EKONOMİ & FİNANS
okuma süresi: 8 dak.

Türkiye ekonomisi 2014 yılı genelinde %2,9 büyüdü

Türkiye ekonomisi 2014 yılı genelinde %2,9 büyüdü

Son dönemlerde baş gösteren büyü(yeme)me sorununa karşı öncü olarak nitelendirilebilen sanayi üretimi, kapasite kullanımı ve güven endeksleri ardından Türkiye ekonomisinin 2014 yılında potansiyel büyümesinin oldukça altında bir büyüme kaydettiğini görüyoruz.

Yayın Tarihi: 03/04/15 10:39
okuma süresi: 8 dak.
Türkiye ekonomisi 2014 yılı genelinde %2,9 büyüdü
A- A A+

TÜİK tarafından dün açıklanan GSYIH (Gayri Safi Yurtiçi Hasıla) büyüme verisine göre:

  • Türkiye ekonomisi 2014 yılı genelinde % 2,9 büyüdü
  • 2014 yılının son çeyreğinde büyüme yıllık bazda (bir önceki yılın aynı çeyreğine göre) % 2,6 oldu
  • Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sabit fiyatlarla GSYIH bir önceki çeyreğe göre % 0,7 arttı
  • 2014 yılında GSYIH TL 1,75 trilyon ($ 800 milyar dolar) olurken, kişi başına düşen GSYIH (per capita income) USD 10,404'e geriledi

Son dönemlerde baş gösteren büyü(yeme)me sorununa karşı öncü olarak nitelendirilebilen sanayi üretimi, kapasite kullanımı ve güven endeksleri ardından Türkiye ekonomisinin 2014 yılında potansiyel büyümesinin oldukça altında bir büyüme kaydettiğini görüyoruz. Her ne kadar dünya genelinde düşük faiz hadleri, rekor düşük hatta negatif seviyelere inen enflasyona ve büyümeye göre % 2,9 büyüme başarılı olarak görülse de, iç talepteki zayıf seyrin 2015'in ilk çeyreğinde de sürmesini ve Türkiye özelinde pek de alışmadığımız negatif büyüme oranları ile karşı karşıya kalabileceğimizi düşünüyoruz. 2015 yılı için büyümenin % 3 seviyesinde olmasını bekliyoruz. Yılın ilk aylarında elde edilen öncü veriler, küresel ekonominin mevcut iç açıcı olmayan durumu, Türkiye ekonomisini daha da yavaşalatacağı beklenen seçim sürecini bir araya getirdiğimizde % 3 büyümenin sevindirici mi üzüntü verici bir gerçekleşme mi olacağın tam olarak kestirmemiyoruz. Bununla birlikte, ağırlıklı olarak dışa bağlı büyüme modelinden Türkiye'nin kurtularak içerde tasarufları artıracak ve kırılganlıkları önleyecek refomlara öncelik vererek çözümü sadece para politikası ekseninde aramaması, hükümetin ortaya koyduğu istihdam ve üretime destek olacak 25 maddelik reform paketini bir an önce hayata geçirmesi gerektiğini düşünüyoruz.

2014 yılan ait cari açık verisinin dün açıklanan GSYIH verisi ile beraber ele aldığımızda, ekonomideki dengelenmenin de yardımı ile, cari işlemler açığının milli gelire oranının bir önceki yıla göre azalarak % 5,7 seviyesinde gerçekleştiğini görüyoruz ($ 45,846 / $ 800,000 = % 5,7). Petrol fiyatlarının düşük seviyelerin korunması durumunda, cari işlemler açığındaki azalma eğiliminin 2015 yılında da devam etmesi beklenebilir.

Türkiye ekonomisinin 2013 yılındaki GSYIH'sı 1.567 milyar TL. Dolar bazında hesaplanırsa (1,567 mia / 1,9040 ) = $823 milyar, kişi başına gelir (per capita income) $10,822

Türkiye ekonomisinin 2014 yılındaki GSYIH'sı 1.750 milyar TL. Dolar bazında hesaplanırsa (1,567 mia / 2,1875 ) = $800 milyar, kişi başına gelir (per capita income) $10,404

Her ne kadar ekonominin 2014 yılında bir önceki yıla göre % 2,9 reel büyüme kaydettiğini görsek de, Dolar'ın Türk Lirası karşısında yükselmesi ile (TL kabaca % 14,9 değer kaybetti) USD cinsinden GSYIH'nın gerilediğini görüyoruz. Kurdaki yükselişin önümüzdeki senelerde de devam etmesi ve ekonominin potansiyel büyümenin altında kalması durumunda yaklaşık $80 trilyon dolar olan dünya GSYIH içinde % 1 paya sahip Türkiye'nin biraz daha gerileme kaydetme ihtimali olduğunu düşünebiliriz.

