SAĞLIK
okuma süresi: 15 dak.

Savaşan "Sağlık Bakanı Gülle ülkemizi küçük düşürdü!"

Savaşan "Sağlık Bakanı Gülle ülkemizi küçük düşürdü!"

Sağlık Bakanı Ahmet Gülle'nin, dün YDÜ Hastanesi'nde, "yasadışı organ ticareti şüphesi" duyduklarını söyleyerek Başsavcılığa "suç duyurusu" yaptıklarını bir basın toplantısı düzenleyerek açıklaması üzerine YDÜ Hastanesi, YDÜ Hastanesi Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Savaşan, YDÜ Hastanesi Başhekimi Sevim Erkmen ve Anabilim Dalı Başkanları'nın katılımı ile basın basın toplantısı düzenleyerek "Devlet ciddiyetinden uzak bir şekilde bakanın tüm dünyaya ülkemizde Yasa Dışı Organ Ticareti olduğu izlenimi vererek küçük düşüren talihsiz ve temelsiz açıklamasını düzeltmesi" istendi…

Yayın Tarihi: 20/08/14 10:50
okuma süresi: 15 dak.
Savaşan "Sağlık Bakanı Gülle ülkemizi küçük düşürdü!"
A- A A+

Kıbrıs Postası

  • Sağlık Bakanı Ahmet Gülle'nin, dün YDÜ Hastanesi'nde, "yasadışı organ ticareti şüphesi" duyduklarını söyleyerek Başsavcılığa "suç duyurusu" yaptıklarını bir basın toplantısı düzenleyerek açıklaması üzerine YDÜ Hastanesi, YDÜ Hastanesi Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Savaşan, YDÜ Hastanesi Başhekimi Sevim Erkmen ve Anabilim Dalı Başkanları'nın katılımı ile basın basın toplantısı düzenleyerek "Devlet ciddiyetinden uzak bir şekilde bakanın tüm dünyaya ülkemizde Yasa Dışı Organ Ticareti olduğu izlenimi vererek küçük düşüren talihsiz ve temelsiz açıklamasını düzeltmesi" istendi…
  • YDÜ Hastanesi'ne hasta sevki yapan Sağlık Bakanlığı, önceki Bakan Ertuğrul Hasipoğlu döneminde 1 böbrek nakli sevki, şimdiki Bakan Ahmet Gülle döneminde ise iki kalp nakli sevki yapmıştı. YDÜ Hastanesi'nde öncelikle KKTC vatandaşlarına böbrek-kalp ve diğer nakillerin yapılması ile ilgili tüm hazırlıkların tamamlanırken, 2012'de Sağlık Bakanlığı tarafından YDÜ Hastanesi yetkilendirilerek, organ nakli yapabilir belgesi verildi.
  • 2 yabancı uyruklu hastanın müracaat etmesiyle başlayan sürecin gizli olmadığını söyleyen Savaşan, hastaların hastaneye kabul edilmeden önce Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Başbakan ve Sağlık Bakanlığı'na gerekli bilgilerin verildiğini ifade etti. Organ naklin henüz yapılmamış ya da yapılmasına karar dahi verilmemişken, testlerin yapıldığı vurgulandı.
  • Savaşan, "Bu ülkeye hiçbir bakan, yönetici ve insanın böyle bir leke süremeye hakkı yoktur. Bir bakanın kendi ülkesinin resmi ajansı ile dünyaya KKTC'de organ mafyasının kol gezdiğini anımsatacak açıklamalar yapmasını esefle kınıyoruz" diyerek, Sağlık Bakanı'ndan düzeltme beklediklerini söyledi.

SAVAŞAN: "DEVLETİN BİR HASTANESİ OLAN YDÜ HASTANESİ…"

Sağlık bakanının talihsiz açıklamaları üzerine Kıbrıs Türk halkına ve dünyaya YDÜ Hastanesinden gerek organ nakli hazırlıklarımız, gerekse de sağlıkta yaşanan gelişmeleri aktarmak için toplandık" diye söze başlayan Savaşan şöyle konuştu;

"Son 1 haftadan bu yana çeşitli basın yayın organlarından pek çok konularda polemikler yaşandı ve halkımızın aklı da karıştırılmış oldu… Biliyorsunuz Kıbrıs Türk halkının Yakındoğu Hastanesi açıldığı günden bu yana bütün yurtdışına gereksinim duyulan tedavileri bu çatı altında; yani KKTC'de ailelerinin yanında yapılmaya başlanmıştır.

