MAGAZİN
okuma süresi: 5 dak.

Türkiye'nin ilk erkek dansözü: "Kıbrıs burnumda tütüyor..."

Türkiye'nin ilk erkek dansözü: "Kıbrıs burnumda tütüyor..."

Türkiye'nin ilk erkek dansözü Yılmaz Birsen, anılarını Kıbrıs Postası'na açtı. İlk erkek dansöz olmasının yanı sıra, Anadolu'nun eski halini ve Kıbrıs'ı özlemle anan bir romantik olan Yılmaz Birsen, Kıbrıs'a dair anılarını anlatırken duygu yüklü anlar yaşadı

Yayın Tarihi: 18/09/16 09:05
okuma süresi: 5 dak.
Türkiye'nin ilk erkek dansözü: "Kıbrıs burnumda tütüyor..."
A- A A+

Kıbrıs Postası - Onur EVRENSEL

Yılmaz Birsen; Türkiye'nin ilk erkek dansözü, Japon İmparatoru'ndan berat alacak kadar başarılı, Zeki Müren'le aynı sahneyi paylaşacak kadar sanatının divası ve eski Anadolu'yu ve Kıbrıs'ı özlemle anan bir romantik…

DomeHotel'de sahne aldığı yılları anlatırken duygu tufanları yaşayıp, gözyaşlarına mani olamıyor ilk erkek dansöz Birsen… Kıbrıs'a her daim tutkuyla bağlı olduğunu belirten Birsen, "Kıbrıs burnumda tütüyor. Yine geleceğim" diyerek o günleri Kıbrıs Postası'na anlattı.

Türkiye'nin ilk erkek dansözü Yılmaz Birsen, anılarını Kıbrıs Postası'na açtı. İlk erkek dansöz olmasının yanı sıra, Anadolu'nun eski halini ve Kıbrıs'ı özlemle anan bir romantik olan Yılmaz Birsen, Kıbrıs'a dair anılarını anlatırken duygu yüklü anlar yaşadı. Kıbrıs'ın kendine has özgürlük anlayışını DomeHotel'de sahne aldığı yıllarda bizzat yaşadığını belirten ilk erkek dansöz Birsen, "İnşallah bugün de Kıbrıs'ın o eski özgürlükçü yapısı sürüyordur…" diyor.

"Kıbrıs'a yeniden gelmek isterim"

1960'lı ve 70'li yıllarda sık sık Kıbrıs'a gelerek sahne aldığını anlatan Birsen, Kıbrıs'tan o yıllarda çok etkilendiğini ifade etti. Birsen, Kıbrıs'a dair anılarının derin ve özel olduğunu anlatarak, "Kıbrıs benim için çok sık sahne aldığım, muazzam bir ada ülkesiydi. Özellikle kendine has özgürlükçü yapısı beni çok etkilemişti. Umarım bugünlerde de eski Anadolu'nun bozulduğu gibi orası da bozulmamıştır ve özgürlükçü yapısını ilelebet muhafaza eder" dedi.

"Şimdi olsa taşlamaya gelirler"

Birsen, "Eskiden Anadolu'ya sahne almaya gittiğimizde insanlar bizi alkışlamaya gelirdi, şimdi olsa taşlamaya gelirler" dedi.

Yılmaz Birsen, "Bugün Türkiye'de ne gece kulübü, ne gazino kaldı, ne de bir sanatçı kaldı. Eğlence hayatını bitirdiler. Eskiden insanlar daha mutluydu, insanların mutluluğunu da bitirdiler. Eskiden Anadolu'ya sahne almaya gittiğimizde insanlar bizi alkışlamaya gelirdi, şimdi olsa taşlamaya gelirler. Sanata ve sanatçıya olan saygı yok oldu. Daha ne olsun?" diye konuştu.

Başlarda garipsendiğini belirten ilk erkek oryantal, "Sahneye ilk çıktığım dönemde "hiç erkek kadın dansı eder mi?" şeklinde tepkiler yağdı tabii. Ama ben bu tepkilere hiç aldırış etmeden bildiğim yoldan gittim. İlk gece heyecandan tir tir titrediğimi unutamam. Ama çabuk alıştım, hatta işi hemen şova döktüm, bir süre sonra sahneye at ile geliyordum. Düşünün, ben atın üstünde, diğer dansçı kızlar atın yanında! Attan inip programa başlıyordum."

"Zeki Müren beni gazinodan attırdı"

Zeki Müren'in kendisini gazinodan attırdığını söyleyen Birsen, ilginç bir anısını da anlattı:

"Ben öyle bir giyiniyordum ki bazı sanatçıları çok büyük rahatsız ediyordum. Benim en hafif elbisemde 7 kilo kristal vardı çünkü. Sanatçılar her gün odama gelip bütün kostümlerime bakarlardı merakla. Daha da fenası, bu yüzden işimden bile oldum. Zeki Müren'le Tepebaşı gazinosunda çalışırken, rahmetli bana "Yılmaz" dedi, "sen bundan sonra Konya şalvarları giyip sahneye çıkacaksın, artık allı pullu kostüm yok! ". Ben de "tamam" dedim ama nasıl olsa Zeki bey gazinoya erken gelmez diye yine bildiğimi okumaya devam ettim. Bir sahneye çıkıyordum, karşıdan bir ışık vuruyordu ki; üstüm tepeden tırnağa ayna, ayna, ayna, ayna, yanıyor!

Ama ne oldu sonra, Zeki Müren aramış gazinonun patronunu. Sahneden bir indim patron yanıma geldi, Zeki bey sizi telefona istiyor diye. Gittim telefona, Zeki bey "benim senden bir ricam vardı, neden yerine getirmediniz" diye sordu. Ben de, "sayın solistim" dedim, "müşterilerim benden şatafatlı elbise istiyor". Bunun üzerine "haydi evladım" dedi, "senin de yolun açık olsun, gidiyorsun". Ve bunun üzerine o güne kadar Türkiye'de hiç görülmemiş bir olay oldu, saat gecenin 12.30'unda Günaydın gazetesinin baskısını durduruldu. Yeni manşet atıp "Yılmaz Birsen yarın akşamdan itibaren çakıl gazinosunda" diye haber yaptılar. Meğer yeni geçeceğim gazinonun patronu yaptırmış haberi. İşte böyle bazı kıskançlıklar yaşadık rahmetliyle ama son zamanlarda can ciğer olduk. Kendi gazinosunda hiçbir sanatçı şatafatlı giyinmesin istiyordu, ne yapabilirsin bu da onun prensibi."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.