Eczacılar Birliği Başkanı Süzal: "İlaç fiyatlarına keyfi müdahale söz konusu değil"

Kıbrıs Postası –Rüstem Tüccar

Dövizin son günlerde hızla yükselişi tüm sektörlerde olumsuz etkiler yarattı. Bu krizden en çok etkilenen sektörlerden biri de ülkemize yurtdışından ithal edilen ilaçlar oldu.

Kıbrıs Postası'na konuşan ve hem döviz artışı hem de eczacıların farklı sorunlarıyla ilgili açıklamalarda bulunan Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği Başkanı Cevher Cem Süzal, eczaneler arasında mesafe sınırlaması, antibiyotiklerin reçeteye bağlanması, ve ilaç bedellerinin eczanelere geri ödenmesinde yaşanan sıkıntılara değindi.

"DÖVİZDEKİ YÜKSELİŞ, İLAÇ ÜRETİMİNİ DURDURMA NOKTASINA GETİRDİ"

Süzal, "Geçtiğimiz yıllarda çıkan bir genelgeyle, TC Genel Sağlık Sigortası kapsamında, artık ilaçları devlet satın alınmaya başlandı. Bu sistemle, hastalar ilaçları eczanelerden temin edebiliyor. Bu da ilaç fiyatlarını büyük oranda düşürmüştü. Ancak son zamanlarda dövizin müthiş yükselişi, bu durumu olumsuz etkileyen bir faktör oldu" diyerek krizin, artık ilaç firmalarını durma noktasına getirdiğini ifade etti.

Bunun nedeninin de ilaç yapımında kullanılan ham maddelerin yurt dışından temin edilmesi olduğunu ifade eden Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği Başkanı Süzal, "Hammaddelerin fiyatları dövizden dolayı arttığı için ilaç firmaları da satış fiyatlarını artırmak zorunda kaldılar. Haliyle bu da ilaç fiyatlarında yükselişe neden oldu" diye konuştu.

"ECZANELERİN, İLAÇ FİYATLARINA KEYFİ OLARAK MÜDAHALE ETMESİ SÖZ KONUSU DEĞİLDİR"

Süzal, ülkedeki ilaçların Türkiye ve yurtdışından getirildiğini dikkat çekerek "Hammaddelerin fiyatları dövizden dolayı arttığı için ilaç firmaları da satış fiyatlarını artırmak zorunda kaldılar. Ülkemizde de ilaçlar Türkiye ve yurtdışı üzerinden geldiği için, haliyle bu da ilaç fiyatlarında yükselişe neden oldu" dedi.

İlaç fiyatlarının artmasının eczanelerin keyfi bir uygulaması olmadığını söyleyen Süzal, "Buna dikkat çekmekte fayda var. İlaç fiyatlarının artması eczanelerin kar marjıyla alakalı bir durum değildir. Toplumda böyle yanlış bir algı var. Ancak eczaneler, ilaçları ecza deposundan satın alıyor. Dolayısıyla ilaç fiyatlarıyla ilgili herhangi bir müdahalesi söz konusu değildir" ifadelerini kullandı.

"GERİ ÖDEMELERDEKİ SIKINTI MAALESEF DEVAM EDİYOR"

Uzun süreden beri Sosyal Sigortalar Dairesi ile sigortalılara eczaneler tarafından verilen ilaçların bedellerinin geri ödenmesinde büyük sıkıntılar yaşandığı, bunun kabul edilemez olduğunu belirten Süzal, "Geri ödemelerdeki sıkıntı maalesef devam ediyor. Bir türlü güncelleyemedik. Devamlı yetkililerle görüşme içerisindeyiz. Bu durumu kabul edemeyeceğimizi söyledik. Onlar da bizimle hemfikir olduklarını söylediler, bekliyoruz" diyerek sıkıntının devam ettiğini ifade etti.

"AMACIMIZ AB VE DÜNYA STANDARTLARINI YAKALAMAK"

Süzal, "Artık reçetelerin bilgisayar ortamına aktarılacağı bir sistem üzerinde çalışıyorlar. Sanırım sistem oturduğunda bizim de sorunumuz çözülecek. Ödemelerde gecikme yaşanmayacak. Bu adım doğrultusunda biz de bir süre tanıdık. Çünkü bizim de isteğimiz bu doğrultuda" diyerek Türkiye'deki Genel Sağlık Sigortası oluşumuna benzer bir sistemin ülkemizde de oluşturulmasını talep ettiklerini ifade etti. Avrupa Birliği ülkelerinde ilaçların eczaneler vasıtasıyla halka ulaştırıldığı, KKTC'de ise ilaçların hastanelerden devlet eliyle dağıtıldığını da sözlerin ekleyen Süzal, "Gelişmiş dünya ülkelerinde, Türkiye de dahil olmak üzere, ilaçlar eczanelerden alınmakta, bedelleri de devlet tarafından ödenmektedir. Bu sisteme ülkemizde de en kısa zamanda geçilmelidir" dedi.

"ANTİBİYOTİK YASASI, ECZACILARI BAZEN ZOR DURUMDA BIRAKIYOR"

Öte yandan, antibiyotiklerin reçeteye bağlanmasının doğru bir karar olduğu, ancak uygulamanın yürürlüğe girdiği günden itibaren eczanelerin ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldığını belirten Süzal, "Bu sistemin yürüyebilmesi için vatandaşların ucuza ve kolay bir şekilde reçete alabilmesi gerekmektedir. Bu zamansız uygulama, doktorları, eczacıları ve halkı karşı karşıya bırakmaktadır" ifadelerini kullandı.

Herkesin kolayca reçeteye ulaşmasının gerekliliğini vurgulayan Süzal, " Örneğin Pazar günü doktor klinikleri kapalıdır. Acil reçeteli ilaç ihtiyacını karşılamak konusunda sıkıntı yaşıyoruz" diye konuştu.

"BİZİM NÜFUSUMUZ BU KADAR ÇOK ECZANEYİ KALDIRACAK DURUMDA DEĞİLDİR"

Süzal, "Bizden önceki yönetim kurulu, mesafe ile ilgili bir tüzük hazırlamıştı. Çünkü anayasadaki maddeye göre Bakanlar Kurulu, tüzük yaparak eczane sınırlaması getirebilir. Yönetim kurulu da bunun üzerine bir tüzük hazırladı ve bu tüzük önce kabul edildi. Ancak daha sonra geri çekildi. Şu an biz de gidişatı kötü görüyoruz. Her gün bir eczane açılıyor ve bu rekabet edilebilir bir meslek grubu değildir. Herkes hemen hemen aynı ilaçları satar. Dolayısıyla buna bir sınırlama getirmek şarttır" diyerek tekrardan bu konuyla alakalı bir tüzük hazırlama aşamasında olduklarını söyledi.

Eczacılık alanında söz sahibi olan Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği'nin görüşü alınmadan ülkedeki eczacı ihtiyacına bakılmaksızın açılan ve açılmakta olan eczacılık fakültelerinin mesleğin devamlılığını zora soktuğunu da kaydeden Süzal, "Şu çok açıktır ki, bizim nüfusumuz bu kadar çok eczaneyi kaldıracak durumda değildir. Üstelik bu sayı günden güne artıyor. Devlet gerekli yasalarla bunun önüne geçmelidir" dedi.

"DEVLET, ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALI"

Ne yazık ki henüz bir siyasi iradenin ortaya konulmadığını vurgulayan Süzal, "Herkes memnun edilmek isteniyor ama bazen de elinizi taşın altına koymanız gerekir" diyerek sözlerini tamamladı.