EKONOMİ & FİNANS
okuma süresi: 8 dak.

Bakan Nami: "Elektrik konusunda top bizde değil, Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinde"

Bakan Nami: "Elektrik konusunda top bizde değil, Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinde"

Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Candan Avunduk ve Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami, KTSO'nun üye toplantısında konuştu.

Yayın Tarihi: 11/09/18 18:07
okuma süresi: 8 dak.
Bakan Nami: "Elektrik konusunda top bizde değil, Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinde"
A- A A+
Kıbrıs Postası

Avunduk şunları söyledi:

"Odamızın girişimleri sonucunda siz sanayicilerimizin ihtiyaç duyduğu uygun faizli kredi konusunda Kalkınma Bankası'yla gerçekleştirilen kredi programları anlatıldı.

İçinden geçilmekte olunan süreci en az hasarla atlatmak için panik yapmamalı, sakin olunmalı. Piyasa enstrümanları sınırlıdır, buna göre değerlendirme yapılmalı. Hükümetin açıklamalarının piyasadaki olumsuzluğu gidereceğini beklemiyoruz ancak alım gücünün artırılmasının bir nebze arttırılması çok önemlidir. Bütçe giderlerinin yüzde 80'den fazlasının maaş ve cari giderlerin oluşturduğu bir ülkede yaşıyoruz. Kamu gelirlerinin arttırılmasına yönelik kayıtdışının azaltılması gibi icraatları önemsiyoruz. Tasarrufun en üstten, belki de Cumhurbaşkanı'ndan başlamasını önemsiyoruz. Toplumsal motivasyon açısından bu çok önemlidir.


Sanayicinin girdi maliye en önemli maliyettir. Yenilenebilir enerji yatırımlarına gerekli ilgi gösterilirse ülke öz kaynaklarının dışarıya gitmesi engellenecektir. Kıb-Tek'in mevcut yapısı da sürdürülebilir değildir. İthal edilen bazı ürünlerin satılmadığı ve/veya depolandığını izledik. Ancak Kıbrıs Türk sanayicisi üretimini durdurmadı, çarşıda malını eksik bırakmadı. Dışa bağımlılığın azaltılması, üreten ve üretenler birliği ile gerçekleşebilecektir.

Sanayicilerin aldığı 10 kuruşluk destek geçmişte %32 civarındaydı. Bu oran %12'lere kadar geriledi.

%10'lara düşeceğini de var sayıyoruz. Girdi maliyetleri içindeki en önemli payı tutan elektrik konusunda büyük sorun yaşanacağını belirtmek isteriz. Üretime dayalı olan ülkeler krize bağışıklı ve en az etkilenendir. Bu kapsamda kamuda gelir arttırıcı ve tasarruf önlemleriyle kamu yatırımlarının arttırılması, yerli üretimin, ihracat ve turizmin geliştirilmesi esas amaçlar olmalıdır.

Sn. Bakan Özdil Nami, Kalkınma Bankası Müdür ve yöneticilerine ve Sn. Mehmet Saydam'a teşekkür ederim".

ÖZDİL NAMİ

"Bu toplantıların geçmekte olduğumuz zor dönemi elbirliğiyle başarıyla geride bırakmak ve ortak sorunlarımıza çare üretmek için çok faydalı olduğuna inanıyorum. Büyük resmi göz önünde tutmazsak sadece kısa dönemli bazı pansumanları gündeme getirebiliriz. Artık bunlarla yetinemeyiz. Daha uzun soluklu çözümleri konuşmamız şart.

2017'ye baktığımızda aslında durum çok kötü değil. Uzun zamandır konuşulan bir kriz TL'yi vurdu ve aniden tamamen bizim dışımızda gelişen bir olay nedeniyle elimizde tuttuğumuz TL'nin değeri oldukça geriledi ve durduğumuz yerde alım gücümüz maalesef azaldı. Bunu söylemekle birlikte ekonomideki tüm yapısal sorunları çözmüştük, her şeyi mükemmel götürüyorduk gibi bir durum da yoktu. Dünyada 144 ülke arasında rekabet etme gücü 114'üncü sırada olan bir ülkeyi devraldık. Rekabet gücümüzün neden bu kadar zayıf olduğunu tespit edip harekete geçmek ve dışarıdan gelecek şoklara karşı ekonomiyi daha dirençli hale getirmek için gerekenleri ortaya koymak gerekli.
Kendi vergi, teşvik sistemimizde, maliyetlerimizde gerekli düzenlemeleri yaparken Türkiye ile oturup bu işbirliği ve dayanışmayı yeni ihtiyaçlar doğrultusunda tekrar nasıl baştan konuşabiliriz noktasına varabilmeliyiz. Bakanlıklarda oturarak, ofislerimizin dört duvarı içinde bunu kurgulamamız mümkün ve doğru değildir.

