EKONOMİ & FİNANS
okuma süresi: 7 dak.

Sosyal Sigortalar'da borçlanma maaşlar uğruna!

Sosyal Sigortalar'da borçlanma maaşlar uğruna!

Bakanlar Kurulu, Sosyal Sigortalar Dairesi'nin maaşlarının sorunsuz ödenebilmesi için altı bankadan borçlanmış olduğu 56 milyon lira borcun vadelerini Devlet Kefalet Senedi karşılığında uzattı.

Yayın Tarihi: 17/10/14 10:00
okuma süresi: 7 dak.
Sosyal Sigortalar'da borçlanma maaşlar uğruna!
A- A A+
Eylül ayı itibarıyla bankalara 695 bin lira ödendi. Bu borç her ay tazeleniyor. Bankalar her ay 690-700 bin lira arası faiz uyguluyor. Bu miktar 2500 sigortalının ödediği pirime eşit geliyor. Sigortalının her ay ödediği primler hak sahiplerine verilmeden bankalara faiz olarak ödeniyor.

Kıbrıs Potası'na konuşan Yetkili Bağımsız Muhasip-Murakıp Göksel Saydam,denetimsizliğin; Vergi Dairesi ile koordinasyon sorununun ve Sosyal Güvenlik Fonlarına kesilen oranın yüksek oluşunun Sigorta ve İhtiyat Sandığı Dairesi'nin gelirini düşürdüğünü söyledi.

Saydam, Sosyal Sigortalar ve İhtiyat Sandığı'nın batma noktasına geldiğini, sosyal güvenlik fonlarına kesilen oranın düşmesi durumunda kayıt dışılığının ortadan kalkacağını ve Sosyal Sigorta Dairesi'nin de kendi iç ayarlamasıyla durumu düzeltebileceğini söyledi.

Kıbrıs Postası - Deniz Abidin

Bir süre önce borç batağına giren ve bir türlü çıkamayan Sosyal Sigortalar ve İhtiyat Sandığı Dairesi, maaşlarının sorunsuz ödenebilmesi için altı bankadan borçlandığı miktar Eylül ayı itibariyle 56 milyon lira oldu. Bakanlar Kurulu, son Eylül ayında aldığı karar doğrultusunda Sosyal Sigortalar Dairesi'nin, maaşlarının sorunsuz ödenebilmesi için altı bankadan borçlanmış olduğu 56 milyon lira borcun vadelerini Devlet Kefalet Senedi karşılığında uzattı. Bakanlar Kurulu, Sosyal Sigortalar Dairesi'nin, Eylül 2014 maaşlarının sorunsuz ödenebilmesi için, Creditwest Bank'tan alınan 5 milyon TL kredinin, Kapital Bank'tan alınan 3 milyon TL kredinin, Limasol Türk Kooperatif Bankası'ndan alınan 7,5 milyon TL kredinin Kıbrıs Unıversal Bank'tan alınan 2 milyon TL kredinin, Vakıflar Bankası'ndan alınan 8,5 milyon TL kredinin, Yakın Doğu Bank'tan alınan 24 milyon TL kredinin Devlet Kefalet Senedi karşılığında vadesinin bir ay uzatılmasına karar verdi. Ayrıca, kurul, Devlet Kefalet Senedi ile Yakın Doğu Bank'tan bir ay vadeli 4 milyon TL, Vakıflar Bankası'ndan ise 2 milyon TL kredi borçlandırılmasına karar verdi.

Eylül ayı itibarıyla bankalara sadece bir aylık faiz miktarı olan 695 bin lira ödendi. Bu borç her ay tazeleniyor. Bankalar her ay 690-700 bin lira arası faiz uyguluyor. Bu miktar 2500 sigortalının ödediği pirime eşit geliyor. Sigortalının her ay ödediği primler hak sahiplerine verilmeden bankalara faiz olarak ödeniyor.

Saydam: "Fonlara kesilen oran yüksek"

Yetkili Bağımsız Muhasip-Murakıp Göksel Saydam, denetimsizliğin, Vergi Dairesi ile koordinasyonun olmayışı ve sosyal güvenlik fonlarına kesilen oranın yüksek oluşunun sigorta ve ihtiyat sandığı dairesinin gelirini düşürdüğünü açıkladı.

