Hüdaoğlu kafa karıştırdı

Kıbrıs Türk Tabipler Birliği, domuz gribine karşı yapılacak aşıda H1N1 virüsüne ait parçacıklar, yani antijenlerin 15 mikrogram olması halinde ilave olarak bir kimyasal katkıya, civaya ihtiyaç duyulmadığını bildirerek, antijenlerin 15 mikrogramın altında olması halinde ise aşıya ilave olarak civa ya da başka bir güçlendirici kimyasal ağır metal katıldığını belirtti.
Bu durumda yan etkiler hususunda daha dikkatli olunması gerektiğini vurgulayan Tabipler Birliği, halka, yaptıracakları aşı konusunu hekimleri ile detaylı bir şekilde tartışarak, aşının vereceği avantaj ile dezavantajı ölçerek karara varmaları uyarısında bulundu.
Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği "Domuz Gribi, Elektro Manyetik Alanlar ve Toplum Sağlığı" konusunda bir basın toplantısı düzenledi.
Basın toplantısında konuşan Birlik Başkanı Alper Baydar, son zamanlarda gündemi meşgul eden domuz gribi, kendilerinin başlattığı elektro manyetik alan ölçümleriyle ilgili aldıklarını neticeler ve ülke sağlık politikaları üzerindeki görüşlerini kamuoyuyla paylaşmak ihtiyacı duyduklarını söyledi.

Salgın beklenen bir süreçti

Birlik Çevre Sekreteri Dr. Suphi Hüdaoğlu da, KKTC'de son günlerde domuz gribiyle ilgili önemli bir kaygı ve panik yaşandığına dikkat çekerek, Tabipler Birliği'nin toplum sağlığını ön plana çıkaran yaklaşımları on yıllardır savunduğunu kaydetti ve bu konuyla ilgili bir kaç uyarıda bulunacaklarını söyledi.
Hüdaoğlu, domuz gribinin şu anda KKTC'de salgın halinde olduğunu kaydederek, bunun beklenen bir süreç olduğunu vurguladı. Hastalığın yüzde 75 oranında Solunum yoluyla; yüzde 25 oranında direkt temasla bulaştığını söyleyen Hüdaoğlu, hastalıkla ilgili bireysel önlemler alınıp, hasta kişilerin mümkün olduğunca evde istirahat ederek, tedavi edilmesi gerektiğini dile getirdi. Hastalıkla ilgili ağırlaştırıcı risk grupları olan kişiler olabileceğini ifade eden Hüdaoğlu, sağlık sisteminin bu şekildeki vakaları ayırıp, daha yoğun ve yakın bir tedavi sağlaması gerektiğini belirtti. Bununla ilgili hem bireyler, hem Sağlık Bakanlığı hem de hekimlere önemli görevler düştüğünü söyleyen Hüdaoğlu, kendilerinin bu sorumluluğu üstelenmeye her zaman hazır olduğunu Sağlık Bakanlığı'nın da bu sorunu vesile olarak alıp dezavantajı avantaja dönüştürmesini beklediklerini ifade etti. Hüdaoğlu, bu tür sorunların sağlık sistemindeki problemleri çözmeye bir vesile olabileceğini de kaydetti.

Aşılamayla ilgili ciddi kuşkular var

Toplumda aşılamayla ilgili ciddi bir kuşku olduğunu ifade eden Hüdaoğlu, Tabipler Birliği'nin bu konuda var olan bilgiyi topluma sunma ve ardından da kişilerin hekimlerine danışarak sonuca varmaları kanaatine ulaştığını anlattı.

Civa içeren aşının yan etkileri

İdealde domuz gribine karşı yapılacak aşıda H1N1 virüsüne ait parçacıklar, yani antijenlerin 15 mikrogram olması halinde ilave olarak bir kimyasal katkıya, civaya ihtiyaç duyulmadığını söyleyen Hüdaoğlu, antijenlerin 15 mikrogramın altında olması halinde ise aşıya ilave olarak civa ya da başka bir güçlendirici kimyasal ağır metal katıldığını dile getirerek, bu durumda yan etkiler hususunda daha dikkatli olunması gerektiğini vurguladı. Hüdaoğlu, halka yaptıracakları aşı konusunu kendi hekimleri ile detaylı bir şekilde tartışarak, aşının vereceği avantaj ile dezavantajı ölçerek karara varmaları uyarısında bulundu. Hüdaoğlu, aşının yapılması ya da yapılmaması konusuna bireysel olarak öznel şartlar dikkate alınarak karar vermek gerektiğini söyleyerek, "Herkes yaptırmalıdır, ya da yaptırmamalıdır" diye bir kanıya varılamayacağını dile getirdi.

KKTC'deki aşılar civa ihtiva ediyor

Bir soru üzerine, KKTC'deki domuz gribi aşısında antijenler 15 mikrogramdan az olduğu ve civa ihtiva ettiği için kendisinin ve ailesinin aşı olmayacağını söyleyen Hüdaoğlu, aşı olacak hekim arkadaşları bulunduğunu, onlara saygısı olduğunu ifade etti. Risk faktörü olmadığı için bu karara vardığını belirten Hüdaoğlu, "Ama bu civalı aşıyı yaptırdığım zaman belki çocuğumda otizm riskini artıracağım, belki kendimde ileride MS ya da Alzheimer benzeri hastalıklar yaşama riskimi artıracağım, o yüzden teraziye koyunca ben böyle karar aldım" dedi.
Hüdaoğlu, hastaların ateşleri var iken, hasta iken, baş vurdukları sağlık kurumundan yeterli hizmeti almadıklarını düşünmeleri halinde bir üst kuruma müracaat edebileceklerini de ifade etti.

Tabipler birliği ölçümlere devam edecek

Tabipler Birliği'nin aktif olarak başlattığı elektro manyetik kirlilik ölçüm projesiyle ilgili olarak da konuşan Hüdaoğlu, LTL'de ulaştıkları verileri kamu oyuyla paylaştıklarını ve Orta Öğretim Dairesi Müdürü'nün konuyu çözeceklerine dair söz verdiğini hatırlattı.
Ölçümlerin, durumun insan sağlığını tehdit eder seviyede olduğunu ortaya koyduğunun altını çizen Hüdaoğlu, ilgi duyan herkese ölçümlerde yardımcı olacaklarını dile getirdi. Hüdaoğlu, hem Eğitim Bakanlığı hem de Elektrik Mühendisleri Odası'nın ileriye dönük projelerine destek vermeye hazır olduklarını kaydetti.

İlaçlar eczanelerde yok

KKTC'nin sağlık politikalarının yönetiminin on yıllardır bütçeden düşük pay ayrılarak, genel sağlık sigortasından uzak tutularak, bir kısım bireylerin daha iyi hizmet alabileceği, bir kısmının hizmete daha zor ulaşabileceği bir yapı içerisinde devam ettiğini dile getiren Hüdaoğlu, şu anda hayati öneme sahip bazı ilaçların da eczanelerde olmadığını, 'ihalenin açıldığını-açılacağını' yaşadıklarını kaydetti. Sağlık Bakanlığı, Başbakanlık ve Maliye Bakanlığı'na seslenen Hüdaoğlu, "Evet bu ülkenin belki tasarrufa ihtiyacı vardır ama bu tasarruf, insan sağlığı ve temel hakkı üzerinde olmamalıdır.
starkıbrıs