İÇ HABERLER
okuma süresi: 10 dak.

Kılıç Lala Mustafa Paşa'nın, satışından ise iz yok…

Kılıç Lala Mustafa Paşa'nın, satışından ise iz yok…

Geçtiğimiz gün Türkiye basınında gündeme gelen Kıbrıs'ı fetheden Osmanlı Padişahı II. Selim'in kayıp kılıcı konusunda Kıbrıs Postası derinlemesine bir araştırma yaparak tarihi yeniden canlandırdı. Kıbrıs Postası'nın tarihçilerden ve uzmanlardan elde ettiği bilgilere göre, söz konusu kılıcın Osmanlı Padişahı II. Selim'e değil, 1571 yılında Kıbrıs'ı fetheden II. Selim'in Sadrazam'ı "Kıbrıs Fatihi" olarak bilinen Lâlâ Mustafa Paşa'ya ait olduğu ortaya çıktı.

Yayın Tarihi: 24/02/17 07:44
okuma süresi: 10 dak.
Kılıç Lala Mustafa Paşa'nın, satışından ise iz yok…
A- A A+
Kıbrıs Postası - Ahmet Vamık

Geçtiğimiz gün Türkiye basınında gündeme gelen Kıbrıs'ı fetheden Osmanlı Padişahı II. Selim'in kayıp kılıcı konusunda Kıbrıs Postası derinlemesine bir araştırma yaparak tarihi yeniden canlandırdı. Kıbrıs Postası'nın tarihçilerden ve uzmanlardan elde ettiği bilgilere göre, söz konusu kılıcın Osmanlı Padişahı II. Selim'e değil, 1571 yılında Kıbrıs'ı fetheden II. Selim'in Sadrazam'ı "Kıbrıs Fatihi" olarak bilinen Lâlâ Mustafa Paşa'ya ait olduğu ortaya çıktı.

II. Selim'in Kıbrıs'a hiç ayak basmadığını söyleyen Eski Eserler ve Müzeler Dairesi eski Müdür Yardımcısı, Arkeolog Tuncer Hüseyin Bağışkan, söz konusu kılıcın kesinlikle II. Selim'e ait olmadığını vurgulayarak, "Bu kılıç Lâlâ Mustafa Paşa'ya aitti" dedi.

Tuncer Bağışkan, kılıcın 1982 yılında kimliği belirsiz kişiler tarafından çalındıktan sonra Cuma günü hırsızılğın fark edildiğini söyleyerek, o günden sonra kılıçtan haber alınamadığını dile getirdi.

O dönemde bir soruşturma açılmadığını söyleyen ülkemizin önde gelen tarihçi ve yazarlarından Yrd.Doç.Dr. Nazım Beratlı ise "Kılıcı çaldırmamız çok büyük bir rezaletti" dedi.

Dışişleri Bakanlığı'nın İngiltere'de yaptığı araştırmalar ve girişimler sonucunda Lâlâ Mustafa Paşa'ya ait olan kılıcın British Museum'da ya da İngiltere'nin önde gelen müzayede salonları olan Christie's ve Southby'da izine rastlanmadığı öğrenilirken, kılıcın satışıyla ilgili bir bilgiye de ulaşılamadığı belirtildi.

Geçtiğimiz gün Türkiye basınında gündeme gelen Kıbrıs'ı fetheden Osmanlı Padişahı II. Selim'in kayıp kılıcı konusunda Kıbrıs Postası derinlemesine bir araştırma yaparak tarihi yeniden canlandırdı. Kıbrıs Postası'nın tarihçilerden ve uzmanlardan elde ettiği bilgilere göre, söz konusu kılıcın Osmanlı Padişahı II. Selim'e değil, 1571 yılında Kıbrıs'ı fetheden II. Selim'in Sadrazam'ı "Kıbrıs Fatihi" olarak bilinen Lâlâ Mustafa Paşa'ya ait olduğu ortaya çıktı.

BAĞIŞKAN: "II. SELİM KIBRIS'A HİÇ AYAK BASMADI"

Eski Eserler ve Müzeler Dairesi eski Müdür Yardımcısı, Arkeolog Tuncer Hüseyin Bağışkan, Selimiye Camisi'nden kaybolan Lâlâ Mustafa Paşa'nın kılıcıyla ilgili olarak Kıbrıs Postası'na çok önemli değerlendirmelerde bulundu.

