İÇ HABERLER
okuma süresi: 11 dak.

Özgürgün: "Güney Kıbrıs eğer Yunanistan ile birleşmek isterse masaya niye oturup federasyon görüşüyor?"

Özgürgün: "Güney Kıbrıs eğer Yunanistan ile birleşmek isterse masaya niye oturup federasyon görüşüyor?"

Başbakan Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs Türk halkının Enosis'e direnmeye devam ettiğini ve edeceğini söyledi.

Yayın Tarihi: 17/02/17 17:27
okuma süresi: 11 dak.
Özgürgün: "Güney Kıbrıs eğer Yunanistan ile birleşmek isterse masaya niye oturup federasyon görüşüyor?"
A- A A+

Başbakan Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs Türk halkının Enosis'e direnmeye devam ettiğini ve edeceğini söyledi.

Kıbrıs Türk halkı var olduğu, demokrasisi ve devletiyle güçlü şekilde durduğu sürece Enosis'in gerçekleşmesinin mümkün olmadığını kaydeden Özgürgün, "Güney Kıbrıs eğer Yunanistan ile birleşmek isterse masaya niye oturup federasyon görüşüyor?" diye sordu.

Özgürgün, Kıbrıs sorununun temelinde Rumların Enosis hayali bulunduğunu da belirtti.

Başbakan Hüseyin Özgürgün, bugün, Vedat Çelik başkanlığındaki Ulusal Konsey heyetini kabul etti.

Kabulde, konsey üyeleri; Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Başkanı Yılmaz Bora, Ulusal Halk Hareketi (UHH) Başkanı Taner Etkin ve eski Yüksek Mahkeme Başkanı Taner Erginel de hazır bulundu.

ÇELİK: "TUZ BİBER EKTİ"

Ulusal Konsey Başkanı Vedat Çelik kabulde yaptığı konuşmada, Kıbrıs sorununda gelinen aşama konusunda uzunca bir süreden beri Başbakan Hüseyin Özgürgün ile görüşme ihtiyacı duyduklarını belirterek, müzakere sürecinin çıkmaza girdiğini, Rum meclisinde alınan son kararın da buna tuz biber ektiğini kaydetti.

Ulusal Konsey'in bugüne kadar süregelen süreçte yaşanan yakınlaşma veya üzerinde anlaşılamayan noktaları değerlendirdiğini belirten Çelik, gelinen aşamada endişe duyduklarını ifade etti.

Çelik, konseyin endişe duyduğu hususları Cumhurbaşkanı Akıncı'ya yazılı olarak bildirdiği ve doğal olarak bunu Başbakan Özgürgün ile de paylaşmak istediğini belirterek, gelinen noktadan duydukları endişenin yaşanan son olayın da teyit ettiğini kaydetti.

"HAKLI OLDUĞUMUZU TEYİT ETTİ"

Çelik, konseyin duyduğu endişeleri anlatırken, Güney Kıbrıs Meclisi'nin Enosis plebisitiyle ilgili kararının haklılıklarını teyit ettiğini belirtti ve Rumların Enosis emelinin, daha Kırbıs Cumhuriyeti'nin ilanını imzası kurumadan, Makarios'un verdiği "Türk ırkının bir azınlığı olan Kıbrıs Türk toplumu adadan tamamen dışlanmadıkça Eoka Kahramanları'nın mücadelesi sona ermeyecektir" şeklindeki beyanatıyla başladığını söyledi.

Vedat Çelik, büst yapımı, açılışı ve anma törenleriyle daima bu konunun gündemde tutulduğunu kaydederek "Enosis ruhunun devam ettiğini bunun gelecek politika ve nesiller için rehber teşkil ettiğini de söylediler" dedi.

"GÜNEY'E MESAJIMIZ VAR"

Çelik, Güney'e mesajları olduğunu belirterek şöyle konuştu:

"Böyle bir emeliniz var ve meclisinize getirip bunu parlementonuzda da teyit ediyor ve bu çabayı sürekli kılacaksanız bizimle niye sahte bir şekilde federasyon konuşuyorsunuz? Federasyon ismi üstünde; 1955'te nasıl önlendi? İngiliz; 'tek taraflı Enosis çünkü burada iki ayrı egemen, kendi geleceğini tayin etme hakkı olan halk vardır.

Dolayısıyla siz tek taraflı karar veremezsiniz ya anlaşır müşterek ortak bir hükümet kurar ya da taksim olur' dedi. Anlaşma yapmak kolaydır, tek taraflı bozarsınız ama bozduğunuz an aslında rücu edersiniz, bunu aklından çıkarmasın.

