Ferhat Atik, Limmud Festivali'nde sunum yaptı

Yazar Ferhat Atik, dünya çapında üne sahip ve Türkiye'de 12.'si düzenlenen Limmud Festivali'nde Propaganda'yı anlattı.

Yazar Ferhat Atik, Türkiye'de 12. düzenlenen Limmud Festivali'nin bu yıl ki konuşmacılarından birisi oldu. Limmud Festivalleri salt katılım yerine bire bir paylaşımlarla öğrenmeyi, daha özel ve sosyal bir boyuta taşıyan bir nitelik taşıyor. Festivaller dünya çağında düzenlenen ve Musevi Cemaatleri tarafından organize edilen kültür ve bilgi paylaşım festivalleri olarak bilinmekte.

1979 yılında İngiltere'de düzenlenmeye başlanan Limmud seminerleri örneğinden yola çıkarak, bu yıl Türkiye!de 12.'si düzenlenen Türkiye'de Limmud Kültür Festivali bu yıl da bir yenisini, diğerleri gibi İstanbul'da iki günlük bir Kültür Festivali olarak düzenledi. Dünyadaki benzerlerini aratmayacak düzeyde bir etkinlik olan Limmud Türkiye'nin son birkaç senedir binlerce kişilik rekor bir katılımla gerçekleşmekte.

Öğrenmek anlamına gelen "Limmud" isminin de çağrıştırdığı gibi amacını belirleyen festival, öğrenme hedefli. Konularında uzman yerli ve yabancı konuşmacı/sanatçı/uygulayıcıların sundukları etkinlik dizisi bu yıl Kasım ayında düzenlenen, ülkemizin yazım hayatı yurt dışında da oldukça hareketli geçen yazarı Ferhat Atik'in de konuşmacı olarak katılması ve "Kristal Gece Örneğinden Hareketle: Propaganda ve Medya Aracılığı İle Kitleleri Yönlendirme" sunumu ile gerçekleşti.

Limmud Festivali hakkında Kıbrıs Postası'nın sorularını yanıtlayan Atik şöyle konuştu:

Limmud'un 12.'sinde konuşma daveti aldığınızda ilk ne düşündünüz?

"Aslında şaşırmadım. Çünkü şu sıralarda yazımı tamamlanan yeni romanım Holokost'u anlatıyor. Bu nedenle daha yazım aşamasındayken bile normal olarak Yahudi Cemaati'nin dikkatini çekmişti. Bu sürecin doğal bir sonucu olarak Limmud'daydım. Daveti aldığımda ilk olarak tabi ki sevindim. Çünkü tarihlerini tüm detayları ve acısı ile daha yeni ve sıcak bilgilerle çalıştığım ve romanı tamamadığım bir süreçte, bu tarihin önemli halkı ile bir arada olmak benim için çok değerliydi"

Nasıl bir çalışma sürüyor? Nasıl bir festival nasıl organize ediliyor?

"Oldukça programlı ve iyi dizayn edilmiş bir organizasyon. Az sayıda da olsa dünyanın her yanından konuşmacılar davet ediliyor ve her konuşmacıyı izlemek için gelen binlerce insan var. Program süresince katılımcılar 100. yılını doldurmuş bir okul olan Ulus Özel Musevi Okulları'nda konuşmalarını yapıyor. Ben de konuşmamın öncesinde ve sonrasında başka konuşmacıları dinledim. Öğrenme süreci için fevkalade sunumlar oluyor"

Sizin sunumunuz nasıl geçti? Konunuzdan tam olarak bahseder misiniz?

" Öncelikle belirtmeliyim ki, çok güzel anılarla ayrıldım. Sunumuma ilgi çok yüksekti. Yerlerde bile oturacak hatta duracak yer yoktu. Bu konuşmacıyı motive eden bir unsur elbette. Konum "Kristal Gece Örneğinden Hareketle: Propaganda ve Medya Aracılığı İle Kitleleri Yönlendirme" başlığı altında anlatıldı. Kristal Gece, Holokost'un başlangıcı kabul edilen geceye verilen isim. Ayrıca yıl başında basıma girecek yeni romanımın adı. Bu konuyu 1930'ların Avrupası örnekleri ile işlemeyi düşündüm ve sunum bu süreçteki propagandaların etkilerini ve yöntemlerini içeriyordu. Bir gün bir cani çıktı ve o güne kadar olma ihtimalini dahi düşünmediğimiz bir şey yaparak Holokost'u gerçekleştirdi. O gün dünya değişti. Artık olabilme ihtimali ile yaşıyoruz ve dünyadaki gelişmelere baktıkça buun yeniden olma ihtimalinden endişe duyuyoruz."

Son olarak okurlarımıza Limmud'la da özdeşleştirdiğiniz kitabınızdan bahsedelim. Daha şimdiden belli ki, ülke sınırlarını aşan bir çalışma olmuş. Ne zaman okuyabileceğiz? Tam olarak ne anlatıyorsunuz?

"Duyuldukça, değerlendirmeler mutluluk veriyor. Kitap Holokost gerçeğini anlatıyor. Nazi Almanyası'nın en vahşet dolu en barbar döneminde yaşananalar ve bu yaşananlardan, ölüm kamplarından kaçan iki Yahudi ailenin kaçış serüveni anlatılıyor. Acı bir hikaye. Ağlatan bir şey. Ama gerçek. Holokost'a göz yaşı akıtmayacak insanın insanlığından şüphelenirim. Limmud bu duygularımı kazanılan dostluklarla pekiştirmeme neden oldu. Kitap tamamlandı. Uzun bir süre aldı. Amerikan Holokost Müzesi ile de çalıştım ve önemli resimler de içeriyor. Holokost'tan gerçekten kaçan ve kurtulabilen insanlarla yüz yüze görüştüm. Romanın derinlemesine içeriği bu gerçek duygularla oluştu. Yeni yılda baskıya girecek. İlk olarak Türkçe ve ardından İngilizce ve İbranice yayınlanması planlandı. Holokost'un unutturulmaması, sadece bunu yaşayanların değil, tüm insanlığın görevi. Ben de, bir insan olarak, sadece üzerime düşeni yapıyorum"