SAĞLIK
okuma süresi: 9 dak.

Devlet Hastanesi'nde "Radyoaktif kriz!"

Devlet Hastanesi'nde "Radyoaktif kriz!"

Devlet hastanesindeki "radyasyon kaçağı" iddiaları, radyoloji teknikerlerinin eleman eksikliği ile çalışma saatleri şikâyeti ve başlayan grev, Dr. Burhan Nalbantoğlu Hastanesi'nde krize neden oldu…

Yayın Tarihi: 27/05/15 07:48
okuma süresi: 9 dak.
Devlet Hastanesi'nde "Radyoaktif kriz!"
A- A A+

Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Tomografi bölümünde çalışan teknisyenler, dün normal mesai ve ek mesai saatlerini aşarak çalıştırıldıkları, eleman eksiği ve özellikle çalıştıkları bölümde radyasyon kaçağı olduğu gerekçesiyle grev başlatırken; radyoloji teknikerleri radyasyondan; hastalar grevden; Bakan grev yapanların bahanelerinden şikâyet etti.

Kamu-Sen Başkanı Özkardaş "Sağlık üzerinden tasarruf yapıyorlar" derken; Sağlık Bakanı Ahmet Gülle greve ilişkin "nasıl grev yaparım anlayışı kabul edilemez' diyerek hastalara gereksiz yere acı çektirildiğini söyledi. Gülle, "Böylesine anlamsız ve talihsiz bir anlayış, sağlık uygulamalarıyla asla uyuşmaz" ifadelerini kullandı.

Kıbrıs Postası - Eniz ORAKCIOĞLU

Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Tomografi bölümünde çalışan teknisyenler, dün normal mesai ve ek mesai saatlerini aşarak çalıştırıldıkları, eleman eksiği ve çalıştıkları bölümde radyasyon kaçağı olduğu gerekçesiyle eylem yaparak, hastalar ve personelin kanser olma riski taşıdığını vurguladı. Kamu-Sen Genel Başkanı Mehmet Özkardaş, çalışma saatlerinin fazla oluşuna ve eleman eksiğine değinerek, "MR ve tomografi çekilen yerde büyük oranda radyasyon kaçağı iddiaları var. Bu kaçak hem çalışanların, hem de vatandaşların hayatını riske atıyorlar, yani sağlık üzerinden tasarruf yapıyorlar" dedi. Sağlık Bakanı Ahmet Gülle, grevle ilgili açıklamada bulunarak, Oluşan en küçük sıkıntıyı, grev nedeni gören anlayışın asla kabul edilebilir olmadığını belirtti.

Özkardaş; "Personel angarya çalıştırılıyor"

Kamu-Sen Genel Başkanı Mehmet Özkardaş, grevin gerçekleşmesinin altında yaşanan sorunların bugün başlamadığını belirterek, "Gerek tomografide, gerek MR'da, gerekse röntgende büyük personel açığı var. Şu anda tomografi ve röntgendeki arkadaşlarımızın çalışma saatleri ve ek mesaileri dolmasına rağmen dünden beri angarya çalışıyorlar ve 48 saattir uyumadan ayakta durarak çalışıyorlar. Biz bundan 7-8 ay önce grev yaparak Sağlık Bakanlığı'ndan boş kadroların açılması talebinde bulunduk ve zorla 3 yetki aldık bunların yazılı sınavları yapıldı, sözlü sınavları da dün yapıldı. Eskiden Mağusa'dan buraya bu insanları rahatlatmak için takviye gelirdi, şimdi o da kaldırıldı. Kısacası uyarılarımıza rağmen personelin fazladan çalıştırılması ve eleman eksiğinin giderilmemesinden dolayı grevimizi başlattık" şeklinde konuştu.

"Sağlık üzerinden tasarruf yapıyorlar"

Bizi grev noktasına getiren diğer bir konu ise MR ve tomografi çekilen yerde büyük oranda radyasyon kaçağı iddiaları olduğunu vurgulayan Özkardaş, "Burada çalışan 4 çalışanımız tiroit kanseri oldu ve bu kanser vakaları tesadüf değildir. 2 ay önce Sağlık Bakanlığı'na yazı yazarak burada radyasyon testi yapmalarını istedik veya bugüne kadar böyle bir test yapıldıysa sonuçlarını bizimle paylaşın talebinde bulunduk. Bu bölümlerde hem çalışanların, hem de gelen hasta vatandaşların hayatını riske atıyorlar, yani sağlık üzerinden tasarruf yapıyorlar. Başka yere gelince istihdamda yapıyorlar, yemeye içmeye parada buluyorlar, yüzlerce müşavirler yaratıp yeni müdür ve müsteşarlar atamaya para buluyorlar. Bu ülkede vergi kaçıranların vergilerinide affediyorlar ama sağlığa gelince maalesef bir şey yapmıyorlar. Biz sendika olarak Başhekim ve Başhekim yardımcısıyla konuştuk eğer bu söylediklerimiz gerçekleştirilirse biz bu grevi kaldıracağımızı söyledik, ama maalesef Sağlık Bakanlığı hiç olumlu adım atmadığı gibi bize açıklayıcı bilgide vermiyor, o yüzden grevimiz devam edecektir" dedi.