Bunlar kalp, kanser ve travmalar gibi dünyada ve ülkemizde en fazla ölümlerin yaşandığı konulardır. Bunlarla karşılaşan insanımızın da kendi ülkesinin hastanesi olan YDÜ Hastanesinde aslında devletin denetiminde ve devletin bir hastanesi olan hastanemizde, kendi vatanında bu hizmetleri aldığını (bu son) 4 yıl içinde yaşadık…"

SAVAŞAN: "BAKANIN PROTOKOL AÇIKLAMASI DOĞRU DEĞİL"

Bakan Gülle'nin YDU ile protokole ilişkin iddialarını da yanıtlayan Savaşan, bu konuda kamuoyunu bilindirdiğini vurguladı ve şöyle konuştu; "Sayıları 10 binleri bulan devlet sevki ile üniversite hastanemize gelen bütün insanımıza kendilerini hiçbir şekilde özel hastalarımızdan ayırmadan, yüksek düzeyde sağlık hizmeti vererek kendilerinin şifa bulması için her türlü çabayı gösterdik ve bundan sonrada göstermeye devam edeceğiz. Sayın Sağlık Bakanının son 1 haftadır çeşitli vesilelerle anlattığı ve Yakın Doğu Üniversitesiyle protokolün yenilenmemesinin nedenlerini anlattığı açıklamaların doğru olmadığını sizler vasıtasıyla bir kere daha altını çizmek istiyorum.

Net bir şekilde KKTC'nin Türkiye Cumhuriyeti veya Ankara, İstanbul ve Adana ile yaptığı bütün protokollerin YDÜ'den daha pahalı olduğunun da altını çizmek isterim. Bizlerin yaptığı protokol Türkiye Hastaneleri ile yapılan protokollerden daha düşük ve uygun fiyatlardadır.

SAVAŞAN: "80 MİLYON TL CİVARINDA BİR ALACAĞIMIZ VAR"

"Son günlerde konuşulan ve devlet ciddiyetinden de uzak 'daha önceki uygulamaları bırakalım önümüze bakalım' tutumunu da kabul etmedik. Bu tutumu kabul etmememize rağmen de devletimiz tarafından sevk edilen hiçbir hastamızı da geri çevirmedik.

Sağlık bakanlığından buraya gönderilen sevkli hastalardan ötürü 80 Milyon TL civarında bir alacağımız bulunmaktadır. Bunların faturaları bakanlıktadır. Fakat biz bunu 4 yıldan sonra ilk kez söylemek zorunda kaldık.

Bundan önce gündeme getirmedik bundan sonrada gündeme getirmeyeceğiz. Bizim için önemli olan Sayın Kurucu Rektörümüz Dr. Suat Günsel'in bu hastaneyi de kurmasının esas gayesi olan KKTC topraklarında yaşayan herkese Uluslararası standartta ailesinin yanında sağlık hizmeti vermek gayesinden sapmadan, uluslararası, etik kurallar ve tıbbın gerektirdiği en yeni uygulamaları bu çatı altında KKTC'de yaşayan Kıbrıs Türk halkı başta olmak üzere dünyada sağlık ihtiyacı olan tüm insanlara verme kararlılığımızın altını bir kez daha çizmek istiyorum…"

SAVAŞAN: "DÜNYAYA TALİHSİZ BİR AÇIKLAMA YAPMIŞTIR"

"Sayın Sağlık Bakanı TAK aracılığı ile dünyaya talihsiz bir açıklama yapmıştır. Bizlerin gerek Başhekim başkanlığında gerekse üniversite hastanemizin ve üniversitemizin üst düzey yöneticileri vasıtasıyla, gerekse Sayın Cumhurbaşkanı Eroğlu'na yapılan ziyarette yine sizler vasıtası ile ülke basını ve dünya basınına ilan edildiği gibi KKTC'nin YDÜ hastanesinde öncelikle kendi vatandaşımıza böbrek kalp ve diğer nakillerin yapılması ile ilgili tüm hazırlıkların tamamlandığını belirtmek isterim. Ayrıca bu hazırlıkların tamamlanmasının ardından 2012 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından üniversite hastanemizin yetkilendirildiği, organ nakli yapabilir belgesi alması ile birlikte, bugüne kadar geçen zamanda bir önceki Sağlık Bakanı zamanında 2 defa devlet sevki ile böbrek nakli yapmak üzere hastanemize hasta yollanmıştır. Bu geçen süre zarfında hastanemiz 4 kez dünyada mucize olarak nitelendirilen ve insanların hayatını kurtaran yapay kalp naklini de büyük bir başarıyla yapmıştır."

