Prof. Dr. Kızılyürek: "Karşımızda çözüm karşıtı önemli bir blok var"

Bundan sonra Kıbrıs Rum toplumunda siyaset sahnesinde yer alacak aktörler bu anlamda daha da güçlenecektir" diyen Kızılyürek, seçimdeki asıl sürprizin oylarında 2,6'lık ciddi artışla yakalayan ELAM olduğunu; üstelik bunu bir sürü küçük sağ partinin varlığına rağmen gerçekleştirdiğini; AKEL'deki düşüşün ise tahminlerin ötesinde yaşandığına dikkat çekti.

Prof. Dr. Kızılyürek, DİSİ'nin kaybı ile beraber değerlendirildiğinde tüm ekonomi kaptanlarının cezalandırıldığının anlaşıldığını, DİKO'daki iç-çatışmaya rağmen ise liderliğin seçimden başarıyla çıkabildiğini ifade etti.

Önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimleri için Sayın Anastasiadis ışık görebilir mi?" sorusuna yanıtla ise Kızılyürek, "siyasi kariyerinde ya çözüm yapmak ya da bir müddet sonra siyaset dışı olmak vardır. Şayet 2. dönem senaryosu aklının ucundan geçiyorsa, bu tablodan sonra bunun imkânsız olduğunu söyleyebilirim…" dedi.

AKEL-DİSİ-Anastasiadis üçlüsünün bundan sonra olası bir referandumda Evet oyu çıkarabilmeleri için çok çok daha fazla çalışmaları gerekecek" diyen Kzılyürek, Seçimle birlikte artık 8 partili bir parlamento olduğuna da işaret ederek yasama çoğunluğu olmayan hükümetin sıkıntı yaşayacağını da kaydetti.

Kıbrıs Postası - Vatan MEHEMET

Güney Kıbrıs'ta önceki gün gerçekleştirilen milletvekilliği seçimlerinde, AKEL'in 2011 yılında gerçekleştirilen seçimlere göre Güney Kıbrıs genelinde 42 bin oy, DİSİ'nin ise 30 bin 857 oy kaybettiği ifade edilirken, iki büyük partinin de "Girne" hariç bütün bölgelerde kaybettikleri bildirildi.

ELAM'ın parlamentoya 2 vekil sokabilmesi ise seçimin asıl sürprizi şeklinde değerlendiriliyor.

Özellikle Güney Kıbrıs'taki nabzı tutuşuyla bilinen Akdemiysen-Yazar Prof. Dr. Niyazi Kızılyürek, parlamento seçimleri sonuçlarının ortaya koyduğu asıl resmin "Referandum-Çözüm karşıtı önemli bir bloğun oluşmuş olduğunu" ortaya koyduğunu ifade ederek özellikle yeni seçmen olan 10 Bin kişilik sosyolojik gurubun 'ayrı kalma' trendini pekiştirdiğini söyledi…

"Bundan sonra Kıbrıs Rum toplumunda siyaset sahnesinde yer alacak aktörler bu anlamda daha da güçlenecektir" diyen Kızılyürek, seçimdeki asıl sürprizin oylarını 2,6'lık ciddi artışla yakalayan ELAM olduğunu; üstelik bunu bir sürü küçük Sağ partinin varlığına rağmen gerçekleştirebildiğini; AKEL'deki düşüşün ise tahminlerin ötesinde yaşandığına dikkat çekti.

Prof. Dr. Niyazi Kızılyürek, DİSİ'nin kaybı ile beraber değerlendirildiğinde tüm ekonomi kaptanlarının cezalandırıldığının anlaşıldığını, DİKO'daki iç-çatışmaya rağmen ise liderliğin seçimden başarıyla çıkabildiğini ifade etti.

"Önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimleri için Sayın Anastasiadis ışık görebilir mi?" sorusuna yanıtla ise Kızılyürek, "siyasi kariyerinde ya çözüm yapmak ya da bir müddet sonra siyaset dışı olmak var. 2. dönem senaryosu aklının ucundan geçiyorsa şayet, bu tablodan sonra bunun imkânsız olduğunu söyleyebilirim…" dedi.

