Doğal mekanlarda yetişen çocuklar daha mutlu

Mimarideki önemli bir kavram olan mekan kavramının, mekan-çocuk ilişkisinin geçmişteki kullanımını yeni nesillere aktarmak adına öğretici amaçla yazılan "Çocukluk Mekanlarımız" adlı kitapta "1980'lerde Gönyeli Lefkoşa'da Çocuk Olmak" isimli bölümde yayınlanan yazısı hakkında bilgi veren Ermiyagil, yazısında genel olarak 1980 yıllarında Gönyeli'de yaşamlarını sürdüren 7-14 yaş aralığındaki çocukların oyun mekanlarını, vakit geçirdiği, kendi hayal güçleriyle oluşturdukları doğal, kamusal ve sosyal mekanları anlattığını belirtti.

Kentleşmenin iyi ve kötü yönleri, mekanlardaki gelişimi irdelendi

Adanın genelinde kentsel gelişimin hızlı bir şekilde sürdürüldüğü ve çocuk oyun alanlarının henüz tasarlanmamış olduğu yıllar olan 1980'li yıllarda yaratılan mekanların mimari açıdan daha yaratıcı olduğu söyleyen Ermiyagil, bilinçsizce tasarlanan mekanların aslında o zamanın çocuklarının ihtiyaçlarına doğal malzemelerle cevap verecek şekilde, çocuklar tarafından tasarlandığını dile getirdi. Ermiyagil, yazısının anı niteliğinde olduğuna değinirken, yazısında zamanın, kentleşmenin iyi ve kötü yönlerini, mekanlardaki gelişimi, değişimi irdelediğini ve okuyucuya aktardığını ifade etti.

Araştırmasında geçmişte çocukların doğal mekanlarda, kendi yaratıcılıklarıyla geliştirdikleri doğal mekanlarda mutlu şekillerde yetiştiği sonucuna varan Ermiyagil, günümüz şartlarında ise çocukların birçok yapay eğlence ve oyun mekanına, teknolojik olanaklar sonucunda sahip olduklarına ama mutsuz çocuklar olarak büyüdüklerine vurgu yaparken, çocukların yetiştirilmesindeki mekan kavramının önemine, süreçteki psikolojik etkisine dikkat çekti.