TÜRKİYE
okuma süresi: 4 dak.

Türkiye'nin basın özgürlüğü notu kırık

Türkiye’nin basın özgürlüğü notu kırık

Friedrich Ebert Vakfı, '2014 Medya Barometresi' adlı raporunda Türkiye'ye kırık not verdi. Raporda Türkiye'deki tutuklu gazetecilerin sayısı azalırken, gazeteciler arasındaki işsizlik ve otosansürün arttığı belirtiliyor.

Yayın Tarihi: 27/03/15 08:02
okuma süresi: 4 dak.
Türkiye’nin basın özgürlüğü notu kırık
A- A A+

Alman Friedrich Ebert Vakfı, 'Medya Barometresi-Türkiye 2014' adlı araştırmasında Türkiye'ye 5 üzerinden 2.1 verdi. Friedrich Ebert Vakfı tarafından hayata geçirilen 'Medya Barometreleri, dünyanın çeşitli yerlerindeki ifade ve basın özgürlüğünü ölçmek amacı ile yürütülen araştırmalara dayanıyor. İlgili araştırmalar Afrika'da 2004'ten, Asya'da 2009'dan ve Avrupa'da 2011'den bu yana uygulanıyor.

Friedrich Ebert Vakfı, uluslararası tasniflerde Türkiye'nin ifade ve basın özgürlüğü konusunda yaşadığı hızlı düşüş nedeniyle bu projenin Türkiye'de de uygulanması için Haziran 2014'te bir çalışma başlatmış. Zira, Sınır Tanımayan Gazeteciler Basın Özgürlüğü Endeksi'nde Türkiye, 180 ülke arasında 154'üncü sırada yer alıyor. Ayrıca Freedom Hause-Özgürlük Evi'nin son raporunda Türkiye, basını özgür olmayan, kısmen özgür ülkeler arasına alındı ve ülke derecesi düşürüldü.

'Tutuklu gazeteci azaldı, otosansür arttı'

'Medya Barometresi-Türkiye 2014' araştırmasının raportörlüğünü yapan Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi Yardımcı Dekanı Eylem Yanardağoğlu, Türkiye'nin medya barometresinin toplamda 5 üzerinden 2.1 olduğunu ifade etti. Bu rakamın endişe verici olduğunu belirten Yanardağoğlu, raporda yer alan bir başka tespitin ise, tutuklu gazetecilerin sayısı azalırken, gazeteciler arasındaki işsizlik ve otosansürün artması olduğunu söyledi.

"Otosansür meselesi, yani gazetecilerin işlerini yaparken, kendilerini tedirgin hissetme meselesi çok büyük bir sorun. Bu işsizliği ve gazeteciler arasındaki umutsuzluğu tetikliyor" diyen raportör, şunları da ekledi: "Fakat bir yandan ana akım medyada çalışan ve şöyle düşünen gazeteciler de var; 'Ben ne olursa olsun, buradaki yerimi korumalıyım, burada mücadele vermeliyim'. Bu, bence çok önemli bir şey; yani eğer bir takım zorluklar aşılacaksa, bu, mesleği yapan insanların özverisiyle, meslek aşkıyla olacak diye düşünüyorum."

'Havuz medyası' fenomeni

Yanardağoğlu ayrıca, basın ve ifade özgürlüğü sorununun Türkiye için yeni bir sorun olmadığını savundu. Raportör, Türkiye'de siyasi iktidara ve sosyal koşullara paralel olarak belirli konuların medyada zaman zaman sınırlandırıldığını hatırlattı.

Yanardağoğlu AK Parti döneminin en önemli farkının ise hükümete yakın iş dünyasının satın aldığı medya kurumlarını tanımlamak için kullanılan 'havuz medyası stratejisi' olduğunu şöyle ifade etti: "Havuz medyası fenomeninin yeni bir strateji olduğunu görüyoruz. Bunun ifade ve basın özgürlüğü açısından problemli olduğunu görüyoruz. Havuz medyasının bir tezahürü olarak gazeteler aynı başlıklarla yayınlanabiliyor, bazı haberlere hiç yer vermeyebiliyorlar. Medya özgürlükleri açısından yeni bir durum olarak bundan söz edilebilir diye düşünüyorum."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.