Bir sürü küçük Sağ partinin varlığına rağmen ELAM gerçeği

Güney Kıbrıs'taki parlamento seçimlerini Kıbrıs Postası için değerlendiren Prof. Dr. Akademisyen Niyazi Kızılyürek, şöyle konuştu; "Sonuçların sürprizlilerinden bahsetmek gerekirse bunun başında ELAM'ın parlamentoya girmeyi başarmış olması geliyor. Yüzde 2,6 artışla -ki bu oldukça ciddi bir artıştır- 2 vekilli temsiliyet önemli ve sürpriz niteliğinde bir gelişme…

Bu yükseliş bir sürpriz çünkü ELAM çizgisi kadar olmasa da Sağ, hatta Aşırı Sağ diyebileceğimiz bir sürü küçük parti var ama ırkçı bir partinin girebilmiş olması hatta ve hatta bir sürü küçük Sağ partinin varlığına rağmen girebilmiş olması bir olgu…

Bunu, artan yabancı düşmanlığı, ırkçılık, tüm Avrupa'da olduğu gibi artan işsizliğe bakarak da görebiliriz…

ELAM tüm seçim bölgelerinde 3,6 barajının altındaydı. Ama bir yerde yüzde 6'yı yakalayarak barajı aşmış oldu. Baf'a dikkat etmek lazım. Yabancıların hem işçi hem de turist olarak daha çok yoğunlaştığı bir bölge… Baf, genel olarak da tutuculuğu ile tanınan bir kasaba…"

DİSİ'nin kaybı büyük oranda Theocharous ile Şilluris ikilisine…

Seçim sonuçlarını değerlendiren Kızılyürek sözlerine şöyle devam etti; "Dayanışma Partisi'nde de şu durum önemli: Eleni Theocharous ile Demetris Şilluris'in kurdukları parti. İkisi de (Şilluris bir dönem önce) DİSİ'den ayrılmadır. Her ikisinin de federal çözüme sıcak bakmadıkları biliniyor. Dolayısıyla bu partiyi kurdukları zaman DİSİ ve Anastasiadis'in Kıbrıs politikasına muhalefet üzerinden kurdular ve söylemlerini de o çerçevede oluşturdular. Yani DİSİ'nin en sağ kanadının bir kısmını yanlarına aldılar… Yani DİSİ'nin kaybı büyük oranda Dayanışma partisine gitmiştir…"

"Tüm ekonomi kaptanları cezalandırıldı"

"Açıkçası DİSİ'nin kaybıyla beraber düşünürsek ekonomi direksiyonunda oturan tüm kaptanların cezalandırıldığı görülür ki DİSİ'nin de yüzde 3'ün üzerinde oy kaybı var. Bu da az bir oran değil… Sonuçlara ilişkin dikkat çekici olan konulardan biri de kuşkusuz katılım oranı… Bu da pek alışık olunan bir şey değil. Demek ki siyasal sistem umut vermiyor ve insanlar siyasi kurumlara güvenini yitirmiş durumda…"

"DİKO, iç karmaşasına rağmen başarıyla çıktı"

"DİKO sadece küçük bir oy kaybına uğradı. Üstelik lider değiştiren ve kendi içinde bölünmüş olan (Papadopulos kanatlarının çarpıştığı) bir parti olarak… Bu bana göre DİKO liderliği başarı ile çıkmış ve yeni liderlik pekişmiştir. Önemli bir 3. Parti rolü oynayacaklar…"

"Referandum-Çözüm karşıtı önemli bir blok oluşmuş durumda…"

Kızılyürek, seçimle birlikte karşımıza çıkan asıl tabloyu anlattı.

Akademisyen-Yazar Niyazi Kızılyürek şöyle konuştu; "Seçim sonuçlarına Kıbrıs konusundaki görüşler dikkate alınarak bakılırsa şöyle bir tablo ile karşı karşıyayız: DİSİ ve AKEL dışında bütün siyasi gurupların bazıları açıkça ve doğrudan Federal Çözüme konsept olarak karşılar… Bazıları da teoride Federal Çözüme Evet ama..' yaklaşımı içinde şartlar öne sürüyor ki savundukları şeyler Federal Çözümle zaten bağdaşmıyor.