II. Selim'in Kıbrıs'a hiç ayak basmadığını söyleyen Bağışkan, söz konusu kılıcın kesinlikle II. Selim'e ait olmadığını vurgulayarak, "Bu kılıç Lâlâ Mustafa Paşa'ya II. Selim tarafından hediye edilmiş olsaydı bu kılıcı zaten Kıbrıs'a hediye etmezdi. Bu kılıç tamamen Paşa'nın kendisine aitti" dedi.

"LÂLÂ MUSTAFA PAŞA'YA AİT KILICIN İNGİLTERE'DE ORTAYA ÇIKMASI BENİ ŞAŞIRTTI"

Lefkoşa Selimiye (Ayasofya) Camii'nden 35 yıl önce çalınan Lâlâ Mustafa Paşa'ya ait kılıcın İngiltere'de ortaya çıkmasının kendisini şaşırttığını ifade eden Bağışkan, 1982 yılında kılıcın çalındığı dönemde Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Müdürü'nün merhum Hasan Şefik Altay, Selimiye Camii'nin imamının ise Ahmet Gürses olduğunu ifade etti.

"ÖMERİYE (ÖMERGE) CAMİİ'NİN ADI HZ. ÖMER'DEN GELİYOR"

1571 yılında Kıbrıs'ı fetheden Osmanlı Sadrazamı Lâlâ Mustafa Paşa'nın Kıbrıs'a hediye olarak bıraktığı bir kılıç ile kendine ait el yazması bir Kur'an olduğunu belirten Tuncer Bağışkan, "Lefkoşa'nın Osmanlılar tarafından alındığı 9 Eylül 1570 tarihinde, Hz. Ömer'in Kıbrıs'a geldiğinde Lefkoşa'da bulunan St. Mary Augustin Manastır Kilisesi'nin sündürmesinde kaldığını öğrenen Lâlâ Mustafa Paşa, fetihten sonra bu kiliseyi hemen restore edip Ömeriye (Ömerge) adıyla camiye döndürmüş ve fetihten sonraki ilk Cuma namazını da bu camide kıldırmıştı" diyerek bu bilgilerin Evkaf İdaresi'nin arşiv belgelerine dayandığını vurguladı.

"LÂLÂ MUSTAFA PAŞA'NIN EMANETİ UZUN YILLAR BOYUNCA BÜYÜK DAYIMIN ZİMMETİNDEYDİ"

Lâlâ Mustafa Paşa'nın camiye hediye ettiği kılıç ile Kur'an'ın Ömerge Camii'nin son kayyumu ve müezzini olan Tenekeci Ahmet Seyfi Efendi'nin zimmetinde bulunduğunu ifade eden Tuncer Bağışkan, yaşanan tarihi gelişmeleri, "Tenekeci Ahmet Seyfi Efendi benim büyük dayımdı. Lefkoşa kılıçla alındığı için bir gelenek olarak Tenekeci Ahmet dayım Cuma hutbesine bu kılıç ile çıkardı. Büyük dayımın kızı Peyker, 9 Haziran 1958 tarihinde kimliği belirsiz kişiler tarafından katledilince, dayım Ömerge mahallesini terk ederek Lefkoşa'nın kuzeyine geçmek zorunda kaldı. Bu sırada beraberinde getirdiği kutsal emanetler olan Lâlâ Mustafa Paşa'nın kılıcı ile Kur'an'ını Evkaf İdaresi yetkililerine teslim etti" şeklinde dile getirdi.

"LÂLÂ MUSTAFA PAŞA'NIN KUR'AN'I GİRNE MİLLİ ARŞİVİ'NDE KORUMA ALTINDA"

O dönemde, Lâlâ Mustafa Paşa'nın kılıcının Lefkoşa Selimiye (Ayasofya) Camii'ne, Kur'an'ın ise 30 Nisan 1963 tarihinde müze olarak açılmak üzere olan Mevlevi Tekkesi 'ne devredildiğini kaydeden Tuncer Bağışkan, Kuran'ın bir süre Mevlevi Tekkesi'nde sergilendikten sonra Girne Milli Arşivi'nde koruma altına alındığını da sözlerine ekledi.

"1982 YILINDAN BERİDİR KILIÇDAN HABER ALINAMADI"

Lâlâ Mustafa Paşa'nın kılıcının Selimiye Camii'ne devredilmesinden sonra, döneminin müezzini Ahmet Gürses Hoca'nın geleneği sürdürerek cuma günleri ve bayram namazlarında hutbeye çıkarken bu kılıcı taşıdığını hatırlatan Tuncer Bağışkan, kılıcın 1982 yılında kimliği belirsiz kişiler tarafından çalındığını ve bir Cuma günü hırsızlığın fark edildiğini söyleyerek, o günden sonra kılıçtan haber alınamadığını dile getirdi.