Piyasa Özeti ve Yorumu

Dün hem ay hem de ilk çeyreğin son günü olması nedeniyle gerek bilanço ayarlamaları gerekse kur fiksing nedeniyle dalga boyunun göreceli olarak yüksek seyrettiği bir gün oldu. Ocak ayının son haftasından itibaren Merkez Bankası özelinde devam eden tartışmalar, son haftalarda içerde artan siyasi endişeler ve yaklaşan seçim öncesinde tırmanmaya başlayan siyasi belirsizlik, TL ve TL cinsi yatırım araçlarına pek de olumlu yansıdığını söyleyemeyiz. Dün de bültenimizde belirttiğimiz üzere, yıbaşına nazaran Türk Lirası, Brezilya Realinden sonra % 10 ile en fazla değer kaybeden para birimi oldu. Türk Lirası'nın Dolar karşısında aşağıda 2,54 yukarda ise 2,65 seviyesi arasında sıkıştığını görüyoruz. Kurun hangi seviyeyi aşarsa, o yöne doğru sert bir hareket yapma ihtimali olduğunu düşünmeye devam ediyoruz. Gerek yurtiçinde yavaşlayan ekonomi ve faiz indirim baskısını yine üzerinde hissedeceğini düşündüğümüz TCMB; dışarda ise doların engellenemez yükselişi ve er yada da geç başlayacak faiz artışları, TL ve TL cinsi yatırım araçları için çok da olumlu konuşmamızı engelliyor.

FED'in yumuşak sayılabilecek bir tonlama ile bittirdiği Mart ayı FOMC toplantısı ardından 2,54 seviyesine kadar gevşeyen USD/TL kuru, son günlerde 2,60 - 2,62 seviyesi arasında sıkıştı. Dün dönem sonu olması nedeniyle sabah saatlerinde yön bulmakta zorlanan USD/TL kuru, özellikle 1,0720 seviyesine kadar gerileyen EUR/USD paritesine paralel 2,62 seviyesini bir kez daha test etse de, gece geç saatlerde 2,60 seviyesinin altına sarktığını görüyoruz. Nisan sonuna kadar mali yardım almaması durumunda nakit sıkıntısına düşecek olan Yunanistan'a yönelik endişelerin devam ettiğini de görüyoruz. Uzunca bir süredir piyasaların gündemini meşkul eden Yunanistan sorunu, ortak para birimi EUR üzerinde de etkili olmaya devam ediyor. Eurogroup ile Yunanistan arasında henüz bir anlaşma olmadığını not edelim. Yunan Başbakan'ı Şipras'ın seçim vaadlerine bağlı kalmaya çalıştığı, Eurogroup'un ise "ev ödevleri" konusunda Yunanistan'dan elle tutulur taahütler beklediğini ve görüşmelerde ilerleme kaydedilemediğini görüyoruz. Piyasaların her gün Yunanistan'ın Euro'dan çıkma ihtimalini daha da fazla fiyatlamaya başlayacağını inanıyoruz. Böyle bir kararın hem Yunansitan hem de Avrupa cephesi için ne anlam taşıdığını bu satırlarda anlatmak kolay değil ama ortak para birimi EUR'nun kademeli olarak 1,05 ve devamında 1 seviyesine doğru yöneleceğini düşünmeye devam ediyoruz.

ABD borsalarının geceyi % 1 civarında düşüşle kapatması ardından sabah saatlerinde pasifiğin diğer ucunda da karmaşık bir seyir hakim. Mali piyasaların gündeminde bugün Avrupa genelinde ve İnglitere'de açıklanacak PMI verileri, günün ikinci yarısında ise ABD'de açıklanacak önemli veriler dikkat çekiyor. Cuma günü açıklancak resmi istihdam verilerine öncü niteliğindeki özel sektör istihdam verisi (beklenti + 225 bin) PMI ve ISM verileri dikkatle takip edilecektir. ABD'de gerek bugün gerekse Cuma günü açıklanacak verilerin beklentileri aşması, faiz artırımın sürecini açıklanacak verilerin gücüne bağlayan FED'in para politikasın ışık tutacağından önemle takip edilecektir. Verilerin güçlü sonuçlanması, doların kuvetli seyrini daha da pekiştirebilir. Böyle bir gerçekleşme, EUR/USD paritesinde 1,05 seviyesine doğru hareketin önünü açabileceği gibi USD/TL kurununda da 2,65 hareketini tetikleyebilir.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.