Göreve geldiğimizde elbette yetki alanımzıdaki konulara baktık. Makamımızda bizi ziyaret ettiniz, iade-i ziyarette bulunduk. Bu temaslarda; sanayiye baktığımızda ihracatın ithalatı karşılama konusunda benzer seviyedeki ülkelerle aynı yere gelmemiz için sanayinin payını 5 kat yükseltmemiz lazım. Bu uzun soluklu bir çalışmayla olabilir. Başlangıç noktasına sanayi bölgelerini yerleştirdik. Organize sanayi bölgelerimizin ne kadar organize olamadığını bir kere daha tespit ettik. Sanayi bölgelerini kökten, temiz ve organize hale getirmek için kolları sıvadık, bir yasa çalışması yaptık ve meclis tatilinin son gününe yetiştirip yasalaştırdık. Sanayi Dairesi ve polisin yoğun çalışmasıyla eğitim programlarını tamamladık, sertifikalaşmayı gerçekleştirdik, temizlik faaliyetlerine katkılarınızla bu çalışmaları yerine getireceğiz ve sanayi bölgelerini gurur duyamayacağımız bir durumdan kurtaracağız.

Sanayi bölgelerine baktığımızda önemli bir atıl kapasite söz konusu. Ekonomiye bir katma değeri yok. Bazıları rant için elde tutuluyor, bazıları ise amaç dışı kullanılmaya yöneliyordu. 100'den fazla arazinin iptalini gerçekleştirdik. Bu iptali gerçekleştirilen yerlerin gerçekten üretim yapacak olanlara tahsisini sağlamak gerekli.

Biz 400 mgw'lık gücün 350'sini kullanabiliyoruz. Kurulu düzen var. Buraya kadar tamam. İhtiyacımız olan güce baktığımızda 350 mgw'lık kapasitemiz var, genelde 185'lik bir gücü kullanıyoruz. İstisnai olarak özellikle yaz dönemlerinde bazı saatlerde 330 mgw'ı zorladığını görüyoruz. Bu zorlanan saatlere baktığımızda 10 kere olduğunu görüyorsunuz. Çok küçük bir oran. Bizi esas enerjide bekleyen risk, bir arıza olursa sıkıntı yaşanmasıdır. Bunun olmaması için Kıb-Tek çalışanları üstün bir gayretle çalışıyor.

Yeni yatırımı yapacağız. Bunun talimatını da Kıb-Tek'e verdik ama bu eskiler gibi olmaması gerekir. Elektrik maliyetimiz kws başına 100 kuruşu geçti ama TÜrkiye'de bunun toptan satışı 30 kuruş. Bizim artık daha ucuz elektriğe nasıl ulaşabileceğimizi kurgulamamız lazım. Bizim elektrik üretimimizin %99'u fosil tabanlı yakıtla olur. Bunu biz ithal ediyoruz, ücretini dolarla ödüyoruz, emtianın kendi fiyatı da dolar bazında zamlanıyor ve bu tüketiciye yansıtılıyor. Bu sarmaldan, çıkmazdan kurtulmamız lazım. En son Ürdün'deki bir ihalede 2,6 Cent'e kadar indi. Güneş enerjisi zengini olan ülkemizde de bunu hayata geçirmemiz lazım. Teknolojinin yanına güneş enerjisini nasıl depolayacağımızı çok detaylı çalışıyoruz. Türkiye'den kabloyla elektrik konusunda da muhataplarımızla çeşitli seviyelerde doğrudan temas içindeyiz. Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ülkemize yaptığı ziyarette konu en üst seviyede ele alındı ve bu projenin ilerletilmesi için gereken kararlar üretildi. Zaten iki ülke arasında meclisin de onayladığı bir karar var.

Top bizde değil. Top TC yetkililerinde. Onların kendi içlerinde üretmeleri gereken kararlar var. Bunlar üretildikten sonra artık sonuca gidip gidemeyeceğimizi göreceğiz. Bizim arzumuz bu projenin zaman kaybetmeden hayata geçmesi. Eğer bu olursa bizim yenilenebilir enerji sisteminin de önü açılacak. Çok daha yüksek oranlarda bunlardan faydalanma imkanımız olacak. Bu olmazsa da yatırım planlamalarımız da ona göre şekil alacak.

Tüm teşvik sistemi elden geçirilmeli. Bu sistem o günün ihtiyaçları için belki doğruydu ama güncellememiz lazım. Yeni şartlara uyarlanması lazım. Altyapısı olmadan dağıtılan organize sanayi bölgesi alanları aslında yasadışı bir uygulama. Özellikle seçim atmosferi yaşandığı dönemlerde bunlar ön plana çıkmış. Bunların nasıl giderilebileceğinin çalışmasını yapıyoruz ve bazıları için kaynak üretebileceğimizi düşünüyoruz. Yenilenebilir enerji için verilen katkı da sanayiciye verilen katkıdır. Bunun da altını çizelim".

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.