanatlı, "Yıllardır Su Dairesi ana hatlara doğru düzgün yatırım yapmıyor, dün 3-4 yerde patlaklardan dolayı ciddi göllenmelerin olduğunu biz de gözlemledik" ifadelerini kullandı.

"BİR ÜNİVERSİTENİN KAPRİSLERİ YÜZÜNDEN"

Kanatlı, bir diğer sıkıntının ise Lefkoşa'ya ait olması gereken bir su deposunun "bir üniversitenin kaprisleri yüzünden" kullanılamaması olduğuna işaret ederek, şöyle yazdı:

"O ana hat üzerinde korkunç patlakların giderilmesine, kendi alanı içinde olduğu için üniversite yıllardır izin vermiyor, yani Su İşleri Dairesi tarafından verilen suları Lefkoşa belediyesi teknik personeli yedeklemeden dağıtması gerek. Tüm bunların, kriz şeklinde, tam da suyun dağıtılması için karar gerek dendiği bir zamanda yüzeye çıkması da bayağı mühim tesadüf.

"BU DAYATMANIN TA KENDİSİDİR"

Su Dairesi görevini yapmıyor, idareciler bir üniversiteye söz geçiremiyor, günün sonunda Lekoşalılar susuz kalıyor."

Kanatlı, gelişmeler ekseninde Türkiye'den gelen suya ilişkin hükümetler arası anlaşmaya da dikkati çekerek, sert eleştirilerde bulundu.

Kanatlı bu bağlamda şunları ifade etti:

"Sonra birileri çıkıp 'su gelecek onay verin, kurtulun' propagandası yapıyor. Bu dayatmanın ta kendisidir.

Su ihtiyacı olup olmamasından bağımsız, bu dayatmaları kabül etmemeyi konuşmak gerek. Diz mi çökeceğiz yoksa, yoksa bir yol mu bulacağız, yoksa yeni bir yol mu açacağız, geleceğimiz bu sorulara vereceğimiz cevaplarda..."