Dr. Didem Mullaaziz: "Derideki yaralar enfeksiyona neden olabilir"

Mullaaziz şunları kaydetti:

"Vücudu dış etkenlerden koruyan deri, vücut enfeksiyonlarına karşı ilk savunma hattıdır. Vücut bütünlüğünün çatlak, sıyrık ve sulantılı yara gibi hasarlarla bozulması, birçok enfeksiyona uygun ortam oluşturduğundan dikkat edilmelidir.

Deri enfeksiyonları tedavi edilmelidir

Deride görülen bakteriyel enfeksiyonları "Deri de görülen enfeksiyonlar sadece bakteri kökenli değildir. Bakteri kökenli enfeksiyonlar İmpetigo, Folikülit (Kıl dibi iltihabı), Fronkül ve Karbonküller (Çıban), Erizipel (Yılancık) ve Selülit olarak karşımıza çıkar.

İmpetigo, genelde yüzde görülen, kızarık zeminde yüzeyi bal sarısı kabuklarla kaplı kaşıntılı yaralardır. Diğer vücut bölgelerine ve yakın temas halinde başkalarına da bulaşabilir. Islak pansumanlar ve antibakteriyel etkili solüsyon veya kremler kullanılırken antibiyotik tedavisi verilir.

Folikülit (Kıl dibi iltihabı)

Folikülit (Kıl dibi iltihabı), yüzeyel bir enfeksiyonudur. Kıl kökleri çevresinde izlenen iltihaplı sivilceler şeklinde gözlenir. Hafif formdaki bakteriyel folikülitler lokal antibiyotiklerle tedavi edilirken daha yaygın tablolarda bakteriyel kültür alınarak saptanan etkili antibiyotik sistemik olarak verilir.

Çıban

Halk arasında Çıban olarak bilinen, Fronkül kıl dibi enfeksiyonlarının derin yerleşimli formu iken karbonkül ise birden fazla kıl kesesinin bir aradaki enfeksiyonudur. Ağrılı, kızarık sivilce şeklinde başlayıp hızla büyüyüp derinleşir. Etken olan bakteriyi tespit etmek için alınan kültür sonucuna göre etkili antibiyotik seçilerek ağızdan veya enjeksiyon şeklinde tedavi verilir.

Yüzde, kol veya bacakta kızarıklık, şişlik, ağrı ve ısı artışı ile karakterize deri ve deri altı dokunun enfeksiyonu Erizipel'dir. Erizipel daha yüzeysel, selülit ise daha derin bir enfeksiyon tablosudur. Her iki formda ve yatak istirahati, ıslak pansuman ve sistemik antibiyoterapi önerilir." şeklinde açıklamaktadır.

Deride görülen viral enfeksiyonlar: Herpes (Uçuk) ve Zona (Gece yanığı)

Uçuk (Herpes)

Uçuk olarak bilinen Herpes, kızarık zeminde tek veya daha fazla içi su dolu kabarcıklarla kaşıntılı doku bozukluklarıdır. Sıklıkla ağız çevresinde, dudaklarda izlenirken bazen diş etleri, yanak mukozası, dil veya parmaklarda da görülebilir. Temas yoluyla özellikle ortak kullanılan havlular, traş takımları ve makyaj malzemeleri ile bulaşabilir. Hastalık iyileştiğinde virüs, sinir hücreleri içinde gizli duruma geçer ve vücut direncinin düşmesiyle ilk çıkış yerinde tekrarlar.

Zona (Gece yanığı), vücudun veya yüzün bir yanında ağrı ve yanma ile başlayıp, kırmızı zeminde içi su dolu kabarcıklar gelişimi ile görülen bir hastalıktır. Su çiçeği geçirildikten sonra virüs, sinir hücreleri içinde saklı kalır ve yıllar sonra, vücut direncinin düştüğü bir dönemde zona olarak ortaya çıkar. Tutulan sinir boyunca çok şiddetli ağrı olur. Tedavide ıslak pansumanlar, sistemik antiviraller ve topikal antibakteriyel kremler kullanılır. Lezyonlar yaklaşık iki haftada kabuk tutup iyileşirken, ağrı aylarca sürebilir.

Dermatolojik hastalıklarda bulaşmaya dikkat

Bu hastalıklara ek olarak Human Papilloma Virus (HPV) Enfeksiyonları ve mantar hastalıkları da deri hastalıklarındandır.

Siğiller HPV ile gelişen enfeksiyonlardır, HPV'nin 100 den fazla tipi tanımlanmıştır. Hastalık ilk olarak deriden kabarık, ağrısız bir bozukluk şeklinde ortaya çıkar. Bu kabarıklık, uzun yıllar kalıcı olabilir veya nadiren kendiliğinden iyileşebilir. Ellerde, ayaklarda, tırnak çevresi veya altında sıklıkla deriden kabarık, yüzeyi pütürlü ve minik kanama odaklarının bulunduğu kabarıklıklar şeklindedir. Kullanılan tedavi seçenekleri arasında soyucu özellikli asit solüsyonları, kriyoterapi (dondurma tedavisi), koterizayon (yakma tedavisi) ve lazer tedavileri sayılabilir. Tüm tedavi yöntemleri sadece görünen bozuklukları ortadan kaldırır ve virüse bağlı bulaştırıcılığı azaltır. Stres, travma (epilasyon, traş), bağışıklık sisteminin baskılanması gibi durumlarda şikayetler tekrarlayabilir.

Derideki mantar hastalıkları vücudun farklı alanlarında görülebilir. En sık görülen formu ayaklardaki enfeksiyonlardır. Ayakların nemli ve yetersiz havalanıyor olması etkenin üremesi için uygun bir ortamdır. Mantar enfeksiyonlarına bağlı deri ve tırnaklardaki bütünlük kaybı ikincil bakteriyel enfeksiyonlar için giriş odağı oluşturabilir. Ayaklar dışında eller, gövde, kol ve bacaklar gibi vücudun birçok alanında farklı klinik görüntülerde mantar enfeksiyonları izlenebilmektedir."