Geldiğimiz nokta,

"2012 yılında 3/2012 sayılı organ nakli yapabilirsiniz iznini almamızın ardından gerek profesör düzeyinde hocalarımız, gerekse hemşire ve diğer sağlık çalışanlarımızın tümü, gerek dış merkezlerde, gerekse de bünyemizde organ nakli yapabilmek için 2 yıldan bu yana bütün hazırlıklarını tamamlamış ve gerekli olan eğitimlerini de uzman yerinden almıştır. Bu bağlamda gerek hastanemizin altyapısı yetkin hocalarının bulunması, uluslararası sağlık hizmetleri kapsamında uzun yıllardır sürdürdüğü bu çalışmalar sonunda geçen hafta başında geldiğimiz noktayı dünyaya bir kez daha vurgulayıp anlattık…"

SAVAŞAN: "YENİ YASA İÇİN HER TÜRLÜ KATKIYI VERDİK"

"YDÜ hastanesi bilindiği gibi geçen ay meclisin kapanacağı gün olağan üstü birleşiminde bir yasa geçirdi ve bu yasa 'Organ ve Doku Naklinin nasıl olacağını düzenleyen' bir yasaydı…

Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi hocaları, profesör düzeyinde bu yeni yasanın uluslararası etik kurallara uyması için devlete her türlü katkıyı vermiştir. Meclis çatısında ilgili komiteye katılarak bu konuda güç vermiştir ve yasanın gerçekten bütün maddelerinin uluslararası yasalara uygun olacak neticeyi almasında da büyük gayret göstermiştir. Hal böyleyken Sağlık Bakanı ve ilgili bütün çevreler bizim ilgili yasayı uluslararası kurallara uydurmak için uyguladığımız ve verdiğimiz bu emekleri bilmesine rağmen yasaya 5 yıl süre ile sadece devlet hastanesinde yapılabilir ibaresini koyarak aslında kendi ülkemizde yaşayan 170 kronik ve böbrek yetmezliği yaşayan insanımızı yurt dışına mahkûm etmiştir. Bu yasa Cumhurbaşkanımız tarafından geri gönderilmiş meclisin açılması ile birlikte tekrardan gündeme gelecek bir konudur."

SAVAŞAN: "SÜREÇ GİZLİ DEĞİL…"

Cumhurbaşkanımız Sayın Eroğlu ile yaptığımız toplantıda dünyaya bir kez daha duyurduğumuz ve ülkemize 2 tane yabancı uyruklu hastanın böbrek nakli olmak üzere müracaat etmesi ile başlayan süreç aslında konuşulduğu gibi gizli değildir. Basın vasıtası ile daha hastalar hastanemize kabul edilmeden başlamak sureti ile Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Başbakan ve Sağlık Bakanlığına bilgileri verilmiş ve paylaşılmıştır. Bu kapsamda da yapılacak olan naklin Uluslararası kurallara uygun, etik değerlere bağlı ve mevcut geçmemesine rağmen, mevcut yasanın bütün kurallarına uygun olarak yapılacağı da vurgulanmıştır. Buna rağmen bir bakanın kendi ülkesinin resmi ajansı ile dünyaya KKTC'de organ mafyasının kol gezdiğini anımsatacak açıklamalar yapmasını esefle kınıyoruz. Bu konuda bu talihsiz açıklamanın düzeltilmesi gerektiğini belirtmek isterim."

SAVAŞAN: "HEYETLE BİRLİKTE GEZEREK GÖSTERDİK"

Sayın Bakanın yaptığı talihsiz içerisinde vurguladığı YDÜ hastanesine denetlemek için gelen heyetin kabul edilmemesi olayı vardı. Sağlık Bakanlığın organ nakli konusunu gerekli mercilerle paylaşmamızdan sonra bir denetleme heyeti gönderdiği doğrudur. İlginçtir ki bu heyet içerisinde 5 avukat, 8 tanede hekim yer alıyordu. Bunların içerisinden bir tanesi de Sağlık Bakanlığının kıymetli müdürüdür. Bunu bizler başhekimimiz başkanlığında bizlerinde hastane yöneticileri olarak bulunduğumuz toplantı odamızda karşıladık, burada YDÜ Hastanesinde görmekten ve organ nakli gibi önemli ve bizlerinde çok büyük emek gösterdiği bir konuda ülkemizde herhangi bir yanlışlığa mahal verilmeden yapılmasına katkı koymak için geldiklerinden dolayı teşekkür ettik. Kendilerine kimle görüşmek istiyorlarsa ve nereyi görmek istiyorlarsa görebileceklerini ve bizlerin kendilerine refakat ederek her yere gidebileceğimizi söyledik. 4-5 saat organ naklinde gerekli olan bütün mekânları heyetle birlikte gezerek gösterdik. Bunun dışında kendilerine defaten duyduğumuz memnuniyeti dile getirdik…"