"HATA NEREDE?"

Şimdi bizim hatamız nerde? Biz bu amacı bile bile Rum hedeflerini bile bile müzakerelerde Enosis'e yolu kapatacağımıza yolu açmış olduk. Nasıl açtık? Bu avuç içi kadar yerin içine 40-60 bin kadar allah bilir ne kadar oy hakkı olarak gelecek olan Rum'a sayısız oy hakkı olmadan da açmış olduk. Bunun güveliği nerede? Türkiye'nin garantisi bile kafi gelmez. Türkiye'nin garantisinin kalkmasını, Türk askerinin gitmesini istiyorlar. Türkiye'nin burdan tamamen dışlanmasını da istiyorlar. Ama birleşme değil daha yakına gidiyorlar. Bu olmaz."

"ADA BARIŞ İÇİN BÖLÜNDÜ"

Ulusal Konsey Başkanı Vedat Çelik, "adanın barış için bölündüğünü" söyleyerek, iki bölgeliliğin de bu barış ve güvenlik için kabul edildiğini kaydetti.

Doruk anlaşmalarının en gerçekçi parametreler olduğunu ifade eden Çelik, kabul etmediklerini belirttiği dört özgürlükler ve Rum göçmenlerin dönmesi gibi konuların, güvenliği ve ekonomik bütünlüğü bozacağı görüşünü ifade etti.

"KKTC ŞAKA OLSUN DİYE KURULMADI"

Çelik, "KKTC şaka olsun diye kurulmadı. Mücadeleninin bir sonucu, eşitlik ve kalıcılığın bir simgesidir. Dolayısıla vardır ve var olmaya devam edecektir. Herhangi bir anlaşmada da bunun bir parçası olacaktır" dedi.

ÖZGÜRGÜN: "ULUSAL KONSEY, YAŞAMIŞ, MÜCADELE VE HİZMET ETMİŞ KİŞİLERDEN OLUŞUYOR"

Başbakan Hüseyin Özgürgün de konuşmasında, Ulusal Konsey'i kabul etmekten memnunluk duyduğunu belirterek, konseyin, Kıbrıs sorununun her merhalesinde bulunmuş, yaşamış, mücadele ve hizmet etmiş kişilerden oluştuğunu kaydetti.

"BAYRAĞI SİZDEN DEVRALDIK"

"Biz tabii ki bayrağı sizden devraldık. Mesela bu mücadeleyi yapan geçmiş kuşaklar birçok şey feda etti, fedakarlıklar yaptı. Bize düşen Enosis diye yola çıkanların o dönemde karşılaştığı mukavemeti, yeniden ortaya koymak. O dönemde nasıl bir mukavemet gördüler ve onu gerçekleştiremedilerse Kıbrıs Türk halkı bugün de aynı mukavemeti gösterecektir" dedi.

Başbakan Özgürgün sözlerini şöyle sürdürdü:

"Seçilmiş temsilciler, Hükümet ve Başbakan olarak aynı mukavemetin gösterilmesi için elimizden geleni yapacağız. Bunu zaten ortaya koyuyoruz. Bir defa Kıbrıs'ta Enosis hayali olanlar bilmeliler ki bu hayali gerçekleştirmek ancak ve ancak Kıbrıs Türk halkının bu adada; onların da amacı olan; 'yok olması' ile mümkün olur. Kıbrıs Türk halkı varolduğu, demokrasisi ve devletiyle güçlü şekilde durduğu sürece Enosis'in gerçekleşmesi mümkün değil. Güney Kıbrıs eğer Yunanistan ile birleşmek isterse masaya niye oturup federasyon görüşüyor? Bu da başka bir anlamsızlık. Zaten Yunanistan ile birleşme hayali olan birisi oturup sırf dostlar alış verişte görsün diye masada federasyon görüşmemesi lazım. Biz samimiyetsiz olduklarını biliyoruz. Rum tarafının görüşme sürecini sırf görüşmüş olmak için sürdürdüğünü, bir araç olarak zamana oynadığını biliyoruz. Bunu bugüne kadar gerek Türk gerekse Rum tarafında anlamayan birisi var ise herhalde Kıbrıs Rum tarafının Enosis emelinden vazgeçmediği net olarak ortada ve 1950'deki ne ise Plebisit günü, bugün aynı ruh devam etmektedir."