"Sorumlu Sağlık Bakanlığı'dır"

Özkardaş, sözlerine şu şekilde son verdi; "Hastalara da yazık, günah, ama bu insanların mağduriyetinden sorumlu olan Sağlık Bakanlığı'dır. Bakanlığa son 1 haftada 4 defa yazı yazdım ve konuyla ilgili olarak sorunu çözmelerini istedim ve çözmedikleri takdirde greve gideceğimizide belirttim. Dün tomografi bölümünde çalışan ve eylemde olan 3 kişi vardı, fakatbugün Sağlık Bakanlığı taleplerimize cevap vermezse diğer bölümler de greve katılacaktır, çünkü bakanlık bu konularda duyarsızdır."

Atan; "Mecburiyetten böyle bir eyleme başvurduk"

Kamu-Sen Genel Sekreteri Metin Atan, çalışanların çalışma saatlerinin fazlalığından ve hastalar ile çalışanların radyasyondan dolayı kanser risk altında olduğunu belirterek, "Bunu defalarca söylememize ve 1 ay önceden yazımızı ilgili makamlara yazmamıza rağmen herhangi bir tepki almadığımız için mecburiyetten böyle bir eyleme başvurduk. Bu grevde hastalarımızdan da özür diliyoruz, ama onların sağlığı açısında da iyi oldu çünkü oraya girip o radyasyonu alan hastada risk taşıyor. Kamu Hizmeti komisyonu daha önce tomografiye personel alımı için sınav yapmasına rağmen beklemekteydi ve dün eylem üzerinde saat 2 bucukta sınavı kazananları acilen sözlüye çağırıyor ki bir nebze olsun burayı rahatlatabilsin. Biz sağlıkta sıkıntı yaşanmasını istemiyor, iyi niyet çerçevesinde hareket ediyoruz. Ama bu durumda Sağlık Bakanlığı'nın da iyi niyetli olması gerekmektedir. Hastaları mağdur etmemek için ise acil durumda olanlara hizmet veriyoruz" diye konuştu.

Hastalar isyan etti

Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Tomografi bölümünde çalışan radyoloji teknikerlerinin greviyle mağdur olduklarını söyleyen hastalar Kıbrıs Postası'na konuşarak, greve hak verdiklerini fakat randevularının boşa gittiğini belirttiler. Tomografi servisine gelen hastaların birçoğu grev olduğunu öğrendiklerinde evlerinin yolunu tutarken, bir kısmı da grev biterde tomografimizi çekeriz umudu ile saatlerce bekledi. Bazı hastalar ise mağduriyetleri konusunda isyan etti. İsmini vermek istemeyen ve mağdur olduklarını söyleyen bir hasta yakını ise, "Hayatımız bu tomografiye bağlıdır Akşamdan bu yana eşim karnı su dolu, aç bir şekilde tomografiyi bekler. İnsan kalp krizi geçirse doktor ben grevde miyim diyecek. Başhekimlikten acilen tomografi çekilecek raporumuz var fakat bizi oyalıyorlar. Nasıl iş bu anlamış değilim, akşamdan beri kapılarında köpek gibi gezerim" şeklinde konuştu.

Gülle; "Bu anlayışı kabul edilemez"

Sağlık Bakanı Ahmet Gülle, Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası'nın (Kamu-Sen) hastanede yaptığı greve tepki göstererek, "Oluşan en küçük sıkıntıyı, grev nedeni gören ve hastaları mağdur eden anlayış kabul edilebilir ve etik değil" dedi. Hastaneye 3 yeni röntgen teknisyeni alınmasına yönelik yazılı sınavın yapıldığını belirten Gülle, söz konusu süreçte Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından gerçekleştirilecek mülakat aşamasına gelindiğini aktardı. Gülle, Kamu-Sen'in bu noktada greve gitmesini anlamsız bulduğunu dile getirerek, sendikanın tutumunu eleştirdi. "Yürüyüp durup, nasıl grev yaparım diye didinen bir anlayışı kabul etmemiz mümkün değil" diyen Ahmet Gülle, sabah hastaneye giden hastaların yaşadığı mağduriyete dikkat çekti. Hastaların işlemlerinin başlatıldığını, ilaç verileceklerin kanüllerinin takıldığını kaydeden Sağlık Bakanı Ahmet Gülle, "Bunları çıkartarak hastaları mağdur eden ve hastalara gereksiz yere acı çektirten anlayış kabul edilemez" dedi.

"Sağlıkta grev gerekçeleri bu kadar basit mi?"

Söz konusu istihdamların yapılacağının belli olduğunu, ancak Kamu Hizmeti Komisyonu'ndan kaynaklanan bir gecikme yaşandığını vurgulayan Gülle, "Sendikacılık yapılıyor gerekçesiyle hastaların mağdur edilmesi ve hizmetlerin aksamasına sebebiyet verilmesi hiçbir etik anlayışa sığmaz. Böylesine anlamsız ve talihsiz bir anlayış, sağlık uygulamalarıyla asla uyuşmaz." Bakan Gülle, sağlığın en hassas konuların başında geldiğini de belirttiği açıklamasında, "Sağlıkta grev gerekçeleri bu kadar kolay ve basit mi?" diye de sordu.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.