Sinemada "bana adını sor" beğenildi!

İlk tür ise komedilerdir istisnasız. Mart ayının ikinci haftası vizyona giren 8 filmden biri de en çok sevilen türlerin yani melodramın kullanıldığı dahası seyircisinin aşina olduğu türde sunulan Bana Adını Sor İzleyenleri ile buluştu.

Filmde yetiştirme yurdunda beraber büyüyen ve kuvvetli bağları olan iki dost yani Yasemin ve Hakan, yıllar içerisinde hemen hemen tüm hayatlarını beraber geçirmiş bir ikilidir; ama kesinlikle bir çift değillerdir. Yasemin'in Hakan'a yıllar boyunca büyüttüğü aşk, platonik düzeyde kalmıştır. Sevdiği adama yetişkin bir kadın oluncaya kadar içinde büyüttüğü sevgi Yasemin için neredeyse yaşam amacı olmuştur. 20 yıldan fazladır Yasemin'i kardeşi olarak benimseyen biraz safdil çizilmiş portresiyle Hakan ise tabir-i caizse gözünün önündekini göremeyen bir 'kıymet bilmez' dir. Yolun ortasında hayatını kurtararak tanıştığı genç kız Merve ise aşk üçgenine dönüşen bu denklemsizliğin üçüncü bacağı olur. Yetiştirme yurdundan bu yana koruyucuları olan Osman Baba ile beraber iş kuran, hatta aynı evde yaşayan ikilinin hayatı ve düzeni Merve'nin yaşamlarına dâhil olmasıyla altüst olmaktadır daha doğrusu sırılsıklam aşık olduğu adam elinden alınan Yasemin için!

Bana Adını Sor Filmi İzleyicisi buraya kadar anlattıklarımızdan çatışma içerisinde bir film izlediler ancak filmin ikinci etabında Hakan' ın başına gelenler "Aşk ve sevgi neydi?" sorusuna kesinlikle zemin hazırlamaktadır. Hakan'ın aşk karşısında sorumsuz bir adama dönüşmesinden tutun yasemin' in annesinin dominant teyze oluşu gibi yan öyküler filmin odak noktasını kısmen de olsa dağıtan unsurlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Finalin bağlandığı ana öyküden sapmadan ikinci bir kurgusu olsaydı filmin; bu sayede çok da dağılmadan kendimizi akışına bırakabilirdik hikâyenin. Keza iyi işlendiğinde melodram, kendisini halen pek çok kez izlettirebilen bir tür olarak vizyonda gişeden gişeye koşabiliyor.