Dolayısıyla Kıbrıs Sorunu, seçim kampanya süreci boyunca ekonomik kriz ve diğer sorunlardan daha geri planda kalmış olsa da Parlamento seçimleri ile Referandum-Çözüm karşıtı önemli bir blok oluşmuştur. AKEL, DİSİ ve Anastasiadis üçlüsünün bundan sonra olası bir referandumda Evet oyu çıkarabilmeleri için çok çok daha fazla çalışmaları gerekecektir. Çözüme dönük hazırlıkların yeteri kadar yapılmadığı ya da Çözüm karşıtlarını güçlendiren tutumlar sergiledikleri anlaşılıyor. Yanlış taktikler, yanlış açıklamalar, Federal Çözümü utangaçça (utanarak) savunmak gibi… Çözüm karşıtlarının Güney'de duyguları da tekeline aldığını düşünüyorum.

"Anastasiadis'in 2. dönem senaryosu aklının ucundan geçiyorsa bu imkânsız görünüyor"

"Önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimleri için Sayın Anastasiadis ışık görebilir mi?, diye sorulursa eğer: Bence bu sonuçlar Anastasiadis'in bir dönem daha kazanmasını oldukça zora sokmuştur. Dolaysıyla siyasi kariyerinde ya çözüm yapmak var ya da bir müddet sonra siyaset dışı olma ihtimali var. İkinci dönem senaryosu aklının ucundan geçiyorsa şayet, bu tablodan sonra bunun hatta imkânsız olduğunu söyleyebilirim…"

"AKEL'in bu oranda düşüşü de tahmin edilmiyordu…"

Diğer önemli seçim sonucu AKEL'i ilgilendiren kısmıdır: AKEL'in yüzde 30'un altında kalacağı tahmin ediliyordu ancak bu düşüş tahmin edilmiyordu. AKEL'in bu düşüşünde birkaç kritik var: İlki Hristofyas dönemi kötü mirasın bütünüyle AKEL'e mâl edilmiş olması… AKEL'in de bir anlamda Hristofyas dönemini savunmak durumunda kalması… Seçim etkinliklerinde biraz da vefa borcuyla aklamaya çalıştı."

"Çelebis sandıkta kaldı ama müteahhit çıktı…"

"Öte yandan seçim sonuçlarına ilişkin bazı paradoksları da tespit etmek lazım: Mesela AKEL, Mağusa bölgesinden aday olan (AKEL Merkez Komitesi Kıbrıs Sorunu Bürosu Başkanı) Tumazos Çelebis seçimi kazanamazken bir müteahhit seçimi kazanabiliyor… Ki Çelebis çözüme çok katkı ve emek koyan biri… Demek ki seçmende ideolojik de bir (erozyon) söz konusu… Mesela herkes yolsuzluktan şikâyet etti kampanya boyunca… Ama Baf'ta yolsuzluktan hapse düşmüş bir belediye başkanı (DİKO'lu) ama Baf'ta DİKO oyunu artırabiliyor. Bunlar da önemli göstergeler… Yakından bakmakta yarar var…"

"Yasama çoğunluğu olmayan hükümet zorlanacak"

"Seçimle birlikte artık 8 partili bir parlamentodan söz ediyoruz… Yasama organının zorlanacağı anlaşılıyor. Kıbrıs Rum Toplumunu yasamada uzlaşmanın zor olacağı bir tablo bekliyor. Uzlaşmanın yakalanmasının zor olacağını, uyumlu bir çalışma gerçekleştirilebilmesinin zor olacağını düşünüyorum. Bu da özellikle yasama çoğunluğu olmayan hükümetin zaman zaman sıkıntıya sokacaktır"

"Bir an önce cesur ve yaratıcı siyaset şart"

Kıbrıs Postası için değerlendiren Kızılyürek sözlerini şöyle tamamladı: "Federal çözüme inanan herkes -ki bahsettiğim şey sadece liderlik düzeyinde değil- alacağı mesaj şudur: Çözüm momentumu henüz bir biçimde ayaktadır ama bu momentum kaçırılırsa bundan sonrası çok ok daha zor hale gelecektir çünkü sosyolojik bir trend olarak 'ayrı olmaya ve ayrı yaşamaya' yatkın insan sayısı artıyor. Bundan sonra Kıbrıs Rum toplumundaki siyaset sahnesinde yer alacak aktörler bu anlamda daha da güçlenecektir. Siyasete yeni katılan 10 Bine yakın genç seçmen dikkate alındığında 'ayrı kalma' fikrinin güçlendiğini görüyoruz.

Kuzeyde de 'ayrılma' fikri doğallaşmaya başlamıştır. Federal Çözümün tarihsel manasını anlayanların bir an önce cesur ve yaratıcı siyaset yapmaları şarttır…"