İÇ HABERLER
okuma süresi: 5 dak.

Akıncı; "Hükümet bu konuda iyi niyetli değil"

Akıncı; "Hükümet bu konuda iyi niyetli değil"

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı siyasi partiler ile olan görüşme sonrasında açıklamalarda bulundu. Akıncı, hükümetin iyi niyetli olmadığını söyleyerek müzakereleri ekibiyle yürüteceğini söyledi.

Yayın Tarihi: 30/08/16 18:19
okuma süresi: 5 dak.
Akıncı; "Hükümet bu konuda iyi niyetli değil"
A- A A+
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı siyasi partiler ile olan görüşme sonrasında açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı'nın gergin olduğu gözlemlenen açıklamada hükümet partileri ile arasında ciddi sıkıntının yaşandığı ortaya çıktı.

Akıncı, hükümetin yaptığı açıklama ile iyi niyetli olmadığının ortaya çıktığını söyleyerek; "Hiç yakışmıyor hükümet mensuplarına böyle konuşmak. Artık bu konuda iyi niyetli olduklarını düşünmüyorum. Politis kaynaklı bilgiler ortaya koyup halkın kafası bulandırılmaya çalışılıyor. Bu da son derece yanlıştır" dedi.

Hükümet yetkililerinin niyetinden kuşku duyduğunu ifade eden Akıncı halka seslendi; "Çok önemli bir sürece gidiyoruz, buna sahip çıkmalıyız. Ben halkın yetkisini almış görüşleri ortaya koyuyorum. Gerçek ne ise de onu paylaşmaya devam edeceğim. Sonuçta bu kararı elbette halkımız verecek. Bütün konular enine boyuna incelenip sık dokunacak" dedi.

Hükümetin bu süreçten sonra farklı bir tavır içerisine girdiğine dikkat çeken Akıncı, "daha fazla kafaların bulandırılması için çaba harcayacaklarından hiç kuşkum yoktur." belli oldu ki bugünkü tavırlarından sonra hedeflerini çizdiler ve çalışacaklar. Biz halka doğruları anlatmaya devam edeceğiz" dedi.

Akıncı'nın açıklaması şöyle;

"Henüz halkımıza evet yönünde tavsiyede bulunacağım bir belge ortada yoktur. Daha bunu oluşturmanın çabası içerisindeyim. Bunu sağlamanın gayreti içerisindeyim. Böyle bir noktaya gelindiğinde de tereddütsüz tabii ki halkıma 'evet artık uluslararası hukuk içerisine giriyoruz, gelecek kuşakların belirsizliğini bitiriyoruz, artık Türk koçanlı mal, Türk koçanlı olmayan mal gibi ayrımlardan kurtuluyoruz, herkes malına mal diyecek bir noktaya geliyor. Endişe edecek bir şey kalmamıştır. Avrupa Birliği'nin şerefli bir parçası olarak siz de çünkü bu sadece Rumların hakkı değildir, sizler de AB içerisindeki yerinizi alıyorsunuz' diyebileceğim.

Halkımıza, eşitliğimizin, güvenliğimizin ve özgürlüğümüzün garanti altına alınacağı bir yeni bir yapıyı oluşturduğumuzu gördüğüm anda, elbette bu tavsiyeyi yapacağım. Ama bunu oluşturma çabası içerisindeyiz şuanda, bunu oluşturma sürecini yaşıyoruz. Daha bu sürecin böyle bir safhasında, şimdiden bölünmeye, ikiye ayrılmaya ve 'ya bizim temsilcimizi alırsınız ya da biz şimdiden başlarız bu iş için dinamit koymaya' demek doğru bir yaklaşım değildir. Ve bu yaklaşımı bu şekilde gördüğüm için üzüntü duymaktayım.

Kaldı ki şunu da söylemek doğru olur; şu anda bizim teknik komitelerimizde çok sayıda devlette çalışan kamu görevlisi vardır. Müzakere heyetinin geniş kısmında Dışişleri Bakanlığı'ndan iki tane kamu görevlisi üyemiz vardır. Bunlarla birlikte, on tane teknik komitede, daha önce 68 olan ve şimdi 78'e çıkan üyelerin pek çoğu kamu görevlileridir. Hatta bu kişilerin arasında müsteşar ve müdür gibi görevlerdeki üst düzey kamu görevlilerinden teknik komitelerin başkanlığını yapanlar da vardır. Müzakere heyetlerinin temelinde böyle bir yapılanma bulunmaktadır.

Ama 'yok bunlar olmaz, illa benim istediğimi biri de gelecek, orada oturacak' hiçbir dönemde olmadı, hiçbir dönemde bunlar konuşulmadı, şimdi bu dönemde illa ki bunlar yapılıyor. Ben artık bu noktadan sonra hele bu konuşmaları dinledikten sonra maalesef üzülerek halkıma şunu söylemek istiyorum ki; hükümet bu konuda iyi niyetli değildir, hükümet bu talebinde art niyetlidir maalesef. Hükümet mensuplarına, içerideki toplantıda hiçbir endişesini veyahut yanıt bulmamış hiçbir endişesini ifade etmezken toplantıdan sonra buraya çıkıp da halkın kafasında kuşkular yaratacak şekilde konuşmak kesinlikle yakışmaz. İçeride Politis Gazetesi kaynaklı bir takım yanlış bilgileri söyleyip orada düzeltildiği halde yine buraya gelip bu şekilde halkın kafasını bulandırmaya çalışmak son derece yanlıştır ve mahsurludur.

Bir hükümet eğer bir şekilde bu yola girdiyse, onun niyetinden kuşku duymaktan başka ne yapılabilir? Halkımıza çağrıda bulunuyorum: Çok önemli bir sürece gidiyoruz, halkımız bu sürece sahip çıkmalıdır. Halkımız yetki verdiği Cumhurbaşkanı'na kulak vermelidir, çünkü Cumhurbaşkanı kendisine gerçeklerin dışında hiçbir şey söylememiştir, bundan sonra da söyleyecek değildir. Bugüne kadar gerçek ne ise onu paylaştım, gerçekleri paylaşmaya da devam edeceğim".

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.