Göksel Saydam, bir işçinin işverene Sosyal Güvenlik ve İhtiyat Sandığı maliyetinin ortalama %28 olduğunu belirterek, bunun işverene fazla geldiğini söyledi. Saydam, işverenin bu miktarı zamanında ödeyemediğini ve kayıt dışı işçi çalıştırma yoluna gittiğine dikkat çekti. Saydam, bazı işletmelerin ise full time çalıştırırken, part time göstermesine veya yatırımını ödediği maaş üzerinden değil daha az maaş üzerinden yatırmasına yol açtığını belirtti. İşverenlerin, sosyal güvenlik fonunu gerçek miktar üzerinden yatırılması durumunda iflas edeceklerini dile getirdiklerini söyleyen Saydam, birçok iş yerinin malın satış fiyatını artırma noktasına gittiğini, bu durumun da vatandaşın alım gücünü azalttığını belirtti.

"Denetimsizlik en büyük sorun"

Göksel Saydam, KKTC'de kayıt dışı işçi çalıştırmanın nedenlerinden en önemlisinin denetimsizlik olduğunu söyleyerek, sosyal güvenlik fonlarına kesilen oranların yüksek oluşunun Sigorta ve İhtiyat Sandığı Dairesi'nin gelirini düşürdüğünü ve bugünlere gelinmesine neden olduğunu açıkladı. Hak sahiplerinin de emekli hakkı gibi haklarını istemesiyle gelirin bir türlü dengelenemediğini ifade eden Saydam, nakit artışı olmadığını belirtti.

"Vergi Dairesi ile koordinasyon yok"

Bu duruma gelinmesinde bir diğer etkenin de vergi dairesi ile sigortalar arasında koordinasyonun olmayışının etkili olduğunu belirten Saydam, işletmelerin sosyal güvenlik fonlarına ödedikleri primlerin gider cirosundan düştüğünü dile getirdi.

Vergi Dairesi'ne verilen maaş bordrolarının gerçeğe yakın verildiğini anlatan Saydam, Sigorta Dairesi'ne ise bordro verilirken düşük gösterildiğini ifade etti.

"Kayıt dışılık bir ülkenin sosyo ekonomik kanseri"

Maaş bordrolarının hem vergi hem de sosyal güvenliğin kayıt dışılığından yararlanmak için el altından da verilebileceğini söyleyen Saydam, bunun kayıtlarda yer almadığına dikkat çekti. Bu durumun ekonomiyi fazlasıyla etkilediğini belirten Saydam, ülkemizde kayıt dışılığın %70 civarında olduğunu kaydetti.

"Kayıt dışılık bir ülkenin sosyo ekonomik kanseridir, sonucu ölüm olabilir" diyen Saydam, beklentisinin, yetkililerin bir an önce önlem alması yönünde olduğunu söyledi.

"İşletme sahipleri af beklentisi içinde"

Saydam, birçok işverenin sosyal güvenlik fonuna af gelmesini beklediğini ifade ederek, yakın bir zamanda bu affın çıkacağına inandığını belirtti. Saydam, "Devlet vergide olduğu gibi bu konuda da gecikme zammını silecek ve taksitlendirme yapacak" dedi. Göksel Saydam, sosyal sigortalar ve ihtiyat sandığının batma noktasına geldiğini, oranların düşmesi durumunda kayıt dışılığının ortadan kalkacağını ve Sosyal Sigorta Dairesi'nin de kendi iç ayarlamasıyla durumu düzeltebileceğini söyledi.

"En iyi kredi alıcısı devlet"

Bakanlar Kurulu'nun, Sosyal Sigortalar Dairesi'nin, maaşlarının ödenebilmesi için altı bankadan borçlanmış olmasını da değerlendiren Saydam, ülkede kredi faizlerinin düşmemesini bu olaya bağladığını, en iyi kredi alıcısının devlet olduğunu savundu.

Saydam, siyasi, popülist yaklaşımların, hak sahiplerinin çoğalmasının, zamanında emekli yaşının düşük tutulmasının, sigortalara yatırımı olmayanlara sonradan sosyal sigorta hakkı kazandırılmasının düşüşe neden olduğuna dikkat çekti.

"Mali işler yönetmeliği yasada halen yok"

Göksel Saydam, "muhasebe ve mali işlemler tüzüğü" nün olmasına rağmen sosyal sigortalar yasasında halen yer almayışının bu ülke için büyük bir eksiklik olduğunu vurguladı. Saydam, ülkemizde gelinen bu şartlarda bir işletmenin ayakta kalabilmesi için %50 bir karla çalışması gerektiğinin altını çizerek, "denetim şart ki işletmeler eşit rekabet düzeyinde çalışsın." dedi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.