Aynı anda gelen bir suç duyurusu…

"Bizim YDÜ hastanesi olarak devletin bütün kurumları ile başta Sağlık Bakanlığı ve diğer kurumlarla birlikte çalışarak, ülkemize sağlık turizmini kazandırarak katma değeri de çoğaltmaya çalışacağımızı da söylememize ve bu konuda da daha sık bir araya gelme talebimizi belirtik. Bu toplantı devam ederken bize o saatlerde hastanemize heyetini yollayan Sağlık Bakanının aynı anda savcılığa suç duyurusunda bulunduğu haberi geldi. Bunu anlamak ve bunu kabul etmek mümkün değildir. Böyle bir talihsiz tutumu tarih sayfalarında büyük harflerle yazacaktır. Bu ülkeye hiçbir bakan, yönetici ve insanın böyle bir leke süremeye hakkı yoktur. İlgili bakanın ülkemizi ve devletimizi bu yönden küçük düşürdüğü yaptığı talihsiz açıklamayı düzeltmeye davet ediyorum."

SAVAŞAN: "NAKİL YAPMIŞ DEĞİLİZ, NAKLİN YAPILMASINA KARAR DA VERMİŞ DEĞİLİZ"

Savaşan sözlerini şöyle tamamladı; "Biz şu anda nakil yapmış değiliz, naklin yapılmasına karar da vermiş değiliz, sadece ülkemize gelen 2 yabancı hastaya naklin yapılıp, yapılmayacağı konusunda testleri yapıyoruz. Bunun akabinde uluslararası ve Türkiye'ye de onaylatılan akrabalık belgelerinin gelmesi ve uluslararası kurallara uyması ve etik değerlere sahip olacak bir şekilde hazırlanan mevcut yasa tahtında da hiçbir eksiklik olmaması kaydıyla bu iki nakli yapmayı planlıyoruz. Dünyanın rutin yaptığı işi bizde rutin yapıyoruz bunu yaygara çıkararak devletimizi ve ülkemizi, insanımızı mafyayla bağdaştıracak açıklamalar yaparak hem bizlerin, hem konusunun uzmanı ülkelerini bırakarak buraya gelen hocalarımızı kimsenin yurtdışına ve dünyaya rezil etme hakkının olmadığını vurgulamak isterim.

YDÜ HASTANESİ BAŞHEKİMİ SEVİM ERKMEN: "KONU HAKKINDAKİ AÇIKLAMALARIN ÇOK RENCİDE EDİCİ VE TALİHSİZ"

YDÜ Hastanesi Başhekimi Sevim Erkmen de, hastanelerinin "organ nakli yapılabilir" belgesi alması ardından, böbrek nakli için devletin kendilerine hasta sevk ettiğini belirterek, devletin kendilerine hasta sevk edebildiğine göre, hastanelerinin nakil yapabileceğini onayladığını söyledi.

Konu hastanın yapılan tetkiklerinde böbrek nakline uygun bulunduğunu ancak hastanın eşinin nakilden vazgeçtiğini anlatan Erkmen, devletin daha sonra kendilerine 2 tane de yapay kalp nakli vakası gönderdiğini ileri sürdü.

Öte yandan kendilerine nakil için başvuran iki yabancı uyruklu hastanın tetkiklerinin devam ettiğini, gerekli yazışmalar ve araştırmaların devam ettiğini, yasaya uygunluğunun araştırıldığını anlatan Erkmen, devletin hastaneyi denetlemeyle ilgili girişimlerini baskın olarak niteledi.

Erkmen, ülkede 170'e yakın böbrek hastası olduğunu, bunların bir çoğunun böbrek nakli beklediğini belirterek, bunların yanı sıra ülkede organ nakli bekleyen bir çok hasta olduğunu, kendilerinin de onlara umut ışığı olmak istedikleri, sağlık yönünden toplumun, halkın refahı için çalıştıklarını söyledi.

Erkmen, misyonlarının Kıbrıs Türk halkının, kendi ülkesinde kimseye muhtaç olmadan kendi evindeymiş gibi çözmesi olduğunu ifade ederek, hastanenin çalışmalarını tıbbi etik kurallar ve AB normları çerçevesinde devam ettirdiğini kaydetti. ? ?Kendilerinin kötü bir amacı olmadığını söyleyen Erkmen, konu hakkındaki açıklamaların çok rencide edici olduğuna işaret ederek, konu hakkında yapılan açıklamaları "talihsiz" olarak niteledi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.