GÜNEY KIBRIS
okuma süresi: 8 dak.

Rum basını "Çözümün uygulama mekanizması"nı mercek altına aldı

Rum basını "Çözümün uygulama mekanizması"nı mercek altına aldı

Rum basını, Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kocias'ın "korunması gereken kazanım" diyerek gündeme getirmesinin ardından Rum tarafında tartışmalara sebep olan "çözümün uygulama mekanizması" ile ilgili belgeyi mercek altına aldı.

Yayın Tarihi: 24/09/17 09:20
okuma süresi: 8 dak.
Rum basını "Çözümün uygulama mekanizması"nı mercek altına aldı
A- A A+
Rum basını, Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kocias'ın "korunması gereken kazanım" diyerek gündeme getirmesinin ardından Rum tarafında tartışmalara sebep olan "çözümün uygulama mekanizması" ile ilgili belgeyi mercek altına aldı.

Fileleftheros "Birçok Boşluğu Olan Uygulama" başlığıyla manşete çektiği haberinde, BM Genel Sekreteri'nin Crans Montana'daki beşli konferansın son gününde sunduğu gayrı resmi belgenin, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis'e eşlik eden uzmanlar tarafından "sorunlu" bulunduğunu yazdı.

Habere göre, anlaşmanın uygulama mekanizması ile ilgili belge sunulduğunda Anastasiadis, Guterres'e, "garantiler sisteminin yerine geçip müdahale hakkını kaldırıp kaldırmayacağını" sordu, Genel Sekreter'den, "bu iki meselenin ayrı olduğu, gayrı resmi belgenin uygulama mekanizması ile ilgili olduğu" cevabını aldı.

Gazete yemek sırasında gayrı resmi belgenin esasından kapsamlı şekilde söz edildiğini, Yunan Dışişleri Bakanı Kocias'ın, belgenin zafiyetlerine işaret ederek, BM'nin karışmasını olumlu diye nitelediğini yazdı.

Habere göre yemek ve görüşme devam ederken Anastasiadis gayrı resmi belgeyi, değerlendirilmek üzere Crans Montana'da kendisine eşlik etmekte olan Aris Konstantinidis, Konstantinos Kombos, Tumazos Çelebis ve Stavri Kalopsidioti'den oluşan çalışma arkadaşları ve uzmanlarına gönderdi.

Kalopsidioti, grup adına Anastasiadis'e (yemek sırasında) gönderdiği notta "Anayasal Konuları uygulama mekanizması olamayacağı, keza anlaşmazlıkların çözümü, vb gibi iç mekanizmalar ve kurumlar bulunduğu" gözlemine yer verildi. Notta "açıkça belirtilmeden, garantör ülkelerin rol sahibi olmalarına pencere açıldığı, uygulama mekanizmasının sona eriş tarihi de olmadığı" vurgusu yapıldı.

Haftalık Kathimerini "Ortak Belgeye Nasıl Ulaştık… Genel Sekreter'in Verdiği 'Non Paper' Tarafların Crans Montana'da Güvenlik İçin Sunduğu Tezlerin Kaydından Başladı" başlıklı haberinde, Genel Sekreter Antonio Guterres'in sunduğu, bir sayfadan biraz fazla "çözümün uygulama mekanizması" ile ilgili gayrı resmî belgenin BM çalışma grubu tarafından, tarafların tezlerinin not edilmesiyle hazırlandığını ve 30 Haziran tarihini taşıdığını yazdı.

Haberde BM çalışma grubunun, 18-20 Ocak'ta Mont Pelerin'de bulunan teknokratlar grubundan çok da farklı olmadığının ortaya çıktığı belirtilerek şu isimler sıralandı:

"Rum tarafından Müzakereci Andreas Mavroyannis, Tumazos Çelebis, Kıbrıs Türk tarafından Müzakereci Özdil Nami, Yunan Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri Dimitris Paraskevyopulos, Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, İngiltere Dışişleri Bakanlığı Savunma ve Bilişim Müdürlüğü Genel Müdürü Jonathan Allen, AB'nin Cenevre'deki BM Daimi Temsilcisi Peter Sorensen ve grup koordinatörü BM Genel Sekreteri'nin eski Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide"

Habere göre grup tarafından hazırlanan "Çözümün Uygulama-İzleme Mekanizması Çalışma Grubu Sonuçları (outcomes)" adını taşıyan belgede tarafların meseleye bakış açıları şöyle ileri sürüldü:

"Kıbrıslı Rumlar ve Yunanistan, Garanti ve İttifak Antlaşması'nın yerine, bir uygulama çerçevesi ve askerin çekilmesiyle ilgili bir antlaşma 'görüyor'. Kıbrıslı Türkler ve Türkiye Garanti ve İttifak Antlaşması'na bir ilave (compliment) uygulama mekanizması görüyor.

Kıbrıslı Rumlar ve Yunanistan taraflardan birinin uygulama üzerinde sorumluluğu olamayacağı tezini koruyor. Kıbrıslı Türkler ve Türkiye itiraz ediyor ve (çözümü) uygulayacak tarafları da içeren çok taraflı bir (çözümün uygulanmasını) izleme mekanizması öneriyor.

