İNGİLTERE
okuma süresi: 4 dak.

May: "İngiltere, çok kısıtlı sayıda Suriyeli mülteciyi ülkeye kabul etme politikasını sürdürecek"

May: "İngiltere, çok kısıtlı sayıda Suriyeli mülteciyi ülkeye kabul etme politikasını sürdürecek"

İngiltere Başbakanı Theresa May'in, İngiltere'nin çok kısıtlı sayıda Suriyeli mülteciyi ülkeye kabul etme politikasını sürdüreceğine dair açıklamaları bugün Guardian gazetesinde önemli yer tutuyor.

Yayın Tarihi: 20/09/16 08:43
okuma süresi: 4 dak.
May: "İngiltere, çok kısıtlı sayıda Suriyeli mülteciyi ülkeye kabul etme politikasını sürdürecek"
A- A A+

İngiltere Başbakanı Theresa May'in, İngiltere'nin çok kısıtlı sayıda Suriyeli mülteciyi ülkeye kabul etme politikasını sürdüreceğine dair açıklamaları bugün Guardian gazetesinde önemli yer tutuyor.

İngiltere önümüzdeki dört yıl için 20 bin Suriyeli mülteciyi ülkeye kabul edeceğini beyan etmiş durumda.

Ancak hem muhalefetteki İşçi Partisi hem de çeşitli yardım kuruluşları hükümete daha fazla Suriyeli mülteciyi kabul etme çağrısı yapıyor.

BM Genel Kurulu'na katılmak üzere ABD'ye giderken uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan May, Guardian muhabirinin bu çağrıyla ilgili ne düşündüğünü sorması üzerine, "Biz her zaman, bölgeye yardım ederek daha fazla Suriyeli mülteciye yardımcı olabileceğimiz fikrini kabul ettik" dedi.

May, BM'ye yapacağı öneride, göçmenlerin girdikleri ilk güvenli ülkede iltica başvurusunda bulunmalarını savunacak.

May ayrıca ülkelerin sınırlarını kontrol altında tutmalarının en büyük hakları olduğunu belirtecek.

'MAY'İN SURİYE PLANI YENİ Mİ?'

Guardian'ın göç muhabiri Patrick Kinglsey bu açıklama üzerine geniş bir köşe yazısı kaleme almış.

Kingsley May'i özetle şöyle eleştiriyor:

"May'in planının ilk önemli maddesi olan mültecilerin vardıkları ilk ülkede kalmalarının teşvik edilmesi gerektiğine dair öneri, yeni bir düşünce değil.

"Sadece istatistiklere bakalım. Mültecilerin yüzde 86'dan fazlası gelişmekte olan dünyada yaşıyor. Onların çok büyük bir bölümü de vardıkları ilk ülkelerde yaşıyor. Dünyanın en büyük mülteci nüfusuna sahip olan Türkiye'deki mültecilerin hemen hemen tamamı komşu ülkeler Suriye veya Irak'tan sınır geçerek geldi.

"Lübnan kişi başına ve kilometre kareye düşen mülteci oranı açısından tüm ülkelerden daha fazla mülteciye sahip. Bu ülkedeki 1.2 milyon Suriyeli mülteci de yan kapıdan geldi. Kenya'da dünyanın en büyük mülteci kampında bulunan Somalililer komşu ülkeden geldiler. Pakistan'daki Afganlar da sadece bir sınırı geçtiler. Dolayısıyla sorun çok az sayıdaki mültecinin sınır ülkelerde kalması değil çok fazla sayıdaki mültecinin bunu yapmaya zorlanmaları.

"Batı'nın Orta Doğu'dan, Pakistan'dan veya Doğu Afrika'dan anlamlı oranda mülteciyi kabul etmemesi nedeniyle bu mülteciler bir çıkmaza girmeye zorlanıyor: Ya eğitim, sağlık, çalışma hakkına erişimlerinin olmadığı ülkelere gitmek ya da Batı'ya kuralsız göç.

"Peki ya May'in bahsettiği sınır kontrollerinin artırılması? Bu da kesinlikle yeni değil. Bu, geçmiş 15 yılda Avrupa'nın göçmen politikasının refleksiydi. Bu, çok etkili değil. Duvarlar sadece göçmenleri başka yere yönlendiriyor ve onları sıklıkla kaçakçıların ellerine itiyor.

"Kanarya Adaları'nın deniz sınırlarının kontrolünü artırması ve hatta Fas ve İspanya arasındaki çok daha yüksek tel örgüler, göçmen güzergâhının Libya'ya dönmesiyle, anlamsızlığını kanıtladı. Yunanistan ve Bulgaristan'ın sınırları boyunca uzanan çifte tel örgüler nedeniyle göçmenler, Yunan adaları güzergâhını kullanmaya başladı. Macaristan'ın Sırbistan sınırındaki tel örgüsü de insanları Batı'ya, Hırvatistan'a doğru yönlendirdi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.