İÇ HABERLER
okuma süresi: 5 dak.

UBP'den AB Parlamentosu Dilekçe Komitesi'ne mektup

UBP'den AB Parlamentosu Dilekçe Komitesi'ne mektup

Ulusal Birlik Partisi Kapalı Maraş ile ilgili inceleme yapıp bu bölgenin 1974 önceki sakinlerinin hakları ile ilgili bir rapor yazmak için Kıbrıs'a gelen AB Parlamentosu Dilekçe Komitesi'ne sınırda mektup verdi.

Yayın Tarihi: 08/05/18 15:38
okuma süresi: 5 dak.
UBP'den AB Parlamentosu Dilekçe Komitesi'ne mektup
A- A A+
Söz konusu mektubu basınla da paylaşan parti, mektupta, "Sizlerle bu şekilde sınırda mektup vererek değil, tıpkı Kıbrıs Rum tarafı yetkilileri ile görüştüğünüz gibi adanın bir diğer ortağı olan bizlerle de görüşerek adadaki Kıbrıs Türk halkının da sorunlarını dinlemenizi beklerdik En azından sizin de her platformda övündüğünüz, AB"nin demokrasi, ayrım yapmama ve insan hakları ilkelerine uygun davranılmış olurdu. Ayrıca, uluslararası ilişkilerde en temel bir prensip olan sorunla ilgili tüm tarafları dinleme ilkesine de uygun davranmış olurdunuz" ifadelerini kullandı.

Parti, mektubunda BM tarafından her iki halkın ayrı ayrı ve eş zamanlı olarak onayına sunulan Annan planı referandumunda Kıbrıslı Türkler "evet", Kıbrıslı Rumlar "hayır" demesine rağmen hala daha cezalandırılanın Kıbrıslı Türkler olduğuna dikkat çekerek, AB'nin 2004 yılından önce ve sonra vermiş olduğu sözleri tutmadığını, 26 Nisan 2004'te izolasyon ve kısıtlamaların kalkması konusunda almış olduğu karar uyarınca geçirdiği Doğrudan Ticaret Tüzüğünü rafa kaldırdığını, Yeşil Hat Tüzüğü ve Mali Yardım Tüzüğü'ne Rum tarafının koyduğu engelleri aşmakta etkisiz kaldığını vurguladı.

"Sizler, buraya bir durum tespiti ("Fact Finding Mission") için geldiğinize göre aşağıdaki soruların da cevaplarını AB Parlamentosu nezdinde sizlerin veya oraya giden vekillerimiz vasıtasıyla araştırmanız ve sorgulatmanız gerekmektedir. Tek tarafı dinleyerek hazırlayacağınız bir raporun, objektif olmayacağı ve AB kriterleri/normları ile bağdaşmayacağı, dolayısıyla bizim için herhangi bir anlam taşımayacağı açıktır" denerek, "Kapalı Maraş ile ilgili çalışma yaparken, bunları da biliyor muydunuz?" sorusuyla şu maddeleri sıraladı:

"2004 yılında AB"nin Kıbrıs Türk halkıyla ilgili öngörmüş olduğu doğrudan Ticaret Tüzüğünün tamamen rafa kaldırıldığını ve izolasyon ve kısıtlamaların kaldırılacağı sözü verilmesine rağmen neden bunca yıldır uygulanmadığı konusunda bir inceleme Komitesi kurmadığınızı,

Kıbrıslı Rumların taşınmaz malları ile ilgili Kuzey'de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin etkin ve fiili bir iç hukuk olarak kabul ettiği Taşınmaz Mal Komisyonu (TMK) adında bir iç hukuk yolunun bulunduğunu,

Yukarıda bahsi geçen TMK"ya halihazırda binlerce Rum'un başvurduğunu ve devam eden davaların bulunduğunu,

İnceleme yapacağınız Kapalı Maraş bölgesinde Vakıflar'ın da meşru mülkiyet iddialarının bulunduğunu ve TMK"da devam eden davalara taraf olduğunu,

Bir Kıbrıslı Rum'un Kapalı Maraş'taki malına erişmesi için çözümden önce mücadele verirken, Kıbrıslı Türklerin mallarıyla ilgili yıllardır olağanüstü hal/zorunluluk doktrini (Doctrine of Necessity) ilan edildiği ve vasilik rejimi uygulanarak herhangi bir tasarrufta bulunmalarının engellendiğini,

Güney'de kamulaştırılıp veya imara kapatılıp ancak parası dahi ödenmeyen Türk mallarının bulunduğunu,

KKTC makamları tarafından herhangi bir ayrım yapılmaz iken, TC kökenli birçok KKTC vatandaşının Güney'e geçemediğini,

Görüşmelerin geçmiş aşamalarında bir paket çerçevesinde Kapalı Maraş"ın açılması için 2003 yılında rahmetli Denktaş, 2005 yılında Sayın Talat tarafından öneri yapıldığını, her iki önerinin Kıbrıs Rum tarafınca reddedildiğini,

Kapalı Maraş'ın yerleşime açılması, 01 Temmuz 1993 tarihinde Genel Sekreter Gali tarafından açıklanan Güven Artırıcı Önlemler Paketi'nde de gündeme getirildiğini, lakin bu planın da Rumlar tarafından reddedildiğini,

Görüşmelerin son aşamalarında, tarafların mutabakatıyla, Kapalı Maraş'ın bütünlüklü çözümün bir parçası haline geldiğini; ancak en son aşaması Crans-Montana'da yapılan kapsamlı çözüm müzakerelerinin Rum tarafının uzlaşmaz tutumu nedeniyle çöktüğünü,

Daha önceki tüm BM planlarına "hayır" diyen Rum tarafı ödüllendirilmeye devam ederken, çözüm konusunda her zaman iradesini ortaya koymuş bulunan Kıbrıs Türklerinin izolasyon ve kısıtlamalarla cezalandırılmaya devam ettiğini,

Yapmış olduğunuz bu tek taraflı ziyaretin Kıbrıslı Türkleri AB'den daha da uzaklaştırdığını ve bu davranışınızın adadaki çözüm sürecine hizmet etmeyeceğini biliyor muydunuz?"
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.