Anastasiadis Mısır ve İsrail Büyükelçileriyle görüştü

Alithia ve diğer gazeteler, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis'in dün Mısır ve İsrail'in yeni Güney Kıbrıs büyükelçilerini kabulünde doğal gaz konusuna geniş şekilde değindiğini, ayrıca Anastasiadis'in dün Delek şirketinin üst düzey yetkilileriyle de bir araya geldiğini yazdılar.

Alithia gazetesi, "Şimdi Başka Yatak Bulunması Umutları" başlığı altında manşet ve iç sayfalarından geniş yer verdiği haberinde, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis'in dün ilk olarak yeni Mısır ve İsrail büyükelçilerinin güven mektuplarını kabul ettiğini, daha sonra ise Güney Kıbrıs'ın tek yanlı ilan ettiği MEB'inde doğal gaz arama-çıkarma faaliyetlerinde bulunan şirketlerden biri olan Delek şirketinin üst düzey yetkilileriyle görüştüğünü yazdı.

Habere göre, Mısır ve İsrail'in yeni büyükelçileri Hussein Abdelkerim Tantawy Mubarak ve Yael Ravia Zadok dün düzenlenen törenle Anastasiadis'e güven mektuplarını sundular.

Anastasiadis törende yaptığı konuşmada, Mısır'ın MEB'inde keşfedilen doğal gaz yatağı sebebiyle bu ülkenin büyükelçisine tebriklerini ileterek, söz konusu doğal gaz yatağının, Akdeniz'deki zenginliklerin bir kanıtı olduğunu ve bölge ülkeleri arasında işbirliğinin arttırılması olanağını doğurduğunu belirtti.

Anastasiadis, Güney Kıbrıs, Yunanistan ve Mısır arasındaki üçlü işbirliğinin yakın zamanda ilerlemesini de beklediklerini vurguladı.

Mısır Büyükelçisi ise, Güney Kıbrıs'ın AB üyesi olması ve stratejik konumu sebebiyle Akdeniz'in kuzey ve güneyindeki halklar arasında köprü oluşturacak nitelikleri taşıdığını vurguladı.

Anastasiadis, İsrail Büyükelçisi Zadok'un güven mektubunu kabulünde yaptığı konuşmada, İsrail'le enerji alanındaki işbirliğini daha da geliştirme taahhütleri bulunduğunu belirtirken "tarafların yasal haklarına karşılıklı saygı gösterilmesi gerektiğini" ifade etti.

Anastasiadis, Güney Kıbrıs ile İsrail arasında uzun yıllara dayanan dostluk ilişkisine de değindi.

İsrail Büyükelçisi de konuşmasında, iki ülke arasındaki dostluk ilişkisine vurgu yaptı ve bu ilişkinin daha da ileri götürülmesi için elinden geleni yapacağını belirtti.

YENİ YATAKLAR KONUSUNDA "UMUTLAR ARTTI"

Fileleftheros gazetesi ise, Anastasiadis'in dün Mısır ve İsrail büyükelçilerini kabulünün ardından Güney Kıbrıs'ın sözde MEB'inde yer alan "Afrodit" yatağında doğal gaz çıkarma faaliyetlerinde bulunan Delek şirketinin üst düzey yöneticileriyle bir araya geldiğini yazdı.

Habere göre toplantı sonrasında açıklamada bulunan Delek şirketi müdürü Yossi Abu, Afrodit yatağının kalkınmasını sağlamaya tam taahhütle bağlı olduklarını vurgulayarak, buradaki doğal gazı Kıbrıs ve Mısır pazarlarına sağlamak amacıyla uzun vadeli görüşmelerine başladıklarını belirtti.

Abu, olası alıcılarla görüşmelere başladıklarını ifade ederek, Mısır'ın MEB'inde keşfedilen büyük doğal gaz yatağının, Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarına yönelik beklentileri arttırması bakımından olumlu olduğunu savundu.

Rum Enerji Bakanı Yorgos Lakkotripis ve grubuyla, "Kıbrıs halkının yararı için" tam bir işbirliği içerisinde çalıştıklarını da iddia eden Abu, Delek şirketinin Noble'in Afrodit yatağında sahip olduğu hisselerden daha fazlasını satın alma niyetinde olduklarını da açıkladı.

Gazete, Noble ve Delek'in Afrodit yatağına ilişkin kalkınma planını10 Haziran'da Rum hükümetine ilettiğini ve Rum hükümetinin bu plana ilişkin değerlendirme raporunu dün iki şirket yetkililerine teslim ettiğini yazdı.

Habere göre Noble ve Delek yetkilileri dün akşamüzeri Rum Enerji Bakanı Lakkotripis'le toplantı gerçekleştirdiler.

DOĞAL GAZ TESPİTİNDE YÖNTEM DEĞİŞİKLİĞİ

Politis gazetesi, "Kıbrıs MEB'inde Yeni Planlamalar – Mısır'la Komşu Olan Parsellere Daha Büyük Dikkat" başlıkları altında manşet ve iç sayfalarından verdiği haberinde, Mısır'ın MEB'inde yer alan "Zohr" parselinde büyük doğal gaz yatağının keşfedilmesinin ardından Güney Kıbrıs'ın sözde parsellerinde doğal gaz tespit etme yöntemlerinde değişikliğe gidileceğini iddia etti.

Gazete, Anastasiadis'in Delek yetkilileriyle dün gerçekleştirdiği toplantıda, ENI şirketinin Mısır MEB'inde yaptığı araştırmaların "Nil Deltasının getirdiği kireç taşından oluşan tabakalarda" gerçekleştirildiği, bu sebepten ötürü de araştırmaların Zohr yatağıyla komşu olan 10 ve 11. parsellerdeki kireç taşı tabakalarına yoğunlaştırılması gerektiği düşüncesini doğurduğunu yazdı.

Güney Kıbrıs'ın sözde MEB'lerinde bugüne kadarki araştırmaların "Erathostenes yatağının şist tabakalarında" gerçekleştirildiğini belirten gazete, 11. parselde faaliyet gösteren Total şirketinin bundan sonra bu veriler ışığında çalışmalar gerçekleştirmesinin beklendiğini vurguladı.