KÜLTÜR-SANAT
okuma süresi: 9 dak.

Özipek: "Kıbrıs, çıkmaz sokaklar gibi bazen..."

Özipek: "Kıbrıs, çıkmaz sokaklar gibi bazen..."

Kıbrıs'ta Müzisyen Olmak röportajlar dizisi kaldığı yerden devam ediyor. Her hafta bir yerli müzisyenimizi konuk ettiğimiz bu röportaj dizisinde bu hafta bir solisti konuk ediyoruz.

Yayın Tarihi: 16/02/14 14:16
okuma süresi: 9 dak.
Özipek: "Kıbrıs, çıkmaz sokaklar gibi bazen..."
A- A A+

Röportaj: Çağdaş ÖĞÜÇ - Kıbrıs Postası

Bu haftaki konuğumuz solist Lütfiye Özipek...

Özipek, yurtdışında aldığı müzik eğitiminin ardından geri döndüğü Kıbrıs'ta, müziğini yapmaya başlayan sanatçılarımızdan...

Özipek; "Eğitimimim boyunca kendimi beste yazma konusunda geliştirmeye çalışarak, kendi şarkılarımı yazmaya başladım."

"Kıbrıs'ta kendi bestelerini yapan genç müzisyenlerle beraber "Shure Call For Legends" adlı yarışmaya bir bestemi verdim, açıkçası sonucunu pek merak etmiyorum çünkü önemli olan o platform için kendi içimden çıkan şeyleri tanıtmaktı..."

"Kıbrıs'ta müzik yapmanın zorluğu ise, birçok ülkeden daha ağır hareketlerle dünyayı takip etmesi... Bu yüzden insanların müziklerdeki çeşitlilik, değişik vizyonlari ve algıları keşfetmesi zaman alıyor..."

"Kıbrıs, çıkmaz sokaklar gibi bazen ama o kadar az sokak var ki bazen tekrar tekrar o sokağa girebiliyoruz... Sonucunda ise tekrardan bir yanılmayla devam ediyoruz bulduğumuz açık sokaklarda..."

"Sponsorluğu büyük işletmelerde bulmak biraz zor ama devlet sponsorluğu hakkında tek bir kelime dahi söylemek istemiyorum çünkü onların dünyalarıyla müzik, müzüsyenler farklı dünyalarda... En üzüldüğüm noktalardan biri de bu..."

"Konser çalışmalarımı genelde stüdyolarda yaparım ama bestelerimi her yerde yazabilirim. Yolda, sokakta, evde, özellikle başka ülkelerde yazmayı çok severim..."

"İnternet ortamı ciddi derecede bilinçli ve ciddi derecede ulaşılabilir bir ağ... Bunu iyi kullanabilirsek ulaşamayacağımız ve ulaştıramayacağımız üretimlerimiz olmaz."

1- Kendinizden kısaca bahseder misiniz? Müziğe ilginiz ne zaman başladı? Kariyer anlamında müzik hayatınız nasıl başladı? 'Müzik' mesleğiniz mi?

İlk kez şarkı söylemeye 5 yaşında başladım. Ailemin beni keşfetmesiyle 8 yaşına geldiğimde Müzik Dostları Derneği'ne katılmaya ve bu dernekte tanıştığım Hikmet Şimşek'in destek ve yönlendirmeleriyle buradaki eğitimimi sürdürmeye karar verdim.

"Kıbrıs'ı temsilen Prag'a gittim"

İlkokula başladıktan sonra, çok sevgili ve değerli müzik öğretmenim Mustafa Kutbittin tarafından Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi'ne gitmeye karar verdim. 2001 yılında ilkokuldan mezun olmanın ardindan, Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi'ne başladım. Burada Çello, Piyano ve Şan eğitimiyle birlikte diğer klasik müzik eğitimlerine devam ettim ve mezun oldum.

Lise yıllarının ardından Kıbrıs'ın Güney kesiminde caz okumaya karar verdim

2009 yılında 'Cantat Choir Yarışması'nda University Of Nicosia korosu ile Kıbrıs'ı temsil etme amaçlı Prag'a gittim. Yaklaşık 2 yıl Güney Kıbrıs'ta eğitim görmemin ardından eğitimime yurt dışında devam etmeye karar verip, yatay geçişle Popular Müzik ve söz yazarlığı okumak için İngiltere'ye gittim.

Eğitimimim boyunca kendimi beste yazma konusunda geliştirmeye çalışarak, kendi şarkılarımı yazmaya başladım.

Geçtiğimiz 2 boyunca Triphop – Elektronik – Caz ve 90'ların seçkin Türkçe pop şarkılarına konserlerimde sıklıkça yer vermeye çalışıyorum.

Su sıralar konsersiz bir dönem, yeni birşeyler için çalışıyorum;

Bakalım...

"Önemli olan kendi içimdem çıkanı tanıtmak..."

2- Katıldığınız uluslararası yarışmalar var mıdır? Varsa nelerdir? Uluslararası platformlarda aldığınız tepkiler nasıl?

Müziğin yarışması olmaz diye klişe birşey söylenmemesi taraftarıyım ama içimden geçmiyor da değil...

