Rum Dışişleri Bakanı: "Türkiye, kendi çıkarları için Kıbrıslı Türkleri ileri sürerek, tehditlerde bulundu"

Rum Dışişleri Bakanı, Kıbrıs Cumhuriyetinin, uluslararası ve Avrupa yasalarına saygıyla, hidrokarbon politikasına kararlılıkla devam edeceğini söyleyerek, Rum Lider Nikos Anastasiades`in, Kıbrıs sorunun çözümü durumunda, Kıbrıslı Türklerin de bu hidrokarbonlardan yararlanabilecekleri konusunda açık bir pozisyon ortaya koyduğunu hatırlattı ve Türkiye`yi, müzakere sürecinin yeniden başlaması ve Kıbrıs`ın yeniden birleşmesi için katkıda bulunmaya çağırdı.

Dün, Basın ve Enformasyon Dairesi (PIO) tarafından yayınlanan bir basın açıklamasına göre, Rum Dışişleri Bakanı, Kıbrıs`ın MEB ve kıta sahasındaki hidrokarbon ile ilgili faaliyetler konusunda, Türkiye Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan basın açıklamasına bu yanıtı verdi.

Rum Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, "Bu açıklamalara, Türkiye`nin, 1982 Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi gibi geleneksel uluslararası hukuka ve Kıbrıs`ın MEB ve kıta sahasında saygısızlığını bir kez daha ortaya koymaktadır" denilmektedir.

Rum Dışişleri Bakanı, "Uluslararası hukuk, bir ülkenin doğal zenginliklerinin, o devlete ait olduğunu ve tüm ülke halkının yararı yönünde o zenginliklerin yönetimi sorumluluğunun hükümete ait olmasını öngörmektedir. Bundan dolayı, "Kıbrıs Cumhuriyeti"nin egemenlik haklarını sorgulayan eylemler, sadece uluslararası hukuka aykırı olmakla kalmayarak, tamamen asılsızdır.

Türkiye`nin kendi çıkarlarını ilerletmek amacıyla, Kıbrıslı Türkleri ileri sürerek, bir kez daha tehditler uygulaması çok üzücü. Kıbrıs Cumhuriyeti, uluslararası ve Avrupa yasalarına saygıyla, hidrokarbon politikasına kararlılıkla devam edecek. Rum Lider, Kıbrıs sorununun çözümü sonrası Kıbrıslı Türklerin de bu hidrokarbonlardan yararlanabileceklerini net olarak ortaya koymuştur.

İki toplumlu müzakerelerde, doğal kaynakların federal hükümete ait olacağı konusunda bir anlaşmaya varılmıştı. Bu nedenle, Türkiye`yi, müzakere sürecinin yeniden başlaması ve Kıbrıs sorununa adil, yaşayabilir, bir çözüm bulunması ve tüm Kıbrıs halkının haklarından özgürce ve barış içinde yararlanabilmeleri için katkıda bulunmaya çağırdı" şeklinde konuştu.