Özgürgün, Kıbrıs Türk halkının Enosis'e direnmeye devam ettiği ve edeceğini vurguladı.

"KIBRIS'TA ENOSİS'İN GERÇEKLEŞMESİ MÜMKÜN DEĞİL"

Daha önce verilen mücadeleyi bugünün temsilcileri ve bundan sonra gelecek kuşakların sürdüreceğini belirten Özgürgün, Kıbrıs'ta Enosis'in gerçekleşmesinin asla mümkün olmayacağını ifade etti.

Rum tarafının Enosis hayalinden vazgeçmeyeceğini bilerek güçlü ve her zaman buna hazırlıklı durmanın görevleri olduğunu belirten Başbakan Hüseyin Özgürgün, görevlerini bu bilinç içinde yaptıklarını vurguladı.

"RUM TARAFININ ANLAŞMA NİYETİ OLSAYDI GÖRÜŞMELER 48 YIL SÜRMEZDİ"

Kıbrıs Rum tarafının gerçek samimi federasyon isteği bulunmadığını belirten Özgürgün, buna karşılık Kıbrıs Türk tarafının bugüne kadar kadar anlaşmaya isteğini her aşamada dile getirdiğini vurguladı.

Başbakan Özgürgün, şunları ifade etti:

"Rum tarafının anlaşma niyeti olsaydı 48 yıl süren görüşmeler, 49. yılda bir neticeye ulaşabilirdi. Tüm BM planlarına 'evet' diyen Türk tarafı oldu. Hatta somut olarak bir referanduma 'evet' diyen de Türk tarafı oldu.

"TAMAMINA 'HAYIR' DİYENLERİN NİYE HAYIR DEDİĞİ SON GÜNLERDE ORTAYA ÇIKTI"

Ama tamamına 'hayır' diyenlerin niye 'hayır' dedikleri aslında son günlerde ortaya çıktı.

Çünkü 'Enosis'i gerçekleştiremeyeceğiz' düşüncesi bir federasyonun oluşmasını engelliyor.

"TEMELİNDE ENOSİS HAYALİ VAR…"

Bunu 1960 yılında kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti'nin ertesi günü de söylediler zaten. Yani bir şey kursanız dahi hayalinden vazgeçmeyecekler. Onun için Kıbrıs'ta çok kan döküldü, acılar yaşandı ve bunun temelinde Enosis hayali var. 1974 Kıbrıs Barış Harektı bunlara son verdi. Bu acılar durdu."

"BİZE GÖRE BİR OYALAMA MESELESİNE DÖNDÜ"

Başbakan Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs'ta bir anlaşma isteniyorsa Türk tarafının yanıtının evet olduğunu yıllardır söylediğini ama Rum lider Anastasiadis'in dünkü tavırlarının, masayı terk etmesinin, kapıyı vurup çıkmasının yine oyalama taktiğini, müzakerelerde başa dönme, yeniden başlama veya hiç başlamama niyetlerini gösterdiğini belirterek "Bize göre bu artık bir oyalama meselesine döndü" dedi.

"KKTC SONSUZA DEK YAŞATILIP SONUNA KADAR DEVAM EDECEK"

Özgürgün, Kıbrıs Türk tarafının bir devlet kurduğunu, devleti kuranların görevi devrettiğini ama devralanların da aynı ruh hali içinde olduğunu belirterek KKTC'nin de güneydeki Rum devleti kadar yasal bir zemine oturmuş, demokrasisiyle güçlü ve ayakta olduğunu söyledi.

Hüseyin Özgürgün, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bunu sonuna kadar da devam ettirecektir. Ta ki Rum tarafı bu yıllar süren hayalinden pek mümkün değil ama dönmüş olsun, vazgeçsin ve Kıbrıs Türklerini eşit ortak olarak, Kıbrıs'ı da federal yönetilecek bir ada olarak kabul etsin, Kıbrıs Türkleri'nin haklarını da ortaya koysun. Ama olmayacak duaya amin denmez, ben öyle görüyorum. Böyle bir niyetleri olmadı hiç olmayacak. O zaman da KKTC sonsuza dek yaşatılıp sonuna kadar devam edecek. Gelen yönetimler de buradaki yapının, demokrasi, hukuk, ekonomi, sektörler ve halkın refahı için çalışacaktır. Hedefimiz bu olmalıdır."

Özgürgün, Ulusal Konsey ile her fırsatta işbirliği ve görüşmeye hazır olduğunu da sözlerine ekledi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.