İÇ HABERLER
okuma süresi: 5 dak.

Kıbrıs Politikalar Merkezi: "Kıbrıs'ın referendum tecrübesi Kolombiya referandumuna ışık tutuyor"

Kıbrıs Politikalar Merkezi: "Kıbrıs'ın referendum tecrübesi Kolombiya referandumuna ışık tutuyor"

Doğu Akdeniz Üniversitesi Kıbrıs Politikalar Merkezi Yönetici Direktörü Prof. Dr. Ahmet Sözen "Kolombiya'da Referandum: 'Evet' ve ya 'Hayır' Oyunun Sonuçları: Farklı Barış Süreçlerinde Gerçekleştirilen Başarılı ve Başarısız Referandumlardan Edinilen Tecrübeler" başlıklı panelde konuşma yaptı.

Yayın Tarihi: 01/10/16 17:26
okuma süresi: 5 dak.
Kıbrıs Politikalar Merkezi: "Kıbrıs'ın referendum tecrübesi Kolombiya referandumuna ışık tutuyor"
A- A A+

Kolombiya'nın Birleşmiş Milletler Cenevre Daimi Misyonu, Kapsamlı Barış ve Dönüşüm Girişimi ile Uluslararası ve Kalkınma Çalışmaları Lisansüstü Enstitüsü tarafından ortaklaşa organize edilen panel 27 Eylül 2016 tarihinde Cenevre Lisansüstü Enstitüsü'ndegerçekleştirildi.Karşılaştırmalı uluslararası tecrübelerin paylaşılarak Kolombiya'da gerçekleştirilecek referandumda göz önünde tutulması için somut önerilerinelde edilmesini amaçlayan panelde, Prof. Dr. Ahmet Söze, Kıbrıs barış süreci uzmanı olarak bulundu.

Kolombiya çatışma ve barış arasında tarihi bir yol ayırımına vardı. Kolombiya Hükümeti ve Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri (FARC) örgütü arasında 52yıldır süren çatışma nihai bir anlaşmanın resmi olarak imzalanması ile sonlandırıldı. Barış sürecinin kaderi 2 Ekim 2016 tarihinde barış anlaşması üzerine yapılacak bir referandum ile Kolombiya halkının eline bırakılıyor. Kolombiya halkının çoğunluğu barış sürecinin lehinde oy kullanacaklarının belirttiler. Ancak birçoğu FARC örgütüne özellikle siyasi katılım bağlamında verilen imtiyazları kınıyor.

Cenevre'deki toplantı referandum bağlamında halk desteğinin nasıl garanti edilebileceği ve Kıbrıs veKuzey İrlanda'da gerçekleştirilen sırasıyla başarısız vebaşarılı sonuçlananreferandumların tecrübelerinden neler öğrenebileceğimiz sorularına cevap aradı. Ayrıca, Kolombiya referandumunun Hint bağımsızlık hareketi lideri ve şiddete karşı felsefe ile stratejinin öncüsü olarak görülen Mahatma Gandhi'nin doğum günü olan 2 Ekim Uluslararası Şiddete Başvurmama Günü'nde yapılması özel anlam taşıyor.

Konuşmasında Kıbrıs'ta iki taraf arasında uzlaşılan ve eşzamanlı olarak 24 Nisan 2004 tarihinde ayrı ayrı referanduma sunulan Annan Planı Bütünlüklü Çözüm Planı kampanyalarını anlatan Sözen, bu süreç içinde her iki tarafın da 'Evet' ve 'Hayır' kamplarına bölündüğünü belirtti. Sözen Kıbrıs Türk kesiminde sol partiler ve ilerici sivil toplum örgütlerinin yürüttüğü güçlü bir 'Evet' kampına karşın Rauf Denktaş yönetimi ile sağ partiler tarafından yönetilen güçlü bir 'Hayır' kampı bulunduğunu ifade etti.Öte yandan Kıbrıs Rum kesiminde bağımsız sivil toplum örgütlerinin zayıf olduğunu vurgulayan Sözen, DİSİ dışında bütün partilerin ve Tasos Papadopulos'un desteklediği güçlü bir 'Hayır' kampı bulunduğunuhatırlattı.Ayrıca, 'Evet' diyen Kıbrıslı Türklerin çoğunluğunun daha eğitimli ve %80'in üzerindekilerin 45 yaş altı gençler, 'Evet' diyen Kıbrıslı Rumların büyük çoğunluğunun ise Kıbrıslı Türklerle ortak yaşam tecrübesi olan yaşlı kesim olduğunu belirten Sözen, daha eğitimli genç Kıbrıslı Rumların 'Hayır' demesinde aşırı etnik milliyetçilik temelinde yürütülen eğitim sisteminin etkin olduğuna değindi.

Sözen, bunlara ilaveten, her iki kesimde de kazan-kaybet anlayışı ile hareket eden 'Hayır' kamplarının geçmişe odaklanarak insanların korkularına, kazan-kazan anlayışı ile geleceğe odaklı 'Evet' kamplarının ise insanların umutlarına yoğunlaştığını ifade etti. Sözen referandumun Kıbrıs'ta demokratik nedenlerden çok pratik nedenlere dayandığını ve esasen ilk başta Rauf Denktaş'ı baypaslamak için yürürlüğe konduğunu, ancak daha sonraları tüm liderler tarafından kabul gören bir prensip olduğuna değindi.

Sözen, 2004 Kıbrıs referandumunu iki kesimin ayrı ayrı "devlet kurma" (right to statehood)manasında değil ama ortak devletin yönetimine iki toplumunda katılması manasında self determinasyon hakkını kullandıklarına dikkat çekti. Sözen, sonuç olarak,iki 'Evet' sonucu durumunda Federal Kıbrıs'ın kurulmasını hedefleyen referandumun, diğer üç senaryonun sonuçlarını belirtmeyerek sınıfta kaldığını, Kıbrıslı Türklerin çözüm istemeyen taraf olmadıkları anlaşıldığından kısıtlama ile izolasyonların hafifletildiğini ancak kaybedilen 12 yıl boyunca tartışmalı mülkler üzerine inşaatların devam ettiği, demografik yapının değiştiği, ortak yaşam tecrübesi olan birçok kişinin öldüğü ve Kıbrıs sorununa yeni denklemler eklenerek çözümünün zorlaştığını belirtti.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.