Sahir: "Bir dairenin yıllık kirası, bir dağın yıllık kirasından daha pahalı!"

"Bilinçsiz bir şekilde dağlara çıkıldı" diyen Sahir, ülkedeki her taş ocağının maden mühendisleri nezaretinde çalışmalarını sürdürmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Taş ocaklarının devlete verdiği yıllık kiranın 100 bin TL'nin altında olduğuna dikkat çeken Sahir, bir dairenin yıllık kirasıyla, bir dağın yıllık kirası karşılaştırıldığında gülünç bir manzara ortaya çıkıyor" yorumunda bulundu.

Sahir, ülkede 50 civarında taş ocağı bulunduğunu fakat yapılan araştırmalar sonucu bu sayının azaltılması görüşünü taşıdığına vurgu yaptı.

60'lı yıllarda Kıbrıs'taki çakıl ihtiyacının Güzelyurt'ta bulunan bir dereden karşılandığını belirten Sahir, Kıbrıs Cumhuriyeti zamanında Makarios'un, taş ocaklarıyla ilgili bir araştırma istediğini ve Fransa'dan bir ekip davet ettiğini kaydetti.

Ekiplerin, yaptıkları çalışmalar sonucu 1970 yılında, taş ocaklarındaki işlemlerin hemen durdurulmasını, aksi takdirde bir felaketle sonuçlanabileceğini kaydeden Sahir, çalışmalara devam edilmesi durumunda yaşanabilecek olumsuzlukları şöyle aktardı:

"Felaket sonucu, kum çakıl tabakasından sonra kil tabakası var. Bu kil tabakası geçirimsiz bir tabakadır. Denizle kayanın arasında bir bariyer oluşturuyor. Çok fazla kum ve çakıl alınmaya başlayınca deniz 5 km den fazla karaya nüfus etti ve oradaki yeraltı suları tuzlanmaya ve bahçeler kurumaya başladı."

"BİLİNÇSİZ BİR ŞEKİLDE DAĞLARA ÇIKILDI"

1970 yılında böyle bir raporun hazırlanmasına rağmen, 1980 yıllına kadar ayni kaynakların bile bile kullanıldığını belirten Sahir, "Ardından hiç bir araştırma, inceleme yapılmadan düzensiz ve bilinçsiz bir şekilde dağlara çıkıldı. Dağlardaki kaynak nedir? Kırılan yer ne olacak? En doğru yer neresidir? Hiç bunlara bakılmadan dağlarda taş ocakları açma izni verildi" şeklinde konuştu.

HER OCAKTA EN AZ 1 MÜHENDİS ZORUNLULUĞU

Ülkedeki her taş ocağının maden mühendisleri nezaretinde çalışmalarını sürdürmesi gerektiğine ilişkin yasanın dahi var olduğunu belirten YBH Başkanı Sahir, "Her ocakta en az bir adet maden mühendisi olması gerekiyor. Ama ülkede maden mühendisi yok denecek kadar az" dedi.

Tüm çalışmaların bir projesi olması gerektiğine vurgu yapan Sahir, "Projenin nerden başlayacağını, nasıl sonuçlanacağını, belgelerle, resimlerle kaynağa bağlı olarak 10 veya 50 sene sonrasının sonucunun gösterilmesi lazım" açıklamasında bulundu.

DEVLETE VERİLEN KİRA 100 BİN TL'NİN ALTINDA

"Kaynakların niteliklerinin araştırılması, ne kadar kaynak olduğunu, kaç sene idare edeceğini ve yöntemi sorgulanmalıdır" diyen Sahir, "Taş ocağı, bir metre küp de çıkarsa, bir milyon metre küp de çıkarsa basit bir kirayla hepsi geçiştirildi. En son mecliste çevre komitesine rica edip durumu değerlendirmelerini istedik. Yapılan açıklamada ise bütün bu dağlardan yılda aldıkları paranın 100 bin TL'nin altında olduğunu öğrendik" vurgusunda bulundu.

Sahir, "Bir dairenin yıllık kirasıyla, bir dağın yıllık kirası karşılaştırıldığında gülünç bir manzara ortaya çıkıyor" yorumunda bulundu.

"ADA ÜLKELERİNDE KAYNAKLAR DİKKATLİ KULLANILMALI"

Ada ülkelerinde kaynakların dikkatli bir şekilde kullanılması gerektiğine dikkat çeken YBH Genel Sekreteri Sahir, "bu kaynaklar 3-4 milyonda oluşuyorsa, bir saniyede yerle bir duruma gelir ise bunun üstünde çok fazla düşünülmelidir. Geri dönüşü yok ve hâlen daha patlatmaya devam ederse belki de 50 sene sonra kaynak bulamayacağız." uyarısında bulundu.

"BU DAĞLARI NE AMAÇLA OYUYORUZ?"

Esas sorunun arz-talep çelişkisi olduğunu belirten Sahir "Bu dağları ne amaçla oyuyoruz?" sorusunu sordu. YBH Başkanı, ülkede 50 civarında taş ocağı bulunduğunu fakat yapılan araştırmalar sonucu bu sayının azaltılması görüşünü taşıdığına vurgu yaptı.

Çıkarılan taşlarla ilgili ihtiyaç çalışması yapılması gerektiğine dikkat çeken Sahir, bu çalışmaları iki aşamayla şöyle aktardı.

"Birincisi, imar yasalarında ve çalışmalarında belli bir meyillin ötesinde inşaata izin vermemek, ikincisi ise geleneksel yöntemlerde inşaat yapmanın yanında yeni yöntemlerinde gündeme taşınması ile taş ihtiyacı azaltılabilir."