Taraflar uygulama yükümlülüklerinin kaydedilmesi gerektiğinde hemfikirdir.

Taraflar bir antlaşmadan hemen sonra asker sayısında önemli azalma olmasında ve bunun izleneceğinde hemfikirdir.

Taraflar uygulama çerçevesinin birçok kontrol düzeyi olması gerektiğinde hemfikirdir: a) uygulama izlemenin toprak için işletilmesi, b)yerel izleme mekanizmaları, enstitüler, Yüksek Mahkeme, v.b. c) uluslararası müdahiliyet ve destek, d)Avrupa müktese4batının uygulanmasına AB'nin gelecekteki rolü.

Taraflar toprağa ilişkin izlemenin AB'nin altında, yürütme yetkisi olmadan ve şu prosedürlerle yapılacağında hemfikirdir: Kıbrıslı Türkler ve Türkiye açısından, BM anayasasının 6'ncı maddesi altında gözlem yapacak bir güç olacak. Kıbrıslı Rumlar ve Yunanistan açısından bu BM anayasasının 7'nci maddesi altında bir izleme ve onay heyeti olacak.

Taraflar ayrıca anlaşmanın uygulanmasını izleyecek bir organ olması gerektiğini kabul ediyor, şu farkla: Kıbrıslı Türkler ve Türkiye açısından bu; başkan, başkan yardımcısı, iki oluşturucu devlet üç garantör ve BM yetkililerinden oluşacak bir komite olacak. Kıbrıslı Rumlar ve Yunanistan açısından bu, garantör güçlerin katılmadığı, BM altında kurulmuş (estabilished) bir izleme Organı formunu alabilir.

Bütün taraflar (yukarıda ifade edilen noktaların) bazı şekillerde güçlendirilmesi gerektiğinde hemfikirdir, şu farkla: Kıbrıslı Rumlar ve Yunanistan açısından bu (güçlendirme yöntemi) 7'nci madde şemsiyesi altında uygulama mekanizmasına dahil edilebilir; Kıbrıslı Türkler ve Türkiye güçlendirme mekanizmasını Garanti Antlaşması içerisinde tutuyor."

Alithia ise "Yemeğin Gayrı Resmi Belge Kazanımı" başlıklı haberinde özetle şunları savundu:

"Anlaşmanın aşağıdaki unsurları taraflarca, muadil yetkileri temelinde uygulanır: çözümün anayasal yönleri, toprak düzenlemeleri, kolluk (polis) kuralları, yabancı askerlerin çekilmesi ve yerli güçlerin silahsızlandırılması, mülkiyetle ilgili anlaşmanın uygulanması ve AB müktesebatına uyum (AB tarafından izlenmesi).
Düzey 1
Askerlerin çekilmesi ve askersizleşme de dahil, toprağa ilişkin uygulamanın BM heyeti tarafından izlenmesi. Her üç ayda bir BM Güvenlik Konseyi'ne anlaşmanın bütün yönleriyle ilgili rapor sunacak. Diğer unsurlar da bazı roller (örneğin müktesebata uyumla ilgili konularda AB) oynayabilir.
Düzey 2
Taraflar Komitesi (COP): Oluşumu: Federal Hükümetin iki temsilcisi (bir Kıbrıslı Türk, 1 Rum), her kurucu devletten bir temsilci, Türkiye'den 1, Yunanistan'dan 1, Birleşik Krallıktan 1, BM'den 1 (başkan) temsilci. Rolü: BM heyetinin hazırlayacağı rapor taslaklarını gözden geçirerek, gerekli olduğu durumlarda raporların içeriğiyle ilgili bilgi sağlayarak ancak yazar rolü üstlenmeyerek uygulamanın değerlendirilmesinde yetkili. Uygulamada herhangi bir meselenin, sorunları çözümüyle ilgili istişareler aracılığıyla göğüslenmesi.
Düzey 3
Seçkin Kişiler Grubu (isteğe bağlı). Oluşum; Kıbrıslı ve/veya uluslararasından seçkin veya muteber şahsiyetler. Rolü: uygulama ile ilgili danışmanlık, destek ve tavsiye sunmak, COP'taki müdahil taraflardan tavsiye almak, BM Genel Sekreteri'ne ve/veya uygulayan taraflara uygulamada kaydedilen ilerlemeyle ilgili tavsiyelerde bulunmak.
Düzey 4
Uygulamanın BM Genel Sekreteri tarafından tarafsız belgelenmesi: Rolü: BM heyetinin raporu temelinde Genel Sekreter, çözümün uygulanmasının iyi yolda olup olmadığını şahsen değerlendirecek. Uygulayan taraflardan doğrudan tavsiye/bilgi alabilir.
Düzey 5
BM Güvenlik Konseyi: İlave tedbir olarak Türkiye, Yunanistan ve Kıbrıs; uygulama raporları sunulduğunda ve incelendiğinde Güvenlik Konseyi toplantılarına çağrılabilir."
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.