Ömrü bir asra yaklaşan Kıbrıs Gazisi, millete hizmeti sürdürüyor

Çavundur köyünde 1 Eylül 1923'te dünyaya gelen Cesuroğlu, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezuniyetinin ardından 1948'de İstanbul 3. Zırhlı Tugayı'nda göreve başladı. 1974'te Kıbrıs Barış Harekatı'na katılan Cesuroğlu, 4 yıl sonra Ankara Mamak Kolordu Mahkemesinden emekliye ayrıldı.

İlerleyen yaşına rağmen vatana hizmetten vazgeçmeyen Cesuroğlu, 2010'da kurucu şube başkanlığını yaptığı TÜMGAZİDER aracılığıyla gaziler ve yakınları için hukuk mücadelesi yürütüyor.

Cesuroğlu, Kastamonu'daki tek gazi subay olmasının yanında, "Çanakkale Türküsü"nü arşive kazandıran merhum ozanlardan İhsan Ozanoğlu'nun yaşayan tek öğrencisi unvanına sahip bulunuyor.

"HİÇBİR ZAMAN ÖLÜMÜ DÜŞÜNMEMİŞİMDİR"

Cesuroğlu, AA muhabirine, harekat başladığında Ankara Mamak'taki 28. Tümen Karargahı'nda görevli olduğunu belirterek, komutanların harekata katılacağını söylediklerini, ailesiyle vedalaşması için bir saat verdiklerini anlattı.

İlkokul öğretmeni eşinin kendisini evden uğurlarken hediye ettiği kamayı yıllardır sakladığını dile getiren Cesuroğlu, şöyle konuştu:

"Kıtaya döndük ve ertesi gün konvoy hareket etti. Konvoy, 28-30 kilometre uzunluğundaydı. Üçüncü gün Taşucu'na vardık ve oradan çıkarma gemilerine bindik. Akşam saatlerinde hareket ettik ve ertesi gün 09.00 sularında Kıbrıs'a vardık. Gece boyunca, sağımızdan ve solumuzdan bizi koruyan gemilerin ışıklarını hissettik ve gördük. Çıkarma yerine vardığımızda devamlı hava desteği gördük. Kıbrıs'taki soydaşlarımızın arasında hakikaten çok iyi, fevkalade insanlar var. Mesela, birlik komutanının çadırına ve yerine masa, sandalye lazımdı. Askerler, gazinodan masa sandalye alıp getiriyorlardı. Gazino sahibine dedim ki 'Arkadaş, her şeyin gidiyor, git başında dur da sahip ol malına'. Adamın bana sözü ne oldu biliyor musunuz? 'Albayım, albayım, siz gelmeseydiniz şu anda ölüydüm" dedi.

Kore'ye giderken fevkalade duygular yaşamadım ama bir insanın cuma namazına giderken veya çıktıktan sonra duyduğu huzur vardır. Kıbrıs'ta o huzuru tatmış, o şekilde gitmiş ve hiçbir zaman ölümü düşünmemişimdir."

KIBRIS'IN KURULUŞUNUN 36. YIL DÖNÜMÜNDE İLGİNÇ BİR OLAY YAŞADI

Cesuroğlu, Kıbrıs'a ulaştıklarında çıkarma gemisinden inip Karaoğlanoğlu Plajı'na gittiğini, sahilde bulunan villanın bahçesindeki asmada gördüğü üzümü henüz olgunlaşmadığı için yiyemediğini belirterek, harekatın 36. yıl dönümü etkinliklerinde yeniden Kıbrıs'a gittiğinde ilginç bir olayla karşılaştığını söyledi.

"Orada dolaşırken o asmadaki üzüm duruyor mu, merak ettim" diyen Cesuroğlu, şu bilgiyi paylaştı:

"Baktığım zaman asma olduğu gibi duruyor ancak üzümler çoktan toplanmış, dalında hiç yok, mevsim itibarıyla. Bu anımı, orada bulunan 40-50 kişilik gruba anlatırken yere doğru baktım, üzüm salkımı duruyor, üzerinde 15-20 üzüm var, dalından yeni koparılmış gibi. Gayet güzel, canlı ve fevkalade. Rabbimin hikmeti gördüm, aldım ve hepsini afiyetle yedim. O mutluluğumu hiç unutamıyorum, 36 sene önceki durumla o günkü karşılaştığım durum. Hala hayret içindeyim, o mevsimde orada o bir salkım üzüm nasıl bulundu, başka yoktu hiçbir şekilde."

Çıkartma sırasında Beşparmak Dağları'nı geçerek bir bahçeye yerleştiklerini aktaran Cesuroğlu, toprağın üzerinde konakladıklarını, savaşın bütün şiddetiyle sürdüğünü, ikinci harekatı bizzat gördüğünü, askerlerin su sıkıntısı yaşadıklarını dile getirdi.

TÜMGAZİDER'İN ŞUBESİNİ KURDU

Cesuroğlu, 2010'da İstanbul'dan Kastamonu'ya yerleşerek, TÜMGAZİDER'in şube başkanlığını kurma çalışmalarına başladığını söyledi.

Çalışmaların tamamlanmasının ardından, derneğin açılışını yaptıklarını belirten Cesuroğlu, şunları kaydetti:

"Türkiye Muharip Gaziler Derneği yöneticileri, 2010 yılında şubemizin açılışında buraya geldiler ve dediler ki 'Efendim ,tespitlerimize göre, en yaşlı Kıbrıs gazisisiniz'. Bunu, daima muhtelif yerlerde de söylediler. Ben de o şekilde öğrenmiş oldum. Savaş bölgelerinde sivil veya asker ayrımı yoktur, kanunlara uygun o davaları gördük. İyi hizmet yaptığımız kanaatindeyim. Şehitlerimiz kanları, gazilerimiz terleriyle yoğurarak bu toprakları bize vatan bırakmışlardır. Onlar için Allah'tan rahmet, sağlıklı gazilerimiz için sağlıklı ömürler diliyorum. Allah, her kişiye şehitliği ve gaziliği nasip etmez. Kıbrıslı kardeşlerimi, sevgiyle, saygıyla selamlarım. Kendilerine mutlu ve huzurlu günler diliyorum."

Cesuroğlu, Kıbrıs'ın Akdeniz'de çok önemli anahtar ülke olduğuna işaret ederek, adaya sahip olan devletin Ortadoğu ve Süveyş Kanalı'nda çok avantajlı kazanacağını sözlerine ekledi.