"UMARIM KILICIN GERİ ALINMASI İÇİN GİRİŞİM BAŞLATILIR"

35 yıldan sonra kayıp kılıcın yeniden ortaya çıkmasından dolayı büyük mutluluk duyduğunu söyleyen Bağışkan, "En büyük beklentim, bu kılıcı Selimiye Camii'nden çalanların ortaya çıkarılarak halen hayattaysalar yargılanmaları... Bir diğer beklentim ise bu tarihi kılıcın ülkemize iade edilmesi için girişimlerin ivedilikle başlatılmasıdır" dedi.

BERATLI: "KILICI ÇALDIRMAMIZ ÇOK BÜYÜK BİR REZALETTİ"

Ülkemizin önde gelen tarihçi ve yazarlarından Yardımcı Doçent Doktor Nazım Beratlı ise konuyla ilgili olarak Kıbrıs Postası'na yaptığı açıklamalarda, 1982 yılında Lâlâ Mustafa Paşa'nın kılıcının kaybolduğu dönemde büyük olay olduğunu ve ortalığın ayağa kalktığını hatırlatarak, " 'Kılıcı bulamadık' diyerek olayın üzerini kapattılar ve herkes yerine oturdu" şeklinde konuştu. O dönemde bir soruşturma açılmadığını söyleyen Beratlı, "Kılıcı çaldırmamız çok büyük bir rezaletti" dedi.

"KILIÇ EGEMENLİĞİN SEMBOLÜ OLARAK FETHEDİLEN BÖLGEYE HEDİYE EDİLİRDİ"

Bir Osmanlı geleneği olarak fethedilen bir yere egemenliğin sembolü olarak Padişahın ya da o yeri fetheden paşanın kılıcının hediye edildiğini ve bu kılıcın o bölgedeki merkez camiye konulduğunu söyleyen Beratlı, o cami imamının ise kılıcı kuşanarak Cuma hutbelerine çıktığını söyledi.

"Evkaf, KILICI GERİ ALMALI, İNGİLTERE'DE HEMEN DAVA AÇILMALI"

Bu konuda Evkaf İdaresi'ne büyük görev düştüğünü belirten Nazım Beratlı, "Evkaf İdaresi bu konuya el atmalı ve ülkemizin tarihi değerlerine sahip çıkmalıdır. Madem 35 yıl sonra şimdi ortaya çıktı ne yapıp edip bu kılıcı geri almalıyız" dedi. Evkaf İdaresi'nin bu konuda hemen İngiltere'de dava açması ve böyle bir satış varsa bu satışı durdurması gerektiğini vurgulayan Beratlı, kılıcın geri alınması içinde yasal sürecin başlatılması gerektiğini belirtti.

"ELİMİZDE KILICIN TEK BİR FOTOĞRAFI YOK"

KKTC arşivlerinde kılıca ait bir fotoğraf olmamasının da büyük bir sorun olduğunu dile getiren Nazım Beratlı, "Arşivlerimizde kılıcın bir fotoğrafı olmadığı için bizim olduğunu ispat etmemiz de çok zor olacak. Yapmamız gereken; kılıcı İngiltere'ye götüren ilk kişiyi bularak, bu kılıcı Kıbrıs'ta kimden aldığını öğrenmektir ama ben bunun yapılacağına da inanmıyorum" şeklinde konuştu.

YABANCI KAYNAKLARDA KILIÇ HAKKINDA BİLGİLER VAR

Bazı yabancı kaynaklarda Lâlâ Mustafa Paşa'nın kılıcının Selimiye Camii'nde olduğu ve cami imamının Cuma namazlarında ve bayram namazlarında hutbe okumak için minbere çıkarken bu kılıcı kuşandığı yer alırken, kılıcın minberin her basamağına değdirildiği, imamın minberin tepesine çıktığı zamansa kılıca dayanarak hutbe okuduğu yer alıyor.

KILICIN İZİNE RASTLANMADI

Kıbrıs Postası'nın yetkililerden aldığı bilgiye göre, Dışişleri Bakanlığı'nın İngiltere'de yaptığı araştırmalar ve girişimler sonucunda Lâlâ Mustafa Paşa'ya ait olan kılıcın British Museum'da ya da İngiltere'nin önde gelen müzayede salonları olan Christie's ve Southby'da izine rastlanmadığı öğrenilirken, kılıcın satışıyla ilgili bir bilgiye de ulaşılamadığı belirtildi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.