Gerçekten önemli bir nokta olduğunu düşünüyorum fakat müzik yarışmalarında mantığımızdaki, benliğimizdeki kontrölü bırakmadığımız sürece yararlarını da görebileceğimizi düşünüyorum. Ben kariyerimde yarışmaya ilk defa katıldım. Kıbrıs'ta kendi bestelerini yapan genç müzisyenlerle beraber "Shure Call For Legends" adlı yarışmaya bir bestemi verdim, açıkçası sonucunu pek merak etmiyorum çünkü önemli olan o platform için kendi içimden çıkan şeyleri tanıtmaktı...

"İnsanların değişik vizyonları keşfetmesi zaman alıyor"

3- Kıbrıs'ın kuzeyinde müzisyen olmak nasıl bir iş? Zorlukları var mı? Varsa nelerdir?

Kıbrıs'ın aslında Kuzey'i, Güney'i ayrımı taraftarı değilim.

Evet, Güney Kıbrıs ve Kuzey Kıbrıs arasında fark var; fakat müzik birdir ve eğer bizler birşey yapmak istersek bunu iki tarafta da dünyada da yapabileceğimize inanıyorum. Kıbrıs'ta müzik yapmanın zorluğu ise, birçok ülkeden daha ağır hareketlerle dünyayı takip etmesi...

Bu yüzden insanların müziklerdeki çeşitlilik, değişik vizyonlari ve algıları keşfetmesi zaman alıyor...

Ama güzel müzik yapan, gerçekten emek verip dünyaya açılmak isteyen birçok müzisyen tanıyorum...

"Kıbrıs, çıkmaz sokaklar gibi..."

Günümüzde internet üzerinden dinlediğimiz, satın aldığımız okadar müzik var ki; biz bile şaşırıyoruz keşfettiklerimize...

Muhakkak zorlukların olduğunu biliyorum, yaşıyorum ve görüyorum ama insanlara iyi niyetlerimizle birşeyleri aktarabileceğimizi düşünüyorum.

Kıbrıs, çıkmaz sokaklar gibi bazen ama o kadar az sokak var ki bazen tekrar tekrar o sokağa girebiliyoruz...

Sonucunda ise tekrardan bir yanılmayla devam ediyoruz bulduğumuz açık sokaklarda...

Sadece insanlardaki haftalık "eğlence müziği" algısını bile değiştirsek sanırım bambaşka tatları da tattırıp aynı zamanda bizde tat alabileceğimize inanıyorum.

Seyirciler, insanlar, müzisyen ilişkileri çok önemli rol oynuyor... Diğer toplumlara nazaran Kıbrıs'ta daha az bir müzisyen kitlesi var, bu yüzden rekabet sanırım gereksiz. Zaman, birlik olma zamanıdır.

"İnternet ortamı ulaşılabilir bir ağ"

4- Diğer sanat dallarında sanatçılar, işlerini halka ulaştırmada zorluklar yaşıyor. Bu sonuca hem kendi gözlemlerimiz hem de sanatçılar ile yaptığımız röportajlardan ulaşıyoruz. Siz bir müzisyen, olarak yaptığınız eseri halka ulaştırma noktasında zorluklar ve sıkıntılar yaşıyor musunuz?

Hayır yaşamıyorum çünkü az önce de dediğim gibi, internet ortamı ciddi derecede bilinçli ve ciddi derecede ulaşılabilir bir ağ... Bunu iyi kullanabilirsek ulaşamayacağımız ve ulaştıramayacağımız üretimlerimiz olmaz.

"Özellikle başka ülkelerde yazmayı çok seviyorum"

5- Çalışmalarınızı nasıl yapıyorsunuz? Stüdyo bu işin vazgeçilmez parçalarından. Stüdyolara erişim şansınız nedir?

Konser çalışmalarımı genelde stüdyolarda yaparım ama bestelerimi her yerde yazabilirim. Yolda, sokakta, evde, özellikle başka ülkelerde yazmayı çok severim...

Yalnızlığı tamamen hissettiğim anlarda beste yazmak daha çok hoşuma gidiyor. Evimde küçük bir stüdyom var, orada da demo kayıtlarımı yapıp, ardından stüdyo ortamına taşıyorum...

"Devlet ile müzisyen ayrı dünyalarda..."

6- Bir diğer önemli kısım ise sponsorlar: Yaptığınız işe sponsor bulma girişiminde bulundunuz mu? Bulunduysanız aldığınız cevap ne oldu?

Açıkcası sponsor girişiminde daha önce bulunmadım. Fakat zor olduğunu hissediyor ve duyuyorum...

Sponsorluk işinin gene insanların algılarıyla ilgili olduğunu düşünüyorum. İnsanlar bir şekilde neye sponsor olduklarını merak ediyor ve eğer onların zevklerine ve reklamlarına uyacak kıvamdaysa ancak o şartlarda sponsor olabiliyorlar.

Bunu büyük işletmelerde bulmak biraz zor ama devlet sponsorluğu hakkında tek bir kelime dahi söylemek istemiyorum çünkü onların dünyalarıyla müzik, müzisyenler farklı dünyalarda... En üzüldüğüm noktalardan biri de bu...

Bunu değiştirmek için elimizden geleni bir gün yaparız elbet, fakat acımasız ortamlara sırf devlet tarafından yardım alırım belki diye hiç müziğimi, konserlerimi vb katmadım, katmayı da düşünmüyorum...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.